Zeynebiye'de 6 Muharrem!
Zeynebiye, 13 Temmuz 2024 05:07Zeynebiye Derneği ve CAFERİDER’in ortaklaşa düzenlediği, Kanal 12 Tv Genel Yayın Yönetmeni Mehdi Atam’ın sunuculuğunu yaptığı “İmam Hüseyin ve Kerbela” paneli, 12 Temmuz Cuma 6 Muharrem akşamı binlerce Ehl-i Beyt dostunun katılımıyla başladı.
Zeynebiye Camii ve Kültür Merkezi’nde buluşan Ehl-i Beyt dostları, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, Yazar/Senarist Ahmet Turgut ve Gazeteci/Yazar İlknur Altıntaş’ın konuşmalarını dinlediler.
Panel Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara’nın konuşmasıyla başladı. Çaykara konuşmasında, “Siz değerli ailemle bir arada olmaktan onur duyuyorum. İmam Hüseyin’in (a.s) izinde bir arada olmamızın derin anlamını ve yüce değerlerini paylaşıyoruz. İmam Hüseyin (a.s) bizim için bir öğretmendir. Hakkı, iyiyi, doğruyu ve güzeli biz O’ndan öğrendik. Mazlumun yanında durmayı, kötülüğün kendisini görüp bilip ondan uzak durmayı öğrendik. İmam Hüseyin (a.s) bir savaşçıdır. Nefisle, insanın kendi içindeki kötülükle savaşmayı öğütler. Barış için güçlü bir savaşçıdır. Bir mazlumdur, mazlum olarak Kerbela’da şehit düşmüştür. Kerbela‘daki bir savaş meydanı değil, derin bir yaradır. Vicdani bir turnusol, kalplerde hissettiğimiz çok derin bir acıdır. Bu acı öyle bir acı acıdır ki, bize her daim adaletin, hakkın ve insan onurunun değerini anlatır. Muharrem ayında bizler Kerbela‘nın hüznü ile dolarız. Bu ayda Kerbela‘da çekilen acılara gücümüz yettiğince ortak oluruz.” dedi.
Yazar/Senarist Ahmet Turgut panelde yaptığı konuşmasında, “Mevla bildiği, ilmine ve hidayetine varis olduğu Resulullah’tan ve bir bakışıyla cümle dertlerini kendisine unutturan Fatıma’sından sonra 29 yıl yaşadı İmam Ali. Hele de ömrünün son 4-5 yılında sürekli ihanetlerle sarsıldı. Evvelce birçok kez konu edilmişti O’nun şehadetine giden süreç. Neticede hicretin 40. yılı Ramazan ayında, sabah namazı için secdedeyken, Rabbine en yakın olduğu anda Harici bir suikastçının saldırısına uğradı. Zehirli hançerle boynundan aşağısı yaralandı. Yüzü ve boynu kana boyandı. 3 gün sekarat halinde yattı ateşler içerisinde. Öylesi bir anda bile kendisine suikast yapan o hainin hakkını-hukukunu hatırlattı. “O bana tek darbe vurdu. Siz de kısas için tek hamle yaparsınız!” dedi. “Kendi yiyip içtiklerinizden ona da yedirin içirin!” dedi. Ramazan’ın 21. Günü artık İmam’ın son anlarıydı. Son nefeslerini verirken bir cümle işittik ondan. “Kâbe’nin Rabbine andolsun! Artık kurtuldum” demişti. Bir yemin gördük bu sözde. Yemin ederken hassaten “Kabe’nin Rabbi” olarak andı Cenab-ı Allah’ı. Niye? İmam Ali, Kâbe’de doğan yegâne insan… Fetih Günü, Kâbe’deki son putu kıran Feta’ydı o. Kâbe’de açmıştı gözlerini. Allah’ın evini tüm putlardan pisliklerden temizlemişti. Ve yeryüzü nöbetini bitirirken Kâbe’nin Rabbine rücu etti. Hz. Ali’nin o son nefesindeki söz, yeminin peşi sıra bir ikrar içeriyordu. “Artık kurtuldum” demişti. Neyden kurtulmuştu? Dünya gurbetinden kurtulmuştu Aliyye’l-Murteza Efendimiz. Yoluna-ilmine-hidayetine-ahlakına varis olduğu Mevlasına kavuşacaktı birazdan. Fatıma’sına kavuşacaktı zira.” dedi.
Turgut’un ardından panelde konuşan Gazeteci/Yazar İlknur Altıntaş, “Hakikati paramparça etmek istiyorlar. Bugün milyonlarca insan İmam Hüseyin’in (a.s) adını anıyor. İmam Hüseyin’e (a.s) gitme dediklerinde, İmam Hüseyin (a.s), “Eğer olduğum yerde kalsaydım, Allah bu ters düz olmuş halkı neyle sınayacaktı dedi. Ve İmam Hüseyin (a.s) sonrasında Kerbela’ya gidiyor. Daha sonrasında etrafında bütün binlerce askerle gözü dönmüş Yezid‘in askerleri ile, İblisin askerleri ile çevrili olduğunda, bütün bunları durduracak gücümüz var diyor bunu yapabiliriz ama yapmayacağız, ölen delille ölsün yaşayan delille yaşasın diyor. Bugün bir o tarafa bakın, bir de bu tarafa bakın, bir de İmam Hüseyin’in (a.s) şu an yaşattığı, yaşadığı gençlere, genç kızlara, delikanlılara bakın. İmam Hüseyin (a.s) kalplerde yaşıyor. Ve bu mesaj aslında evet orada yapılanlar çok kötüydü, orada yapılanlar belki tarihin en büyük vahşetiydi ama bunun bir sebebi vardı. Hz. Fatma’nın (s.a) vasiyetiydi. Bu vasiyet binlerce yıl yaşadı ve hala taze olan hiçbir şey boşuna değildi. Bu savaş hakla batılın savaşıydı.” dedi.
Panelde konuşan Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz konuşmasında, “Bizim derdimizi paylaşmak için bugün Iğdır‘da devlet erkanı, Ali Asgar Günü’nde bir aradaydı. Çünkü İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’nın, bu devletin dahiliye nazırının talimatı vardır.
Bütün camilerimiz Ali, Hasan ve Hüseyin ismi ile müzeyyendir. Ben bu necip milletin bir parçası olmaktan onur duyuyorum. İmam Hüseyin (a.s) on yedi günlük kucağında bebeğiyle yollara düşmüştü. Savaşa giden bir insan bu şekilde gider mi sizce? Hz. Hüseyin (a.s) kardeş kavgasından kaçmıştır. Ama kardeş başkasını bırakıp, bî-gayret oldu mu başa bela olur. Ehl-i Beyt her şeyin en güzel örneğidir. İmam Hüseyin’in (a.s) bu emsalsiz çıkışı bozgunluk çıkarıp, keyif çatıp, haksızlık edip, zulmetmek için değildi. İmam Hüseyin (a.s) ceddinin emsalsiz, mükemmel dini getirdiği o şehirden yani Medine’den ayrılıp Kerbela’ya doğru hareket etmişti. İmam Hüseyin’in (a.s) Yezid gibi birisine biat etmemesi taht kavgası mıdır? Ben ölene kadar İmam Hüseyin’i (a.s) savunacağım. Ben değil Ehl-i Beyt’i, İmam Hüseyin’in (a.s) o boş kalan beşiği var ya, onun o küçük tahtasına hakaret edenin karşısında her zaman duracağım. ” dedi.
Konuşmaların ardından panelde Ehl-i Beyt dostları, Azerbaycan’ın ünlü Ehl-i Beyt meddahı Seyyid Taleh Boradigahi’nin mersiyeleriyle gözyaşlarına boğuldu.
Panel, Kanal 12 TV’den canlı olarak yayınlandı.
Zeynebiye, 13 Temmuz 2024 05:07
Yorumlar (0)