Hatib'den İlginç Vahdet Çağrısı

El-Hatib, çağrısında Suriye'de bir Kerbela'nın yaşandığını vurgularken, bu kıyımın, tecavüz ve işkencelerin kendi askerleri tarafından yapıldığını unutarak, "Sizden, halkımızın akan kanı dursun diye siyasi ve toplumsal ağırlığınızı kullanmanızı bekliyorduk. Halkımızın Scud füzeleri ile uçaklarla bombalanması hoşunuza gidiyor mu? Binlerce kadının tecavüze uğraması, yüzlerce çocuğun işkenceyle öldürülmesi hoşunuza gidiyor mu? Suriye halkının 50 yıl tağut bir partinin baskısı altında olması sizi rahatsız etmiyor mu? Ehli Beyt'in mezhebi hakkın mutlak destekçisi midir, yoksa tağutun mu? Suriye halkı şehit imam Hz. Hüseyin'in yaşadıklarını yaşıyor. Bunun birinci sorumlusu da rejimdir."

Hizbullah tarafından yapılan Suriye'deki Şiilerin köylerini koruduğu yönündeki açıklamaları da eleştiren Hatib, bu tür açıklamaların ümmette şaşkınlık yarattığını belirterek, Hizbullah'ın, Şam'ın Dareye ve Kabun semtlerinde Şii nüfus olmamasına rağmen niçin savaştıklarını sordu.

El-Hatib, İslami Vahdet'e en çok önem gösteren kişilerden biri olan Seyyid Nasrallah'a, İslam dünyasının Şii-Sünni kavgasına çekilmek istendiğini işaret ederek, fitilin Suriye'de ateşlendiğini, ateşin Lübnan'a sonra İran'a ve belki de Türkiye'ye sıçrayacağını, Körfez ülkelerinin ekonomik gücünün de savaşta kullanılabileceğini savundu.

Hatib, siyasetçilerin tehlikeleri geç fark ettiklerini, savaşların başlamasının en büyük nedenlerinden birinin de onların basiretsizliği olduğunu öne sürdü.

Hatib, Nasrallah'ın Suriye'de askerimiz yok açıklamasına rağmen, Suriye'deki militanlarını geri çekmesini ve Şii bölgelerindeki muhaliflerle bölgede güvenliğin sağlanması için irtibat halinde olmasını istedi.

İran-Irak savaşını ve Lübnan iç savaşını örnek veren Hatib, Hizbullah liderinden Sünni liderlerle bir araya gelerek meseleye çözüm bulmasını da talep etti.

Hatib, "Annelerin gözyaşı yetmedi mi? Ölüm yetmedi mi? Savaşın bitmesi için hepimiz birer elçi olalım. Sadece ve sadece insanın elimizden kayıp düşmesinden korkalım" değerlendirmesinde bulundu.

Kusayr Belediye Başkanı: Hizbullah Burada Değil

Suriye’nin Lübnan sınırında bulunan Kusayr kentinin belediye başkanı Hizbullah’ın kenti korumak için savaşçı gönderdiği yönündeki haberlere açıklık getirdi.

El Alem televizyonuna açıklamada bulunan Kusayr kenti Belediye Başkanı Hasan Zuayter, Hizbullah’ın silahlı gruplara karşı savaşmak üzere Suriye’ye asker gönderdiğine ilişkin haberleri yalanladı.

Silahlı grupların Suriye Lübnan sınırındaki köylere yönelik saldırılarının yaklaşık bir yıldır devam ettiğini belirten Zuayter, “Kusayr kenti ve çevresindeki köylere saldıranlar Suriyeli değiller, Suriye’ye dışarıdan gelen bu militanlar, Lübnan’ı özellikle de Lübnanlı Şiileri buradaki çatışmaların içine çekmek istiyorlar” dedi.

Kusayr kenti ve çevresinde yaşanan çatışmalarda Hizbullah’ın hiçbir şekilde yer almadığını belirten Belediye Başkanı Hasan Zuayter, “bu bölgede Lübnanlılar yaşamaktadır. Birçok kişi silahlı grupların baskıları sebebiyle buradan göç etmek zorunda kaldı. Evlerini ve yerlerini terk etmek istemeyenler ise kadınları ve çocukları Lübnan’a göndererek silahlanıp kendilerini korumaya başladılar” dedi.

El Arabiya televizyonu, Kusayr halkı tarafından oluşturulan halk komitelerine mensup milislerin görüntülerini yayımlayarak bu şahısların Hizbullah savaşçısı olduğunu iddia etmişti.

Gündem, 26 Nisan 2013 17:45