İkinci Muhtemel Kadir Gecesi Zeynebiye'de İhya Edildi

Özgündüz kadir gecesinde cemaate hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Bu gece, Kadir Gecesi olması ihtimali olduğu için çok değerli bir gecedir.  Bu gece dolayısıyla sel felaketinden etkilenen herkese geçmiş olsun dileklerimi, cenaze sahiplerine ise tesliyet arz ederim. Bu vesileyle, tüm şehitlerimize de Allah'tan rahmet dilerim.

Toplumu, bireyler oluşturur, doğal olarak toplumların kaderi, bireylerin kaderi ile doğru orantılıdır. Eğer Allah sana, kendisine dua etme şansı vermişse, bil ki kabul olma ihtimali de çok yüksektir. Ama bazen sen Allah'tan gümüş istersin, Allah senin avucuna elmas koyar, sen elması bilmediğin için, "bu kara taşı ne yapacağım" der atarsın.

Unutmayın ki eğer siz toplum olarak bir fesat ortamı kurarsanız, etrafınızda kokuşacaktır elbet, ama en çok siz bu fesattan etkileneceksiniz. Zira içinde siz bulunacaksınız. Fakat siz eğer ferah alanlar kurarsanız, yine bundan en fazla siz etkileneceksiniz. Fitne ve fesat toplumlarında, salih evlat yetiştirmek çok zordur. Ahlaklı ve imanlı toplumlarda ise çocuğun fitne ehli olma riski çok düşüktür.

Bir gün Rasulullah (s.a.a) şöyle buyurdu:
Birgün kadınlarınızın ahlakı kaybolur ve gençleriniz fasıklaşırsa sizin haliniz nice olur?

Sahabe şaşkınlıkla :Bu olacak mı Ya Rasulallah? diye sorduklarında;

Daha da kötüsü olacak;

Birgün gelir iyilikten nehyedip, kötülüğü emrettiğiniz zaman haliniz nice olur?

Eğer kötülüklere, münkere bugün susarsanız, yarın konuşmak istediğinize önce kendi aileniz size karşı çıkacaktır. Ne kadar geri kafalısın diyeceklerdir. Hz. Ali (a.s.) şöyle buyuruyor: "Eğer bugün susarsanız, yarın Allah'ım beni bu durumdan kurtar diye dua edersiniz de, Allah bu duanızı kabul etmez ve başınıza en kötüler geçer."

Sizin örnek bir toplum oluşturmanız için önünüzde ne engeliniz var? Rejim sorununuz yok, coğrafya sorununuz yok, zaman sorununuz yok, mekan sorununuz yok. Doğrudur her taraftan fesat akıyor ama kimse sizi zorla bu fesada sokmuyor. Bunlar emmare nefsin yardımcılarıdırlar. Zaten herşey güllük gülistanlıkken iş yapmaya ne var? Hüner o ki, zor koşullarda iş yapasın, yiğit diye ona derler.

Dünyayı ıslah etmek bizim mükellefiyetimiz değildir, ama kendimizide mi ıslah edemeyeceğiz? Birbirimizi fesada götürürken, günaha götürürken kolumuza girip götürüyoruz da, salih amel işlemeye götürürken mi zorlanacağız? Ya da bunu yaparken neden zayıf ve ihmalkar davranıyoruz?

Bütün imkanlar kullanılarak fesat yaygınlaştırılmaya çalışılıyor, ama bir de öbür taraftan bakalım, yerden gökten rahmet yağıyor. Gelin, biz kendimizi rahmetin kucağına atalım. Bu gece yerden gökten rahmet yağıyor, bundan faydalanalım.  Birbirimize kötülüğü aşılayıp Şeytan askeri olacağımıza, rahmetin taşıyıcısı olsak ne olur ki?

İmam Ali (a.s.)'ın lakaplarından biri de "İmam-ul Muttakin" idi, yani Muttaki olanların İmamı. Yarın kabirde sorduklarında söyleyeceksin, benim İmamım Ali idi diye. İmam demeyecek mi, "Utanmıyor musun, ben senin gittiğin yoldan mı gittim?" diye?

Konuşmasına yapılacak olan Zeynebiye Kültür Merkezi hakkında   devam eden Özgündüz, "Biz doğru yolda olduğumuz sürece, o külliye bize sınıf atlatacak, kabuk değiştirecek ve bir mevzi olacaktır." diyerek sözlerini bitirdi.

Zeynebiye.com