Bahçeli'den Azerbaycan'a Bayrak Tepkisi
Siyaset, 20 Ekim 2009 17:30MHP lideri Bahçeli partisinin grup toplantısında Azerbaycan ve Erdoğan'a sert eleştirilerde bulundu.
MHP lideri Devlet Bahçeli grup toplantısında yaptığı konuşmada PKK'lıların dağdan inmesi, Azerbaycan'daki Türk Şehitliği'ndeki Türk bayraklarının indirilmesi ve Erdoğan eleştirilerin odağında olan konulardı. Bahçeli;
''Milletimizin ve partimizin bayrak konusundaki hassasiyeti ortadayken Azerbaycan yönetiminde öfkenin hakim olduğu görülmektedir. Bakü'deki Türk bayraklarının kaldırıldığına dair haberler derinden üzmüş ve incinmiştir. Türkiye'nin Ermenistan ile imzaladığı protokollerin keyfiyeti AK Parti'ye aittir. Türk milletine ait bir görüşü yansıtmaz. Bu hükümet bugün belki vardır ama yarın olmayacaktır. Onların yapacakları yanlışlar milletimizin geleceğini ve dostluğumuzu bozmamalıdır. Karabağ meselesini savunmuş ve Azerbaycan bayrağını dalgalandırmıştır. Al bayrağımızın da hatıralarına saygı gösterilmesi hepimizin mecburiyetidir. Al bayrağımız ile Azerbaycan bayrağı aynı gönderde sonsuza kadar dalgalanmalıdır. O Ay yıldızları şehitliğie diken AKP zihniyeti değildir.. Başta Sayın Cumhurbaşkanı Aliyev olmak üzere tüm Azerbaycanlı kardeşlerimizde bu vahim hatayı telafi etmelerini talep ediyorum... Türklüğün tam bir dayanışma ile hareket etmesi MHP'nin iktidarı ile çözülecektir.
MHP her zaman milletinin yararına destek vermeye hazırdır. Ama bugünkü teslimiyetçi ortamda göz yummanız düşünülemez. Erdoğan'ın girdiği yanlış yolda içine düştüğü çaresizlikte Türkeş'in düşüncelerine sığınmış olması memnuniyet verici olmuştur. Başbakan Erdoğan'ın Türkeş Beyin fikirlerini benimsemesinde fayda vardır. Madem ki Ermenistanla ilişkilerde Türkeş Beyin izlediği yolu takip ediyor, "onurlu duruş" ve "Türklük "konularında da takip etmesini tavsiye ederiz.
Erdoğan'ın Türkeş beyi okumasında kendisi açısından sonsuz yararı vardır. Başbakan Erdoğan'a hidayete erme noktasında siyasi ahlak, mücadele, onurlu duruş konularında da Türkeş'in takipçisi olmasını dileriz. Başbuğumuzun 12 Aralık 1994'te yaptığı konuşmayı örnek vermek istiyorum "Burası Türkiye'dir Bu vatanın adı köyümüz, kentimiz, bölgemiz ne olursa olsun Türkiye'dir. Ailesi, sülalesi, kabilesi, etnik kökeni ne olursa olsun müşterek adı Türk'tür."
MHP yıllardan beri terörü yalnızca kanlı eylemlerinden ibaret görmekten uzaka bir anlayışla daha yukarıdan değerlendirme çabasında olmuştur. 25 yıldır PKK'yı Türkiye üzerinde emelleri olan ülkeler kullanıyor. 1984 yılında ortaya çıkan PKK'nın aldığı boyut ve şekil terörizmi Türkiye'yi de içine alan bir projeyi getirmiştir. Türkiye üzerinde hesabı olanların isimlerini görmek mümkündür. Türkiye PKK terörünün arkasındaki küresel aktörleri biliyor fakat sadece sızlanıyor.
Gerilere gitmeden geçtiğimiz ay Türkiye'nin terörle mücadele üzerine çalışan kişinin ABD'nin PKK'ya yardım ettiğini söylediği, bazı gerçekleri ortaya çıkardı. Türkiye bu kirli ilişkileri görmezden gelmiştir. Her yıl yayınlanan terör örgütleri listesinde PKK'nın adının varolmasını lütuf olarak kabul edenlerin teslimiyetçi olduğu gerçeğini ortaya çıkarmaktadır.
Terör örgütünün sona erdirilmesinin koşulları bellidir. Silahlarıyla birlikte adalete teslim olmalarını sağlamak zorundadır Türkiye. Başkalarının insaf ve iznine kabi olmaması şarttır. Üniformalı terör temsilcilerinin teslim olmaya mecbur kalmış kişiler olduğunu söylemek mümkün değil. 1999'da teslim olanların mahkumiyetleri sağlandı. Kandil kadrolarıyla girilen küstahlık rezaleti göstermiştir. Çadır kurarak yapılan karşılama AK Parti zihniyetinin sonucudur. Dönenler Mekke ve Medine'den dönen hacı kafilesi değildir. Ya da alın terleriyle ekmeklerini kazanmak için gittikleri yabancı ellerden kesin dönüş yapan gurbetçiler de değildir. Milletinin yabancı coğrafyalarda şerefle temsil etmiş Mehmetçikler değildir. Bunlar elinde şehitlerin, bebeklerin kanı olan hain teröristlerdir. Akrabalarının ardından gözyaşı döken kandırılmış insanlara benzerlikleri var mıydı? Rezalete kulak verenlere soruyorum. Silahı kimin bıraktığını anlayanınız var mı? Gelenlerde pişmanlık, suçluluk duygusu, mahçubiyet var mıdır? Dün yaptıkları katliamları bugün yapmayacaklarına dair bir görüntü var mıdır? Bu sözde açılımın tipik sonucudur."
Dünyabülteni
''Milletimizin ve partimizin bayrak konusundaki hassasiyeti ortadayken Azerbaycan yönetiminde öfkenin hakim olduğu görülmektedir. Bakü'deki Türk bayraklarının kaldırıldığına dair haberler derinden üzmüş ve incinmiştir. Türkiye'nin Ermenistan ile imzaladığı protokollerin keyfiyeti AK Parti'ye aittir. Türk milletine ait bir görüşü yansıtmaz. Bu hükümet bugün belki vardır ama yarın olmayacaktır. Onların yapacakları yanlışlar milletimizin geleceğini ve dostluğumuzu bozmamalıdır. Karabağ meselesini savunmuş ve Azerbaycan bayrağını dalgalandırmıştır. Al bayrağımızın da hatıralarına saygı gösterilmesi hepimizin mecburiyetidir. Al bayrağımız ile Azerbaycan bayrağı aynı gönderde sonsuza kadar dalgalanmalıdır. O Ay yıldızları şehitliğie diken AKP zihniyeti değildir.. Başta Sayın Cumhurbaşkanı Aliyev olmak üzere tüm Azerbaycanlı kardeşlerimizde bu vahim hatayı telafi etmelerini talep ediyorum... Türklüğün tam bir dayanışma ile hareket etmesi MHP'nin iktidarı ile çözülecektir.
MHP her zaman milletinin yararına destek vermeye hazırdır. Ama bugünkü teslimiyetçi ortamda göz yummanız düşünülemez. Erdoğan'ın girdiği yanlış yolda içine düştüğü çaresizlikte Türkeş'in düşüncelerine sığınmış olması memnuniyet verici olmuştur. Başbakan Erdoğan'ın Türkeş Beyin fikirlerini benimsemesinde fayda vardır. Madem ki Ermenistanla ilişkilerde Türkeş Beyin izlediği yolu takip ediyor, "onurlu duruş" ve "Türklük "konularında da takip etmesini tavsiye ederiz.
Erdoğan'ın Türkeş beyi okumasında kendisi açısından sonsuz yararı vardır. Başbakan Erdoğan'a hidayete erme noktasında siyasi ahlak, mücadele, onurlu duruş konularında da Türkeş'in takipçisi olmasını dileriz. Başbuğumuzun 12 Aralık 1994'te yaptığı konuşmayı örnek vermek istiyorum "Burası Türkiye'dir Bu vatanın adı köyümüz, kentimiz, bölgemiz ne olursa olsun Türkiye'dir. Ailesi, sülalesi, kabilesi, etnik kökeni ne olursa olsun müşterek adı Türk'tür."
MHP yıllardan beri terörü yalnızca kanlı eylemlerinden ibaret görmekten uzaka bir anlayışla daha yukarıdan değerlendirme çabasında olmuştur. 25 yıldır PKK'yı Türkiye üzerinde emelleri olan ülkeler kullanıyor. 1984 yılında ortaya çıkan PKK'nın aldığı boyut ve şekil terörizmi Türkiye'yi de içine alan bir projeyi getirmiştir. Türkiye üzerinde hesabı olanların isimlerini görmek mümkündür. Türkiye PKK terörünün arkasındaki küresel aktörleri biliyor fakat sadece sızlanıyor.
Gerilere gitmeden geçtiğimiz ay Türkiye'nin terörle mücadele üzerine çalışan kişinin ABD'nin PKK'ya yardım ettiğini söylediği, bazı gerçekleri ortaya çıkardı. Türkiye bu kirli ilişkileri görmezden gelmiştir. Her yıl yayınlanan terör örgütleri listesinde PKK'nın adının varolmasını lütuf olarak kabul edenlerin teslimiyetçi olduğu gerçeğini ortaya çıkarmaktadır.
Terör örgütünün sona erdirilmesinin koşulları bellidir. Silahlarıyla birlikte adalete teslim olmalarını sağlamak zorundadır Türkiye. Başkalarının insaf ve iznine kabi olmaması şarttır. Üniformalı terör temsilcilerinin teslim olmaya mecbur kalmış kişiler olduğunu söylemek mümkün değil. 1999'da teslim olanların mahkumiyetleri sağlandı. Kandil kadrolarıyla girilen küstahlık rezaleti göstermiştir. Çadır kurarak yapılan karşılama AK Parti zihniyetinin sonucudur. Dönenler Mekke ve Medine'den dönen hacı kafilesi değildir. Ya da alın terleriyle ekmeklerini kazanmak için gittikleri yabancı ellerden kesin dönüş yapan gurbetçiler de değildir. Milletinin yabancı coğrafyalarda şerefle temsil etmiş Mehmetçikler değildir. Bunlar elinde şehitlerin, bebeklerin kanı olan hain teröristlerdir. Akrabalarının ardından gözyaşı döken kandırılmış insanlara benzerlikleri var mıydı? Rezalete kulak verenlere soruyorum. Silahı kimin bıraktığını anlayanınız var mı? Gelenlerde pişmanlık, suçluluk duygusu, mahçubiyet var mıdır? Dün yaptıkları katliamları bugün yapmayacaklarına dair bir görüntü var mıdır? Bu sözde açılımın tipik sonucudur."
Dünyabülteni
Siyaset, 20 Ekim 2009 17:30
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!