Papa'nın Aşamadığı Tek Duvar 'Utanç Duvarı' Değil
Siyaset, 14 Mayıs 2009 20:54Papa 16'ıncı Benedict, Ortadoğu gezisinde, İsrail'de Yahudileri, Batı Şeria'da Filistinliler'i memnun etmeye çalıştı!
Papa 16'ıncı Benedik, her adımı mayınlarla dolu Ortadoğu gezisinde, İsrail'de Yahudileri, Batı Şeria'da Filistinliler'i memnun etmeye çalıştı. Ancak gezisinin başından beri süren tartışmalara, yenilerini eklemek dışında değişen fazla bişey yok.
Papa, Orta Doğu'ya yapacağı ziyarette ince bir ip üzerinde yürümek zorunda olduğunu, söyleyeceği ya da söylemeyeceği her şeyin, ziyaretten anlam çıkarmaya çalışanlar tarafından bir şekilde kullanılacağını biliyordu. Daha ilk günden, Alman asıllı olması ve 2. Dünya Savaşı yıllarında Nazi gençlik kollarına üye olduğu tartışmaları ile sıkıntıya giren Papa, Ortadoğu gezisinin İsrail ayağında ondan beklenen herşeyi yaptı. Holokost müzesine giden, Ağlama Duvarı'nda dua eden, anti-semitizmi kınayan açıklamalar yapan Papa, İsrail gezisi boyunca Filistin hakkında tek kelime etmedi, ülkede Doğu Kudüs'te Filistinlilerin de yaşadığını, Filistinli yetkililerin de olduğunu gösteren hiçbir temasta bulun(a)madı. Ancak, İsrail medyasının ısrarlı yayınlarına ve protesto gösterilerine rağmen, gençliğinde Hitler hareketine üye oluşu konusunda özür de dilemedi.
Katolik Kilisesi'nin başı, İslam dininin en kutsal yerlerinden biri olan Harem-üş Şerif'e ayak basan ilk Papa oldu.
Ziyaretinin sadece dini değil, siyasi bir önem de taşıdığına inanan çok sayıda uzman için, Papa'nın bir sonraki durağı olan Batı Şeria'da yaşanacaklar çok daha önemliydi.
Papa'nın Batı Şeria'ya girememesi için aşırı Yahudi gruplar mahkemeye başvurdu, ancak İsrail'in, Katolik dünyanın liderini, üstelik bütün dünyanın gözleri bu geziye çevrilmişken, böyle bir adım atması beklenemezdi. Buna rağmen İsrail yönertimi, Papa ile birlikte Hz. İsa'nın doğum yeri Beytüllahim'de ayine katılmak isteyen yüzlerce Hristiyana izin vermedi. İsrail'in koyduğu vize nedeniyle ayine sadece 50 Gazzeli Hıristiyan katılabildi.
Papa 16. Benedik, Filistin ile ilgili ilk cümlelerini, İsrail kontrol noktalarından ve sekiz metrelik beton duvarı aşıp Batı Şeria topraklarına girdiğinde kurdu. Filistin devlet Başkanı Mahmut Abbas'ı selamlarken, Vatikan'ın uluslararası hukukun tanıdığı sınırlar içerisinde, Filistin devletinin bağımsızlığını ve Filistin halkının haklarını desteklediğini söyledi. Gazze saldırılarını gündeme getirdi, yaşanan haksızlığı ve acıları hatırlatarak, Beytüllahim'de Hz. İsa'nın doğum yerini ziyaret eden Hıristiyan hacılardan, Gazze'de kayba uğrayanlar adına dua etmelerini istedi.
"HİÇBİR DUVAR KALICI DEĞİLDİR"
Şüphesiz, özellikle Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler için, Papa'nın 'Utanç Duvarı' önünde çekilen görüntüleri ve söyleyecekleri büyük önem taşıyordu. Yıllardır duvara karşı yükselen seslere, protesto gösterilerine kulaklarını tıkayan dünya medyasında yer alacak bir kaç cümle, dikkatlerin yaşanan trajediye çekilmesi bakımından önemliydi. Papa, "Beytüllahim ile Kudüs'ü ayıran duvarların trajik olduğunu" söyleyerek, duvarın İsrail ve Filistinliler arasındaki çıkmazı simgelediğini belirtti.
Dünyada ticarette, seyahatte, insanların dolaşımında ve kültürel alışverişlerde sınırların daha fazla açıldığına işaret eden Papa 16. Benedictus, "Hala duvarların dikildiğini görmek trajik" dedi.
İsrail'in gündeme gelmesinden hoşlanmadığı bir başka konu olan mülteciler meselesi de Papa'nın gündemindeydi.
16. Benediktus, mülteci kampına ziyaretinin, doğduğu topraklara dönemeyen tüm Filistinlilerle dayanışmasını sergilemek için bir fırsat verdiğini, kalbinin aile bölünmelerinden, hapislerden, kayıplardan ya da hareket kısıtlamalarından acı çeken Filistinliler için çarptığını belirtti.
HENİYYE: GAZZE'DEKİ HOLOKOST GÖRMEZDEN GELİNDİ
Batı Şeria'da Gazze saldırılarını dile getiren Papa'nın, Gazze'yi ziyaret etmeye cesaret edememesi ise Hamas'ın gündemindeydi.
Gazze'de düzenlenen Filistin hükümetinin haftalık toplantısında konuşan Hamas liderlerinden İsmail Heniye, Papa'nın Batı Şeria yerine Gazze'yi ziyaret etmesi gerektiğini, asıl Holokost'un Gazze'de yaşandığını söyledi
Papa'nın tutsak siyonist asker Gilad Şalit'in ailesi ile görüşmesine de değinen İsmail Heniye, Papa'nın 11 bin Filistinlinin korsan İsrail hapishanelerinde tutsak bulunduğunu ve ailelerinin dört gözle onların yolunu beklediğini ifade ederek "birileri Papa'ya bu konuyu da hatırlatmalıydı" şeklinde konuştu.
Katolik kilisesinin lideri, sadece dini değil, siyasi bir figür olarak gerçekleştirdiği ziyaret tamamlamak üzere. Dünya basınında yer alan yorumlarda ortaya çıkan ortak görüş ise, Papa'nın mayınlarla dolu bu gezisinde "ne İsa'ya ne Musa'ya yaranabildiği"...
Dünyabülteni
Papa, Orta Doğu'ya yapacağı ziyarette ince bir ip üzerinde yürümek zorunda olduğunu, söyleyeceği ya da söylemeyeceği her şeyin, ziyaretten anlam çıkarmaya çalışanlar tarafından bir şekilde kullanılacağını biliyordu. Daha ilk günden, Alman asıllı olması ve 2. Dünya Savaşı yıllarında Nazi gençlik kollarına üye olduğu tartışmaları ile sıkıntıya giren Papa, Ortadoğu gezisinin İsrail ayağında ondan beklenen herşeyi yaptı. Holokost müzesine giden, Ağlama Duvarı'nda dua eden, anti-semitizmi kınayan açıklamalar yapan Papa, İsrail gezisi boyunca Filistin hakkında tek kelime etmedi, ülkede Doğu Kudüs'te Filistinlilerin de yaşadığını, Filistinli yetkililerin de olduğunu gösteren hiçbir temasta bulun(a)madı. Ancak, İsrail medyasının ısrarlı yayınlarına ve protesto gösterilerine rağmen, gençliğinde Hitler hareketine üye oluşu konusunda özür de dilemedi.
Katolik Kilisesi'nin başı, İslam dininin en kutsal yerlerinden biri olan Harem-üş Şerif'e ayak basan ilk Papa oldu.
Ziyaretinin sadece dini değil, siyasi bir önem de taşıdığına inanan çok sayıda uzman için, Papa'nın bir sonraki durağı olan Batı Şeria'da yaşanacaklar çok daha önemliydi.
Papa'nın Batı Şeria'ya girememesi için aşırı Yahudi gruplar mahkemeye başvurdu, ancak İsrail'in, Katolik dünyanın liderini, üstelik bütün dünyanın gözleri bu geziye çevrilmişken, böyle bir adım atması beklenemezdi. Buna rağmen İsrail yönertimi, Papa ile birlikte Hz. İsa'nın doğum yeri Beytüllahim'de ayine katılmak isteyen yüzlerce Hristiyana izin vermedi. İsrail'in koyduğu vize nedeniyle ayine sadece 50 Gazzeli Hıristiyan katılabildi.
Papa 16. Benedik, Filistin ile ilgili ilk cümlelerini, İsrail kontrol noktalarından ve sekiz metrelik beton duvarı aşıp Batı Şeria topraklarına girdiğinde kurdu. Filistin devlet Başkanı Mahmut Abbas'ı selamlarken, Vatikan'ın uluslararası hukukun tanıdığı sınırlar içerisinde, Filistin devletinin bağımsızlığını ve Filistin halkının haklarını desteklediğini söyledi. Gazze saldırılarını gündeme getirdi, yaşanan haksızlığı ve acıları hatırlatarak, Beytüllahim'de Hz. İsa'nın doğum yerini ziyaret eden Hıristiyan hacılardan, Gazze'de kayba uğrayanlar adına dua etmelerini istedi.
"HİÇBİR DUVAR KALICI DEĞİLDİR"
Şüphesiz, özellikle Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler için, Papa'nın 'Utanç Duvarı' önünde çekilen görüntüleri ve söyleyecekleri büyük önem taşıyordu. Yıllardır duvara karşı yükselen seslere, protesto gösterilerine kulaklarını tıkayan dünya medyasında yer alacak bir kaç cümle, dikkatlerin yaşanan trajediye çekilmesi bakımından önemliydi. Papa, "Beytüllahim ile Kudüs'ü ayıran duvarların trajik olduğunu" söyleyerek, duvarın İsrail ve Filistinliler arasındaki çıkmazı simgelediğini belirtti.
Dünyada ticarette, seyahatte, insanların dolaşımında ve kültürel alışverişlerde sınırların daha fazla açıldığına işaret eden Papa 16. Benedictus, "Hala duvarların dikildiğini görmek trajik" dedi.
İsrail'in gündeme gelmesinden hoşlanmadığı bir başka konu olan mülteciler meselesi de Papa'nın gündemindeydi.
16. Benediktus, mülteci kampına ziyaretinin, doğduğu topraklara dönemeyen tüm Filistinlilerle dayanışmasını sergilemek için bir fırsat verdiğini, kalbinin aile bölünmelerinden, hapislerden, kayıplardan ya da hareket kısıtlamalarından acı çeken Filistinliler için çarptığını belirtti.
HENİYYE: GAZZE'DEKİ HOLOKOST GÖRMEZDEN GELİNDİ
Batı Şeria'da Gazze saldırılarını dile getiren Papa'nın, Gazze'yi ziyaret etmeye cesaret edememesi ise Hamas'ın gündemindeydi.
Gazze'de düzenlenen Filistin hükümetinin haftalık toplantısında konuşan Hamas liderlerinden İsmail Heniye, Papa'nın Batı Şeria yerine Gazze'yi ziyaret etmesi gerektiğini, asıl Holokost'un Gazze'de yaşandığını söyledi
Papa'nın tutsak siyonist asker Gilad Şalit'in ailesi ile görüşmesine de değinen İsmail Heniye, Papa'nın 11 bin Filistinlinin korsan İsrail hapishanelerinde tutsak bulunduğunu ve ailelerinin dört gözle onların yolunu beklediğini ifade ederek "birileri Papa'ya bu konuyu da hatırlatmalıydı" şeklinde konuştu.
Katolik kilisesinin lideri, sadece dini değil, siyasi bir figür olarak gerçekleştirdiği ziyaret tamamlamak üzere. Dünya basınında yer alan yorumlarda ortaya çıkan ortak görüş ise, Papa'nın mayınlarla dolu bu gezisinde "ne İsa'ya ne Musa'ya yaranabildiği"...
Dünyabülteni
Siyaset, 14 Mayıs 2009 20:54
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!