Tek Başına Bir Millete Bedel Olan Alim; Şehit Beheşti (Foto)
Ehl-i Beyt, 28 Haziran 2015 06:04İran İslam Inkılabı?nın oluşum sürecinde ve İnkilab sonrasındaki süreçte en büyük pay sahiplerinden Şehit Muhammed Hüseyin Beheşti 28 Haziran 1981 yılında bombalı bir saldırı sonucu şehit edilmiştir.
Şehit Muhammed Hüseyin Beheşti'nin Hayatı
Beheşti, 24 Ekim 1928 yılında İsfahan’da dindar bir ailenin evladı olarak dünyaya geldi. Beheşti hem anne hem baba tarafından köklü tanınmış bir ailenin çocuğuydu. Beheşti ilkokul ve lise eğitiminin yanında İslami İlimler de alıyordu.
Henüz 18 yaşındayken 1946 yılında Kum’a giderek İslam ilimleri tahsiline devam etti. Şehit Mutahhari, İmam Musa Sadır ve başka değerli şahsiyetlerle beraber İmam Humeyni gibi âlimlerden farklı dallarda dersler aldı. Fıkıh usulü dalında kendisini yetiştirdi.
İslami ilimlerde iyi bir seviye yakaladıktan sonra yarıda bıraktığı lise tahsilini de tamamlayıp 1948 yıllında lise diplomasını aldı.
Lise öğrencisi iken İran gençliğinin batılaştırılması girişimlerine karşı yoğun bir tepki gösterip, gençliğin bu bunalımdan kurtulması ve İslami ilimleri öğrenmesi için büyük çabalar harcadı.
Dr. Beheşti 1951 yılında İlahiyat fakültesinde felsefe bölümü lisansını aldı. Aynı yıl Kum lisesinde öğretmenliğe başladı. Bu arada Kum havzasında dini eğitimine de devam ederek Allame Tebatebai’nin derslerine katıldı.
1959 yılında, Kum’daki beş yılık tahsilinden sonra mezun olduğu İlahiyat fakültesinde doktorasını almak için başvuruda bulundu. Ülke içi ve dışındaki siyasi ve tebliğ faaliyetlerinin yoğunluğundan dolayı doktorasını ancak 1974 yılında alabildi.
1965 yılında Almanya’ya giderek siyasi ve teşkilatı faaliyetlerde bulundu. Burada değişik gruplarla ilişkilerini geliştirdi.
Almanya’nın Hamburg kentinde 1965–1970 yılları arasında üniversitelerde konferanslar verdi. Ayrıca Ayetullah Burucerdi’nin yaptırmış olduğu camide İranlı gençlere dini ve kültürel eğitim verdi. Buradaki faaliyet ve hizmetler, Şehid Beheştinin en önemli faaliyetlerini oluşturmaktadır.
Şehit Beheşti 1970 yılında Tahran’a geri döndü ve Kur’an tefsiri oturumları başlattı. 1978 de Şehit Mutahhari, Şehit Muhammed Müfettih ve başka âlimlerle birlikte ‘Tahran Mübariz Ruhanileri’ teşkilatını kurdu. Daha sonra Seyyid Ali Hamenei ve Ayetullah Meşkini’de bu teşkilata katıldılar. Bu teşkilat İnkılâptan sonra ise partileştirerek İslami faaliyetlerine devam etti.
İmam Humeyni Paris’te sürgündeyken Dr. Beheşti kendisi ile görüşmeye giderek kendileri ile siyasi ve teşkilatı görüşmelerde bulundu. İmam ile irtibatı kesintiye uğramadan sürekli devam etti.
1971 yılında değişik vesilelerle ülkede il ve vilayetleri gezerek camilerde verdiği vaazlarla halkı bilinçlendirme toplantıları düzenledi. Yapılan yürüyüşlerde halka öncülük etti. İmam Humeyni’nin ülkeye gelmesi ile karşılama törenini organize eden ekibin başında görev aldı.
İnkılâbın ilk yıllarında ülke genelinde değişik fikir akımlarının oluşturduğu birçok siyasi grupların var olması bir İslami partiyi gerektiriyordu. Şehit Beheşti, 1979 yılında İmam’ın onayını da aldıktan sonra Seyid Ali Hamenei ile birlikte ‘İslam Cumhuriyeti Partisi’ni kurdu ve şehadetine kadar partinin başkanı olarak siyasi çalışmalarını yürüttü.
Dr. Beheşti, İnkılâptan sonra İmam tarafından İran İslam İnkılâbı Şurası’na atandı. İslami şura İnkılâbın ilk günlerinde çok önemli görevler üstlendi. Bu hassas geçiş döneminde özellikle inkılâbın başında işler rayına oturmadığından inkılâp şurasına çok iş döşüyordu. Sorunlar bu şura tarafından hal edilmeye çalışılıyordu. Buradaki faaliyetleri ile İnkılâp ve İslam için büyük hizmetler yaptı.
Bir süre sonra kurulan, ulemadan müteşekkil ‘Ğobrégan Meclisi’nin başkan yardımcılığına seçildi. Aynı zamanda ülke genelinde Yüksek Adalet kurumlarının başkanlığını yürüttü. Şehadetine kadar bu görevine devam etti.
Şehid Beheşti, inkılâptan sonra yapılan cumhurbaşkanı seçimine aday olduğunu açıkladı. Ancak İmam Humeyni’nin bir açıklamasında, zaruri ihtiyaç olmadıkça dini önderlerin siyasete bulaşmalarına sıcak bakmadığını açıklaması üzere adaylıktan çekildi.
1981 yılında Atom enerjisi faaliyetlerini denetlemek için ülkenin güneyinde bulunan Darğuyin kentine gittiğinde büyük bir halk kitlesi tarafından coşku ile karşılanan Seyyid Ayetullah Beheşti, halka etkileyici bir konuşma yapar. Bu programından bir gün sonra yapılan bir saldırıda mitinge katılanlardan 120 kişi şehid oldu.
Bu olaydan 20 gün sonrada 28 Haziran 1981 yılında, Ayetullah Beheşti çalışma arkadaşlarıyla parti binasında toplantı halindeyken ‘Halkın Münafıkları’ örgütünün yerleştirdiği bombaların patlaması sonucu 72 arkadaşı ile birlikte pâk kanını büyük davası uğruna hediye ederek şehitler kervanına katıldı. Yetiştirdiği İslam ağacını kanı ile sulayarak gelişip kök salmasına vesile oldu.
Ehl-i Beyt, 28 Haziran 2015 06:04
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!