Dünya Caferi Alimler Birliğinden Mesajlar
Ehl-i Beyt, 10 Mart 2013 20:11Kaynağı Kur?an-ı Kerîm ve Ondört Masum- son Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (saa) onun kızı Hz. Fatıma (sa) ve on iki imam, Hz. İmam Alî Murtaza, İmam Hasan Mücteba, İmam Hüseyin, İmam Ali Zeynelabidin, imam Muhammed Bâkır, imam Cafer Sâdık, İmam Musa Kazım, İmam Ali Rıza, İmam Muhammed Takı, İmam Ali Naki, İmam Hasan Askerî ve İmam Mehdi (as) olan kısa adı CABİR olan Dünya Caferi Alimler Birliği 15 Mart 2012?de resmen kuruldu.
CABİR böylesine ulvî değerler uğruna mücadele vermeyi bu kutlu yolun daha iyi anlaşılmasını, her mezhepten Müslüman’a karşı kardeşlik duygusu içerisinde, bütün insanlara mütekabil saygı ve sevgiyi ana gaye edinerek yola çaktı. CABİR, Caferi inancına ve mensuplarına yönelik kapsamlı çalışmalar yürütmek, ülkemizde barış ve esenlik unsuru olan üç milyon Caferi inancına mensup vatandaşımızın inançsal yönden, dini ve milli değerlerini gereği gibi yaşayıp yaşatmasında aktif ve etkin faaliyetler içinde bulunarak, tüzüğünde yer alan hedeflerini gerçekleştirmek için her türlü gayreti gösterme azmindedir.
Dünya Caferi Âlimler Birliği Başkanı H. Ş. Hasan Karabulut 35 yıllık Zeynebiye hareketinin çetin şartları göğüsleyerek ortaya koyduğu dik duruş, ülkemizde ve dünya örnek teşkil eden faaliyetleriyle Ehlibeyt mektebinin her alanda yüz akı olduğunu söyleyerek, en büyük örnek Evrensel Aşura Matem Merasimi'dir. Tüm dünyanın takdirini toplamış UNESCO’da bu matemi örnek göstermiştir. Zeynebiye hareketi her alanda kendini ispatlamış birçok konuda çığır açmıştır. İstanbul başta olmak üzere birçok ilimizde mescitler yaptırmış ve halkımızı mescit eksenli birlik ve beraberliğini sağlayan mihver olmuştur. Bu hareketin meyvelerinden herkes istifade etmektedir.
İstanbul Halkalı’da 35 yıl önce temeli atılan ve ilk mescit olan Zeynebiye Camii medeniyetlerin başkenti İstanbul’da Ehlibeyt yolunun bayraktarı ve meşalesi olmuştur. Ülkemizdeki Şia-Caferi toplumu öz güven kazandırmış ve toplum bireylerinin mensubu olduğu inancını gururla yaşamasına öncülük etmiş etmiştir. Caferilik inancının bu ülkede devlet kurumlarında resmi olarak tanınmasına da vesile olmuştur dedi.
Karabulut, İnancımıza, mektebimize yönelik yalan yanlış bilgiler ve iftiralara karşı yürüttüğü mücadeleler sonucunda ülkemizde Şii -Caferilere bilinçli ya da bilinçsiz zihin bulanıklığının giderilmesini de sağlamıştır. Caferilik artık din dersleri kitaplarında arzu ettiğimiz gibi olmasa da yerini almıştır.
Aşura ve Kerbela gerçeği artık yüz bine yakın camide hutbelerin konusu olmuştur. Bütün bunlar Zeynebiye hareketinin kazanımlarıdır. Bizim inancımız ve bu inancı paylaşan bu güzide kesim ülkemizin de birlik harcıdır. Nitekim bu yıl değerli önderimiz Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz başkanlığındaki Caferider heyetinin Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül’le Çankaya köşkündeki kabulde de dile getirilmiş ve Sayın Cumhurbaşkanımız sizlerin değerli çalışmaları ve yaptığınız faaliyetler sonucunda bu ülke halkı Ehlibeyti tanımıştır ve sizler buna vesile oldunuz diyerek takdirlerini bildirmiştir.
35 Yıllık Zeynebiye Hareketi Kurumsallaşıyor
Değerli liderimiz H. Selahattin Özgündüz’ün öncülüğünde başlayan Zeynebiye hareketi artık kurumsallaşıyor. 35 yıllık her türlü takdire şayan örnek ve emsalsiz bir mücadelenin kurumsallaşarak yoluna devam etmesi için kurulan birçok kurumumuz var, CAFERİDER, ATADER, Zehra Ana Derneği bu hareketin âlimleri önderleri olarak bizim de kurumsallaşanız gerekiyordu. Bu yüzden CABİR kuruldu.
CABİR bu hareketin ilkeleri doğrultusunda toplumumuzun kendi inanç değerlerini, daha bilinçli bir şekilde yaşamasını sağlamak, onlara ufuk vermek, yapılan örnek çalışmalara yenilerini eklemek gerek ülkemizde ve gerek bölgemizde örnek toplum olma gayretini daha da ileriye götürmek gayesindeyiz.
Kendimizi diğer Müslüman kardeşlerimize daha iyi ve daha anlaşılır bir şekilde anlatmak, ilmi toplantılar, konferanslar, yayınlar çıkararak bu sürece katkı yapmak niyetindeyiz.
Alemlere rahmet olan peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (saa) bir hadis-i şerifinde buyuruyor ki “insan bilmediğinin (cehaletinin) düşmanıdır.” Yaptığımız bütün faaliyetlerde Alevi”si-Sünni’si-Caferi’si hep birlikte olmuş birlikte birlik ve beraberlik mesajı vermiştir. Biz bu fotoğrafın sürekli gündemde olmasına azami gayret ediyoruz.
Bunların neticesinde Sünni kardeşlerimizden Şia- Caferi toplumuna karşı artık ilgi var, sevgi var, saygı var. Kars, Iğdır, Ağrı Taşlıçay bölgesinde de bizler Ehlisünnet kardeşlerimizle hep içi içe yaşadık oralarda da biz aynı şekilde hareket ediyorduk. Bu bizim inancımızın ve mektebimizin bize öğretisidir. Cabir’in amacı da bu hareketin bu güzel yolunu daha da ileriye taşımak ve sürdürmektir.
Ehl-i Beyt, 10 Mart 2013 20:11
Yorumlar (0)