Susuz Kerbela..
Ehl-i Beyt, 22 Kasım 2012 06:061373 yıl önce bugün Kerbela'da Fırat'ın yolları bağlandı; Evlad-ı Muhammed (sav) susuz bırakıldı...
Her kim bu gün su görse, Salsın Hüseyn’i yâde..
Su yolları bu günde, Bağlandı Kerbela’de..
Kerbela olayında su ve susuzluk birbirinin ayrılmaz parçasıdır.
Hazreti İmam Hüseynin kervanı Fırat’ın yakınına kondu. Ancak Sa’d oğlu Ömer ordusuna emir verip Fırat’ın kenarını kuşattı; Su yolunu İmam Hüseyin ve yareninin yüzüne kapattı, İmamla Fırat arasına fasıla koydu. Ömer Sa’d, böyle yaparak hem İmam Hüseyin’i daha erken teslim olmaya ve Yezid’e biat etmeğe zorlamak hem de Ehl-i Beyt’ten intikam almak istiyordu.
O zaman ordan göçtüler, Kerbübelaya düştüler.
Su yerine kan içtiler, Hüseyn Hüseyn Hüseyn Hüsen..
Garib-u bîneva Hüseyn, Şehîd-i Kerbela Hüseyn..
Tarihlerin yazdıklarına göre bu olay 7 Muharrem’de başladı. Aşura’dan üç gün önce başlayan ve Hz. Peygamber’in Ehl-i Beyt’ine reva görülen bu insanlık dışı olay, Kerbela faciasının en dramatik sahnelerinden birini oluşturur. Bir yanda İmam Hüseynin çadırları (haymeler), diğer yanda etrafı kuşatılmış Fırat suyu. Çadırlarda su bitti, su su su feryatları yükselmeğe başladı. Çoluk çocuğun gözleri önünden akıp giden suyu gören Ehl-i Beyt’in ve onların yarenlerinin susuzluğa tahammüllerini kat kat daraltıyordu. Çadırlardaki kadın, çocuk, yaşlı ve hastalara ve de sivillere uygulanan bu insanlık dışı zulüm hiçbir kanunda, hiçbir dinde ve özellikle de İslam’da asla kabul edilemeyecek bir uygulamadır.
Ancak, gel gör ki Yezid’in ordusu, hayvanların, kurtların, kuşların ve kafirlerin serbestçe içtiği suyu, Peygamber evladına yasaklamakla kalmıyor bir de bu yaptıklarıyla İmam Hüseyn’e gözdağı veriyordu…
O azgın ordudan Muhacir b. Ovs, Ömer b. Haccac ve Abdullah b. Husayn Hz. Hüseyn’e: Ey hüseyn! Görüyor musun? Bu Fırat’ın suyunu çöldeki yırtıcılar ve uçan kuşlar içmekte; ama senin bu sudan içme hakkın yok, diyerek hazreti hüseyn’in kalbine yaralar vuruyorlardı. Muharrem’in 9’u “Tasua” gece susuzluk doruk noktasına ulaşıyordu.
Şeb-i katl-u şeb-i kandır bu gece Melekler suya giryandı bu gece
Su, Kerbela olayında çeşitli şekillerde dillendirilir: Fırat, Alkame (Fırattan ayrılan ve savaşın yapıldığı yerin yakınından geçen bir kol), Meşk (su tulumu,-kırba) ve Abbas, çocuklar ve susuzluk, Ali Asgar ve Harmele’nin oku, Sakkalık ve Alemdarlık, sutaşı, selam Hüseyn’e, ziyaret guslü, teşne(susuz)dudaklar, Kerbela’da su yollarının kapatılması, Teşt merasimi(Su leyeni koyarak susuzları hatırlamak) Hz. Fatıma’nın mihri, bebeğin damağını Fırat suyuyla ıslatmak, Hürr’ün ordusuna ve atlarına su vermek gibi terimlerle geniş yer tutmuştur.
Çocukların susuzluğu ve Hazreti İmam Hüseyn aleyhisselamın susuz dudaklarla şehid olması, Kerbela hadisesinin en zirve noktalarından birisidir.
Hazreti İmam Zeynelabidin aleyhisselam da babası İmam Hüseyinin mübarek bedenini defnettiğinde, onun kabrinin üzerine şöyle yazdı: “Bu Abu Talib oğlu Ali’nin oğlu Hüseyn’in kabridir, onu susuz olarak katlettiler.”
Yine İmam Zeynelabidin aleyhisselam, Kerbela olayından sonra günün birinde Medine sokaklarından birinden geçerken, kasabın birisinin bir koyunu kesmek üzere olduğun u görür ve ona sorar: sen bu koyuna su verdin mi? Kasap evet ey Resulullahın oğlu, Der. İmam, Ama babam hüseyn’e bir yudum su vermeden atşan(susuz)olarak şehid ettiler, buyurarak ağlar.
İmam Hüseyn’in kızı Hz. Sakine anlatmıştır: Esir edilip katligahtan(savaş meydanı) geçirilirken babamın başsız bedenine sarılıp ağlarken babamın şöyle dediğini duydum:
“Ey şîam! Bir serin su içtiğinizde benim susuzluğumu hatırlayın,
Bir garip veya bir şehit duyduğunuzda bana ağıt yakıp ağlayın.”
Aktın alemde neden deşt-u biyâbâne Fırat, Olmadın kısmet Huseyn’e, dönesin qane Fırat..
Ehl-i Beyt, 22 Kasım 2012 06:06
Yorumlar (0)