Azerbaycan` ın Silahlanma Atağında Yeni Dönem

Azerbaycan savunma sanayi resmi törenlerle faaliyete soktuğu yeni fabrikalarla silahlanma atağında yeni bir döneme girdi. Önümüzdeki yıllarda 17 yeni fabrikanın daha inşa edileceği açıklanırken, bu fabrikalarda Azerbaycan 435 çeşit silah üretecek.

Modern zırhlı araçlar, mayınlar, bombalar ve diğer silahlar Azerbaycan fabrikalarında üretilecek. Bu maksatla Almanya, ABD, İsviçre, İtalya, Türkiye, Ukrayna ve diğer ülkelerden beş binden fazla teknolojik malzemeler ülkeye getirildi.

Azerbaycan "Matador" isimli zırhlı aracının da tanıtımını yaptı. Aracın dünya standartlarına uygun olduğu ve BDT içerisinde benzerinin olmadığı iddia ediiyor. BTR-70M araçlarının da modernizasyonuna başlanırken, Türkiye ile iş birliği yapan ve Aralık ayında Roketsan ile bir anlaşma imzalayan Azerbeycan bu aydan itibaren füze üretimine başlayacak. Anlaşma uyarınca, Azerbaycan'da hazırlanacak olan füze parçaları Türkiye'de biraraya getirilecek. Üretilecek TR-107 ve TRB-107 füzelerinin 11 kilometre uzaktaki hedefleri imha edebilecek güçte olduğu kaydediliyor.

Azerbaycan savunma sanayisinin başarısı bununla da sınırlı değildir. 2016 yılına kadar uçak bombaları, hayalet uçaklar ve askeri helikopterler de üretilmeğe başlanacak.

NATO ve BM tepkili

Azerbaycan'ın silahlanması NATO ve Birleşmiş Milletler`in tepkilerine yol açtı. Geçen yıl içinde birkaç defa Azeri yönetimi uyarıldı, ancak Bakü sessiz kalmayı tercih etti. Rusya`nın gelişmeleri yakından takip ettiği de biliniyor. Azerbaycan'ı Kollektif Güvelik ve Antlaşma Örgütünün içerisine çekmek için çaba sarf eden Rusya, ikinci büyük askeri filosunu Hazar'da kurmaya hazırlanıyor.

Başka bir önemli gelişme de Azerbaycan savunma bakanlığının stratejik planları konusunda yaşandı. Bugüne kadar Azerbaycan ordusu savunma ağırlıklı eğitim üzerine yoğunlaşmıştı. Ancak yeni dönemde taarruz ağırlıklı eğitime başlandığı resmen açıklandı.

Bugün için Azerbaycan'ın silahlanmasının neler doğuracağını tahmin etmek çok zor. Ülkenin askeri gücünün Rusya ve İran dışında diğer bölge ülkelerinin askeri gücünün toplamından daha fazla olduğu biliniyor. Azeri yönetimin yeni yaklaşımının caydırıcı güç olma isteği ile bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Dünyabülteni