"25 Milyon Alevi'yi Yok Farzederek Bu Ülkeyi Barış İçinde Yönetemezsiniz"
Ehl-i Beyt, 04 Haziran 2009 20:31Cem Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, Alevi Çalıştayı sonrasında basına açıklamalarda bulundu.
Dün başlayan ve bugün öğle saatlerinde sona eren Alevi Çalıştayı'nın ardından Cem Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, basın mensuplarına önemli açıklamalarda bulundu.
Çalıştay’da Bakan Faruk Çelik’e tüm Alevi temsilcileri olarak Alevi toplumunun sıkıntılarını anlattıklarını söyleyen Doğan, sanıldığının aksine Alevi temsilcileri arasında önemli fikir ayrılığı olmadığını belirtti. Doğan, Alevi temsilcilerinin en önemli isteğinin Anayasa’nın 10. maddesinin yürürlüğe konması olduğunu söyledi.
Gazetecilerin “Sorunun çözümüne dair umutlu musunuz?” sorusuna Doğan, “ Aslında bu bir sorumluluk, 25 milyon Alevi’yi yok farzederek bu ülkeyi barış içinde yönetemezsiniz” dedi.
İzzettin Doğan açıklamarını şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyet tarihinde ilk defa hükümetin bir tarafta, Alevi örgütlerinin bir tarafta yer aldığı, bir toplantı düzenlendi. Hükümet kanadı daha çok Alevi taleplerini dinlemeyi tercih etti. Çalıştayda söz alan Alevi temsilicileri Anayasa’nın 10. maddesinin hayata geçirilmesi konusunda taleplerini dile getirdiler.
Kamuoyunda bilinenin aksine Alevi kuruluşlarının taleplerle ilgili çok önemli noktalarda fikirbirliği içinde olduğu ortaya çıktı. Bunlar zorunlu din derslerinin kaldırılması, Madımak otelinin kamulaştırılması, Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması, devletin genel bütçesinden Alevilere pay ayrılması."
Kendi aramızda bir araya gelerek konuşamadığımız konuları hükümet huzurunda konuşmak imkânına sahip olduk. Bu toplantıdan hükümetinde çıkaracağı çok önemli dersler var. Kendileri bizzat Alevilerin taleplerini dinledi. İyi bir devlet yöneticisi, bu iki günlük toplantıdan ülkenin huzurla idare edilebilmesi için çok önemli sonuçlar çıkarabilir. Aleviliği uluslar arası güçlerin kullanabileceği, sorun haline gelmemesi için hükümetin bu çalıştaydan çıkaracağı çok önemli sonuçlar var.
Doğan, hükümet yetkililerinin herhangi bir talepte bulunmadğının da altını çizerek "Sayın Bakan bunun bize bir bilgilendirme toplantısı olduğunu ve çıkan sonuçları gerekli mercilere bildireceklerini söyledi. Sonuçla ilgili bir garanti veremiyorlar. Sadece gayret sarfedeceklerini söylediler. Gerekli görüşmeler yapıldıktan sonra çıkan sonuçları bizlere de bildireceklerini belirttiler. Bize herhangi bir taahhütte bulunmadıklarını söylediler. Eğer bu şekilde olursa bu toplantı, hükümet açısından olması gereken sonucu vermemiş sayılabilir. Sorunun çözümüne ilişkin somut ipuçları ortada yok. Somut adımlara yönelik bir niyet de ortada yok. Benim edindiğim izlenim, topu biraz dolandıracaklar, başka kurumları çağırıp başka toplantılar da yapacaklar, benim hükümete tavsiyem nasıl Alevileri bir araya topladılarsa siyasi parti temsilcilerini de Meclis'e toplantıya çağırsınlar, onların da desteğini istesinler. Aslında bizimkisi bir sorumluluk. 25 milyon Alevi’yi yok farz ederek bu ülkeyi barış içinde yönetemezsiniz. Hükümetin bu sorunu çözmesi lazım" dedi.
Habercem
Çalıştay’da Bakan Faruk Çelik’e tüm Alevi temsilcileri olarak Alevi toplumunun sıkıntılarını anlattıklarını söyleyen Doğan, sanıldığının aksine Alevi temsilcileri arasında önemli fikir ayrılığı olmadığını belirtti. Doğan, Alevi temsilcilerinin en önemli isteğinin Anayasa’nın 10. maddesinin yürürlüğe konması olduğunu söyledi.
Gazetecilerin “Sorunun çözümüne dair umutlu musunuz?” sorusuna Doğan, “ Aslında bu bir sorumluluk, 25 milyon Alevi’yi yok farzederek bu ülkeyi barış içinde yönetemezsiniz” dedi.
İzzettin Doğan açıklamarını şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyet tarihinde ilk defa hükümetin bir tarafta, Alevi örgütlerinin bir tarafta yer aldığı, bir toplantı düzenlendi. Hükümet kanadı daha çok Alevi taleplerini dinlemeyi tercih etti. Çalıştayda söz alan Alevi temsilicileri Anayasa’nın 10. maddesinin hayata geçirilmesi konusunda taleplerini dile getirdiler.
Kamuoyunda bilinenin aksine Alevi kuruluşlarının taleplerle ilgili çok önemli noktalarda fikirbirliği içinde olduğu ortaya çıktı. Bunlar zorunlu din derslerinin kaldırılması, Madımak otelinin kamulaştırılması, Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması, devletin genel bütçesinden Alevilere pay ayrılması."
Kendi aramızda bir araya gelerek konuşamadığımız konuları hükümet huzurunda konuşmak imkânına sahip olduk. Bu toplantıdan hükümetinde çıkaracağı çok önemli dersler var. Kendileri bizzat Alevilerin taleplerini dinledi. İyi bir devlet yöneticisi, bu iki günlük toplantıdan ülkenin huzurla idare edilebilmesi için çok önemli sonuçlar çıkarabilir. Aleviliği uluslar arası güçlerin kullanabileceği, sorun haline gelmemesi için hükümetin bu çalıştaydan çıkaracağı çok önemli sonuçlar var.
Doğan, hükümet yetkililerinin herhangi bir talepte bulunmadğının da altını çizerek "Sayın Bakan bunun bize bir bilgilendirme toplantısı olduğunu ve çıkan sonuçları gerekli mercilere bildireceklerini söyledi. Sonuçla ilgili bir garanti veremiyorlar. Sadece gayret sarfedeceklerini söylediler. Gerekli görüşmeler yapıldıktan sonra çıkan sonuçları bizlere de bildireceklerini belirttiler. Bize herhangi bir taahhütte bulunmadıklarını söylediler. Eğer bu şekilde olursa bu toplantı, hükümet açısından olması gereken sonucu vermemiş sayılabilir. Sorunun çözümüne ilişkin somut ipuçları ortada yok. Somut adımlara yönelik bir niyet de ortada yok. Benim edindiğim izlenim, topu biraz dolandıracaklar, başka kurumları çağırıp başka toplantılar da yapacaklar, benim hükümete tavsiyem nasıl Alevileri bir araya topladılarsa siyasi parti temsilcilerini de Meclis'e toplantıya çağırsınlar, onların da desteğini istesinler. Aslında bizimkisi bir sorumluluk. 25 milyon Alevi’yi yok farz ederek bu ülkeyi barış içinde yönetemezsiniz. Hükümetin bu sorunu çözmesi lazım" dedi.
Habercem
Ehl-i Beyt, 04 Haziran 2009 20:31
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!