Türkiye Dünyadaki Yerini Gözden Geçiriyor
Analiz, 12 Haziran 2010 06:16Economist, Türk dış politikasının son yıllarda açıkça doğuya doğru yöneldiğini iddia ediyor ve "Türkiye, dünyadaki yerini gözden geçiriyor" görüşüne yer veriyor.
Economist dergisindeki bir makalede, Türkiye'nin, dünyadaki yerini gözden geçirmekte olduğu görüşüne yer veriliyor.
Makaleye göre bazı Batılı ülkeler, Türk dış politikasının son yıllarda açıkça doğuya doğru yönelmesini AKP'nin İslami köklerine bağlıyor.
Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi'nde İran'ın nükleer programı konusunda 'Hayır' oyu kullanmasının da bu görüşü destekler nitelikte olduğuna dikkat çekilen makalede şu ifadeler yer alıyor:
"Batı'da bazıları Türkiye'nin "kaybedildiğini" düşünüyor. Mavi Marmara olayı da Türkiye'deki bu yön değişikliğini, daha da kanıtlar kabul ediliyor.
Aslında Türkiye son 90 yıldır, eski Osmanlı İmparatorluğu'nun Arap topraklarına ilgisiz kaldı ve Batı'ya yoğunlaştı. 1952'de NATO'ya girmeyi başardı, şimdilerde de AB'ye katılmaya çalışıyor. Türkiye'nin İsrail'le güçlü bağlar kurmasının sebebi de bu. Seküler Türk eliti için Yahudi devletiyle dostluk kurmak, İslami radikalizmin panzehiriydi.
AB ÜYELİĞİ HALA ÖNCELİK TAŞIYOR
Türk dış politikası, belki daha da iddialı bir hal alıyor olabilir ama AB üyeliği hala öncelik taşıyor.
Öte yandan Amerika da Türkiye de Amerikan birlikleri çekilmeye başladığında, Irak'ın istikrarını korumasını istiyor. Bununla beraber Türkiye ile Amerika'nın arası açık, üstelik sadece İsrail konusunda değil; Birleşmiş Milletler'deki oylamadan önce de İran, iki ülke arasında hassas bir konuydu.
İSRAİL KONUSUNDA İLERİ GİTMİŞ OLABİLİRLER
Yeni Türk dış politikasının bir başka öğesi daha var. AB'nin açık reddi ve Amerika'nın Irak'ı işgaline Türkler içerlemiş durumdalar. Erdoğan, Batı'yı tatmin etmeye çalışır görünürken, Türkiye'deki İslamcı radikallerin eline koz vermemeye dikkat ediyor. İsrail konusunda ise biraz ileri gitmiş olabilirler.
AMERİKA'NIN KATLANMASI UMUT EDİLİYOR
Peki, bundan sonra ne beklenebilir? Babacan İsrail'le ilişkilerin asla eskisi gibi olmayacağını söylüyor ama İsrail'le ilişkileri kesmek Türkiye'ye pahalıya mal olabilir. Türkiye'nin Gazze konusundaki tutumu, Erdoğan'ın kahraman olarak görüldüğü Arap sokaklarında iyi yankılanmış olabilir ama Türkiye, İsrail - Filistin sorununu tek başına çözecek durumda değil.
AKP'de genel kanı, bölgede faal olmanın, kendilerini AB için daha değerli kıldığı yönünde. Amerika'da umut edilen ise Türkiye'ye Irak ve Afganistan'da ihtiyaç duyulduğundan, bu tatsız duruma katlanılmasıdır. İsrail ve İran bu teorileri ciddi şekilde sınayacaktır.
TİCARETTE ASIL MUHTAÇ OLAN İSRAİL
Financial Times, İsrail ile Türkiye arasındaki anlaşmazlığın, ticari ilişkilere zarar verdiğini yazıyor.
Türkiye'de siyasetle ticaretin el ele yürüdüğünü, bakanların yurtdışına işadamları ordusuyla çıktıklarını aktaran gazete, aslında iki ülke arasındaki ticari bağların, ikili ilişkilerin bozulmasıyla zayıflamış olduğuna dikkat çekiyor.
2008'de 3,5 milyar doları bulan ikili ticaret hacmi, geçen sene yüzde 30 düşüş sergiledi.
Ticaret söz konusu olduğunda, açık şekilde asıl muhtaç durumda olan ortak, İsrail. Dahası, Türkiye Arap ülkeleriyle ticareti artırıyor, daha dün Lübnan, Suriye ve Ürdün'le yeni bir ticari anlaşmaya vardıklarını ilan etti.
KOŞERE UYGUN ÇİKOLATA İHRACATI DA DURUR MU?
İsrail'le özellikle savunma anlaşmaları da anlaşmazlıktan payına düşeni alıyor. İsrail'in Ankara büyükelçisi Alon Liel , "Erdoğan'ın 2003'te iktidara gelmesinden bu yana, büyük askeri anlaşmalar görmedik" diyor.
Akıllardaki soru şu: Hükümet düzeyinde düşmanlıklar, savunma teknolojisinden Türkiye'nin koşer, yani Yahudi inançlarına göre hazırlanmış çikolata ihracatına kadar özel sektör ilişkilerine daha ne kadar yayılabilir?
Bu durumdan en fazla zarar görmesi beklenen şirketlerden biri Türk Hava Yolları. Şirket, İsrail'de Haziran- Ağustos aralığındaki rezervasyonların yüzde 10'unun iptal edildiğini duyurdu. Bir diğer hassas durumdaki şirket, İsrail'de dört doğal gaz tesisi projesi bulunan, Zorlu Grubu. Orta ölçekte bir savunma şirketinin sahibi ise nispeten iyimser: Bazıları kaygılanıyor ama biz Türkler çok çabuk unuturuz."
Analiz, 12 Haziran 2010 06:16
Yorumlar (0)