17 Ağustos Pazar günü öğlen namazının ardından Zeynebiye Camii Kültür Merkezi’nin önünde toplanan on binlerce Ehl-i Beyt dostları Zeynebiye Caddesi’nde zaman zaman okunan mersiyelerle, Lebbeyk Ya Hüseyin sineleriyle “Geleneksel Erbain Yürüyüşü” gerçekleştirdi.
Erbain törenine, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut, Ayetullah Seyyid Seccad Huseyni, CEM Vakfı Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanı Mesut Yıldırım, Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Başdanışmanı Serdar Gazi Karababa, Küçükçekmece Belediye Başkan Danışmanı Medet Polat, CAFERİDER Başkanı Hasan Babur, ZHGM Başkanı Seyyid İbrahim Güneş, Caferi Âlimler Birliği (CABİR) Üyeleri, Zeynebiye camiasının kurumlarının başkanları ve yöneticileri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve yöneticileri ve on binlerce Ehl-i Beyt dostları katıldı.
Sunumunu Muhammed Çaça’nın yaptığı Erbain töreni, Bedir'den Kerbela'ya, Kerbela'dan Çanakkale'ye, Çanakkale'den 15 Temmuz ve Karabağ Şehitlerine kadar tüm şehitler için yapılan saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Caferi Alimi Metin Gök’ün Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Tören Caferi Âlimler Birliği Başkanı Ehed Talan’ın selamlama konuşmasıyla devam etti. Talan konuşmasında, “Onlar Hz. İmam Hüseyin (a.s) başta olmak üzere, en sevdiği yakınlarını, evlatlarını şehit vermişlerdi. Başsız ve pak bedenlerini bu topraklar üstünde bırakıp gitmişlerdi.
Ve bugüne dek, onların pak naaşları üzerinde bir ah çekip iki damla da olsa gözyaşı döküp yürek acılarını dindirememişlerdi.
İlahi görevlerini tamamladıktan sonra bugünde, yani Erbain gününde, yine bu topraklara geri dönmüşlerdir. Buradan ayrılırken yapamadıklarını yapmak için, gözyaşlarını sel edip Fırat’ın serin sularına katmak için, yürek acılarını bir nebze de olsa dindirmek için, daha da önemlisi sonsuza dek İmam Hüseyin ile inananlar arasında Erbain adı ve programıyla bir bağ oluşturmak için dönmüşlerdir.” dedi.
Cem Vakfı Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanı Mesut Yıldırım, “Bugün burada toplanmamızın sebebi, İslam tarihinin en büyük dönüm noktalarından biri olan Kerbela hadisesini anmak; ancak yalnızca anmakla yetinmek değil, ondan ders çıkarmaktır. Çünkü Kerbela, tarihin tozlu sayfalarında kalmış bir olay değil; her çağda, her toplumda ve her vicdanda yeniden ve yeniden yaşanan bir hakikat sahnesidir.
Hz. Hüseyin’in (a.s) mübarek başı 10 Muharrem’de bedeninden ayrıldığında, zalimin zulmü sona ermedi; aksine daha da arttı. Tarih boyunca hak ve adalet yolunu seçen peygamberler, veliler, erenler, akıl ve hikmet sahipleri, alimler hep aynı baskının, aynı zorbalığın hedefi oldular. Çünkü zalimin fıtratı zulmetmek, mazlumun ve masumun fıtratı ise hakkı savunmaktır.” dedi.
Küçükçekmece Belediye Başkan Danışmanı Medet Polat, “Kerbela sadece bir matem değil, aynı zamanda insanlığın onur ve vicdan mücadelesinin sembolüdür.
Hz. Hüseyin (a.s), zulme boyun eğmemeyi, haksızlığa karşı dimdik durmayı, adalet ve eşitlik için can vermeyi seçmiştir. Bu nedenle Erbain, yalnızca Alevi-Bektaşi toplumun değil, bütün insanlığın ortak hafızasında bir adalet ve direniş çağrısıdır.
Bu yıl Erbain Matem Merasimi’nin, Anadolu irfanının ve gönül dünyamızın büyük ışığı Hacı Bektaş-ı Veli’yi anma günlerine denk gelmesi de ayrıca anlamlıdır.” dedi.
Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, “Kerbela olayı sadece Kerbela’da yaşanıp bitmedi. Hak ile batılın mücadelesi kıyamete kadar devam edecektir. Bizlere düşen, İmam Hüseyin (a.s) sevdalıları olarak onun yolundan ayrılmamak, hakkı tanımak, batıla karşı durmak ve birlik içinde olmaktır.
Hac mevsiminde bulunduğumda şunu gördüm: Dünyanın dört bir yanından yaklaşık 1 milyon 750 bin Müslüman gelmişti. Sünni, Caferi, Alevi, Hanbeli… Her renkten, her ırktan, milyonlarca Müslüman aynı niyetle bir araya gelmişti. İşte bu birlik, Müslüman olmayanları korkutuyor. Hristiyanları, özellikle Yahudileri ve Siyonistleri… Çünkü biliyorlar ki bizler birlik olursak, iri olursak, diri olursak onların zulümleri son bulacak. Gazze’de işlenen katliamlar, soykırımlar, Kerbela’da Hz. Hüseyin (a.s) ve 72 şehidi şehit eden aynı ruhun devamıdır.” dedi.
Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, sahabelerden Cabir bin Abdullah Ensari'nin, yaşlı ve gözleri görmemesine rağmen Medine'den yola çıkarak İmam Hüseyin'in Kerbela'daki kabrine ulaşmak için başlattığı yürüyüşün gelenek olarak bugün de devam ettiğini söyledi.
Bu yıl 20 milyondan fazla kişinin Kerbela'ya yürüdüğünü aktaran Özgündüz, şöyle devam etti, "Dünyada ve kendi bölgesinde en muntazam yürüyüşlerden biridir. Bağdat'tan, Kerkük'ten, farklı şehirlerden milyonlarca insan yaya olarak Kerbela'ya akın etmiştir. İstanbul'da, Ankara'da, farklı şehirlerde de temsili yürüyüşler yapılmaktadır.
Kerbela iki büyük fedakarlığın adresidir. İlki, İmam Hüseyin'in canı ve cananını Allah uğruna, adalet ve özgürlük uğruna feda etmesidir. İkincisi ise Hazreti Zeyneb'in Şam'a çıkarma yapıp Yezid'in sarayında İmam Hüseyin'in mesajını tüm dünyaya haykırmasıdır. Bugün Şiilerin Kerbela'ya yürüyüşü de bu anlamı taşır. Nasıl ki hacda Cenab-ı Hakk'a ahdimizi tazeliyorsak, Kerbela yürüyüşünde de Hak uğruna şehit olanların yolunda olduğumuzu ilan ediyoruz."
Özgündüz, "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun kurulmasını ve gösterilen gayretleri memnuniyetle karşıladığını belirtti.
Iğdır'da bir alime, yanına gelen kişi tarafından ağzı kanatılacak şekilde yumruk atıldığını belirten Özgündüz, "Bu olayın arkasında kim var, araştırılsın. Çünkü bu, durup dururken etnik bir savaşı başlatmaya kıvılcım olacak bir mahiyet taşıyor. Iğdır'da yüzyıllardır birlikte yaşayan insanların, bir anda böyle bir olayla karşılaşması tesadüf olabilir mi? Bu, barış çabasını boşa çıkarmak isteyenlerin ilk adımı olabilir mi? Iğdır'daki canlarımıza ve kardeşlerimize tavsiyem bu oyuna gelmemelidir. Devletimize bırakmak gerekir." şeklinde konuştu.
Ehl-i Beyt dostları Ünlü Ehl-i Beyt Meddahı Şehruz Habibi’nin okuduğu mersiyelere ağlayıp, sine vurarak eşlik etti. Tören, Erbain anısına Zeynebiye Gençlik Tiyatrosu'nun hazırladığı tiyatro gösterisiyle son buldu.
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(19).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(18).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(16).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(17).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(15).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(12).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(13).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(14).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(10).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(11).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(9).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(8).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(6).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(7).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(5).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(4).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(3).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(2).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf%20(1).jpg)
%20ve%20CAFER%C4%B0DER%20taraf.jpg)
