Kuveytli Şahzade, Şia'yı Savundu

Allah-u Teâla Yahudilerin düşman olduğunu, siz ise Şiaların düşman olduğunu söylüyorsunuz. Müminlerden kasıt Müslümanlardan başka kim olabilir? Müminden kasıt sizlerin tekfir ettiği ve Yahudilerin her gün savaşla tehdit ettiği; İran ve Hizbullah Şiaları değil midir?

Kuveytli Şahzade “Fevziye es-Sabah” Kuveyt’te hakim olan saltanat ailesinden ve yaklaşık bir ay önce Mısır’ın el-Ezher gazetesinde yayınladığı makalede Şia’yı savundu. Yayınlanan makalede şunları dile getirdi:  

"Şiaların Yahudilerden beter olduğunu söylüyorsunuz, oysaki Yahudiler sizin ilk düşmanınızdır. Allah-u Teala Kur’an’da (“İman edenlere düşmanlık etmede insanların en şiddetlisinin kesinlikle Yahudiler olduğunu görürsün” (Maide 82)) Yahudilerin düşman olduğunu, siz ise Şia’ların düşman olduğunu söylüyorsunuz. Müminlerden kasıt Müslümanlardan başka kim olabilir? Müminden kasıt sizlerin tekfir ettiği ve Yahudilerin her gün savaşla tehdit ettiği İran ve Hizbullah Şiaları değil midir?

Sizler Şialarla, Sahabelere sövdükleri için savaştığınızı söylüyorsunuz, ama gerçekte Şia taklit mercilerini bu işten uzak oldukları ve haram kıldıklarına şahit olmaktayız. Yahudiler Kur’an’da belirtildiği gibi Allah-ı Tealaya (Bir de Yahudiler, "Allah'ın eli bağlıdır" dediler. Söylediklerinden ötürü kendi elleri bağlansın ve lânete uğrasınlar! Maide 64) kötü söz söylemiyorlar mı?

Neden Mısır’a turist olarak ve gezi için gelen İranlılara itiraz ediyorsunuz da, Yahudilere sesinizi çıkarmıyorsunuz? Yahudiler bir milleti evinden etti, binlerce Mısırlıyı öldürdü ve hâlihazırda da Mescidi Aksa'yı tahrib etmektedir. Siz ise hayali düşmanınız Şia ile savaşmakta mısınız?

Acaba bu sizin mezhep ve fırka olarak yaptığınız saldırılar kendi ellerinizle yazdığınız ve içinde düşünce ve ifade özgürlüğünü onayladığınız kanunları hiçe saymak değil midir? Neden ahitlerinizi bozuyorsunuz? Bu mezhebsel fitneler, sizin içinde önemli rol oynadığınız İslam düşmanlarının kurduğu bir oyun değil mi?
 
Şialar; Allah’a, meleklerine, kitap, peygamber ve ölümden sonra dirilmeye iman, Hac, zekat ve… gibi bir çok konuda sizinle ortak inançları bulunmakta ve aynı sizin gibilerdir. Sizinle bu konularda ortak olmayan Hristiyanlarla ne yapacaksınız? Acaba Kur’an sizi tefrika ve fitne çıkarmaktan men etmiyor mu? Artık akıl ve şer’in nidasına kulak verme zamanı gelmedi mi?"

Fevziye sözlerinin sonunda: "Şimdi sizin için imtihan zamanıydı ve gücü elinize geçirince Mısır halkına nasıl davrandınız? İslam ve şeriat’a karşı nasıl bir tutum sergilediniz? Acaba İsrail ile ilişkilerinize son mu verdiniz yoksa onlara aziz dost mu dediniz? İran bunu devrim yaptığı günün ertesi ameli olarak uyguladı. Bu konu hakkında düşünme ve cevap vermeyi size bırakıyorum… İran, Irak, Suriye, Lübnan ve körfez ülkeleri Şiaları vahdet ve birlik içindeler ve tek söz söylüyorlar, iman ve akideleri bir, ama sizde bu vahdet yok. Şiaların sahabelere sövmek, küfür etmek ve lanet etmek için bir kanalları yok ve ulemalarından bu işin yapılmasına dair bir sözleri bulunmamaktadır. Ama el-Kaide, el-Nusra ve… tekfirci fitne şeyhleri bütün bunları yapmaktadırlar… eğer Şiaların faziletlerinin tamamını yazmaya kalksam çok gazete olur. " dedi.

Siyaset, 05 Aralık 2013 12:24