Hayber?de Büyük Zafer

Eğitim, 26 Haziran 2011 01:54

Hayber Kalesi'nin İmam Ali (as) eliyle feşedilmesinin yıldönümü...

Hayber?de Büyük Zafer

Hz. Ali (as) Peygamberimiz (sav) tarafından “Vetih” ve “Sülalim” kalelerini feşetmek için memur kıldığında -Öyle kaleler ki, daha önceki komutanlar onu feşedememiş ve firar ederek İslam ordusunun haysiyetine  büyük bir darbe indirmişlerdi- zırhını muhkem bir şekilde giyinerek kılıcı Zülfikar'ı eline aldı. Meydan savaşçılarına has bir şecaatle hervele ederek kaleye doğru harakete geçti. Peygamberin kendisine verdiği İslam bayrağını, kale yakınlarında, bir yere dikti. Bu esnada kale kapısı açıldı ve Yahudilerin kahramanları bir bir dışarı çıktılar. İlk önce Merheb’in kardeşi Haris ileri çıkarak heybetli bir şekilde naralar atmaya başladı. Öyle korkunç bir görüntüsü vardı ki, Ali’nin arkasındaki askerler gayri ihtiyari geri çekildiler. Ama Hz. Ali bir dağ gibi olduğu yerde çakılı kaldı. Çok geçmeden Haris’in yaralı gövdesi yere yıkıldı ve hemen can verdi.

Kardeşinin ölümü Merheb’i oldukça gamlı ve mütessir kılmıştı. Kardeşinin intikamını almak için her tarafı silahlarla dolu olduğu bir halde, yemani zırhını giymiş, özel bir taştan yontulmuş başlığı başında, miğferi de onun üstüne giymiş olarak ileri çıktı. Arap kahramanlarının adeti olan şu recezi okumaya başladı: “Hayber’in kapı ve duvarları şehadet ediyor ki, ben Merheb’im, tecrübeli ve savaş silahlarıyla donatılmış bir kahramanım. Eğer zaman muzaffer ise ben de muzafferim. Savaş sahnelerinde benimle karşı karşıya gelen kahramanlar kendi kanlarına boyanırlar.”

Daha sonra Hz. Ali (a.s)’ de  bir recez okuyarak kendi askeri şahsiyetini ve güçlü bileklerini ifade ederek düşmanına şöyle dedi: “Ben öyle bir kimseyim ki, annem adımı Haydar (Arslan) koymuştur. Kahraman “Ormanların aslanı” bir adamım. Güçlü bileklerim ve kuvvetli bir bedenim var. Savaş meydanlarında tıpkı “ Ormanların arslanı” gibi korkunç bir görünüşe sahibimdir.”

İki kahramanın recezleri sona erdi. İslam kahramanı ile Yahudi kahramanının savaşırken çıkardıkları kılıç ve mızrak sesleri bu manzarayı seyredenlerin kalbine büyük bir vahşet salıyordu. Aniden İslam kahramanının muzaffer ve öldürücü kılıcı Merheb’in başına inerek onun kalkan, miğfer ve taştan başlığını başıyla beraber dişlerine kadar ortadan ikiye ayırdı. Bu darbe o kadar şiddetli ve korkunçtu ki, Merheb’in arkasında durmuş olan bazı Yahudi kahramanları korkudan firar ederek kendi kalelerine  sığındılar. Firar etmeyen Yahudi kahramanları da  Hz. Ali ile tek tek savaşarak öldürüldüler. Hz. Ali firari kahramanları kale kapısına kadar da takip etti. Bu keşmekeşlik ortamında Yahudi kahramanlarından birisi, Hz. Ali’nin kalkanına bir darbe indirdi. Hz. Ali’nin elindeki kalkan darbenin şiddetinden yere düştü. Hz. Ali hemen kale kapısına  teveccüh etti. Kapıyı yerinden sökerek savaş sonrasına kadar da kalkan olarak kullandı. Hazretin kalkan olarak kullandığı kale kapısı  öyle büyük ve ağır idi ki, onu savaş sonrası yere indirdiğinde, İslam askerlerinin en güçlülerinden, içlerinden Ebu Rafi’de olmak üzere, sekiz ünlü kahraman, her ne kadar bir yüzünden öbür yüzüne çevirmek istediylerse de bir türlü başaramadılar.

Neticede Müslümanların gece gündüz demeden on gün boyunca  bütün güçleriyle zaptı için savaşıp durdukları halde bir türlü feşi müyesser olmayan bu kale, çok kısa bir müddet sonra  Müslümanların eline geçti. Yakubi kendi tarih kitabında şöyle yazıyor:

Kale kapısı som taştan bir kapıydı. Uzunluğu 4 zer (416 cm) genişliği ise 2 zer (208 cm) di. Şeyh Mufid “İrşad”ında özel bir sened ile Emirel Mümininden, kale kapısını sökme macerasını şöyle nakletmektedir: "Ben, Hayber kale kapısını sökerken kalkan olarak kullandım. Savaş sonrası da Yahudilerin kazdıkları hendeklerden birinin üzerine bırakarak köprü olarak kullandım. İş bittikten sonra da onu hendeklerin birinin içine attım. Adamın birisi sordu: “Acaba onun ağırlığını hissetin mi?” Dedim ki: “kendi kalkanımın ne kadar ağır idiyse o da o kadar ...” Siyer yazarları hayber kapısının sökülüşü ve husisiyatıyla  birlikte Hz. Ali’nin kaleyi feşederken gösterdiği reşadeti hakkında öldukça ilginç şeyler yazmışlardır. Bu hadiseler hiçbir zaman beşeri kuvvetlerle tevafuk etmemektedir. Emirel müminin de bu konuda birtakım açıklamalarda bulunmuş ve bu husustaki hertürlü şek ve tereddütü ortadan kaldırmıştır. O hazret birisine cevaben şöyle buyurdu:“O kale kapısını hiçbir zaman beşeri bir kuvvetle yerinden sökmedim. Aksine Allah’ın verdiği bir güç ve kıyamet gününe sağlam olan imanımla bu işi yaptım.”

 

Eğitim, 26 Haziran 2011 01:54

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Hz. Fatıma (s.a) Arnavutköy’de Anıldı

Hz. Fatıma (s.a) Arnavutköy’de Anıldı

Hz. Zeyneb'in (s.a) Viladeti Coşkuyla Kutlandı

Hz. Zeyneb'in (s.a) Viladeti Coşkuyla Kutlandı

Zeynebiye’de Direnişe Destek İsrail’i Tel’in Mitingi 

Zeynebiye’de Direnişe Destek İsrail’i Tel’in Mitingi 

Nasrallah’a Yapılan Alçak Saldırı İstanbul’da Protesto Edildi

Nasrallah’a Yapılan Alçak Saldırı İstanbul’da Protesto Edildi

On Binler Halkalı'da Erbain Merasimi’ne Katıldı

On Binler Halkalı'da Erbain Merasimi’ne Katıldı

Hz. Rugayye (s.a) İkitelli’de Anıldı

Hz. Rugayye (s.a) İkitelli’de Anıldı

Zeynebiye’de Haniye İçin Gıyabi Cenaze Namazı

Zeynebiye’de Haniye İçin Gıyabi Cenaze Namazı

Özgündüz, Bu Saldırı Terör Devletine Göre Bir Eylemdir

Özgündüz, Bu Saldırı Terör Devletine Göre Bir Eylemdir

Zeynebiye’de İmam Hüseyin'in (a.s) Şehadetinin İkinci Günü

Zeynebiye’de İmam Hüseyin'in (a.s) Şehadetinin İkinci Günü

Zeynebiye'de Şâm-ı Gariban! 

Zeynebiye'de Şâm-ı Gariban! 

Yüzbinler Halkalı’da Hz.Hüseyin'e (a.s) Lebbeyk Dedi

Yüzbinler Halkalı’da Hz.Hüseyin'e (a.s) Lebbeyk Dedi

Zeynebiye'de 9 Muharrem!

Zeynebiye'de 9 Muharrem!

Zeynebiye'de 8 Muharrem!

Zeynebiye'de 8 Muharrem!

Zeynebiye'de 7 Muharrem!

Zeynebiye'de 7 Muharrem!

Zeynebiye'de 6 Muharrem!

Zeynebiye'de 6 Muharrem!

Anteplioğlu’ndan Özgündüz’e Ziyaret

Anteplioğlu’ndan Özgündüz’e Ziyaret

Zeynebiye'de 5 Muharrem!

Zeynebiye'de 5 Muharrem!

Zeynebiye'de 4 Muharrem!

Zeynebiye'de 4 Muharrem!

Özgündüz, Yas-ı Matem Programına Katıldı 

Özgündüz, Yas-ı Matem Programına Katıldı 

Zeynebiye'de 3 Muharrem!

Zeynebiye'de 3 Muharrem!

Zeynebiye'de 2 Muharrem!

Zeynebiye'de 2 Muharrem!

Zeynebiye'de 1 Muharrem!

Zeynebiye'de 1 Muharrem!

Şehitler Şah-ı Hz. Hüseyin’i (a.s) Edirnekapı Şehitliği’nde Anma Programı

Şehitler Şah-ı Hz. Hüseyin’i (a.s) Edirnekapı Şehitliği’nde Anma Programı

Zeynebiye‘de Bayrak Asma Töreni

Zeynebiye‘de Bayrak Asma Töreni

Gadir-i Hum Bayramı Halkalı'da Kutlandı

Gadir-i Hum Bayramı Halkalı'da Kutlandı

Zeynebiye'de Kurban Bayramı Coşkusu

Zeynebiye'de Kurban Bayramı Coşkusu

Mammadov’dan Özgündüz’e Ziyaret

Mammadov’dan Özgündüz’e Ziyaret

Reisi Zeynebiye’de Anıldı

Reisi Zeynebiye’de Anıldı

Başakşehir’de Kutlu Viladet Programı

Başakşehir’de Kutlu Viladet Programı

Zeynebiye’de Coşkulu Ramazan Bayramı Namazı

Zeynebiye’de Coşkulu Ramazan Bayramı Namazı

CABİR'den Bayram Açıklaması

CABİR'den Bayram Açıklaması

Zeynebiye'de 3. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi

Zeynebiye'de 3. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi

Zeynebiye'de 2. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi

Zeynebiye'de 2. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi

Kurum'dan Özgündüz'e Ziyaret

Kurum'dan Özgündüz'e Ziyaret

Zeynebiye'de 1. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi 

Zeynebiye'de 1. Muhtemel Kadir Gecesi İhya Edildi 

Halkalı'da İmam Mehdi (a.f) Coşkusu

Halkalı'da İmam Mehdi (a.f) Coşkusu

İmam Zeynel Abidin (a.s) Güneşli’de Anıldı

İmam Zeynel Abidin (a.s) Güneşli’de Anıldı

İmam Hüseyin (a.s) Turgutlu’da Anıldı

İmam Hüseyin (a.s) Turgutlu’da Anıldı

İmam Hüseyin (a.s) Bursa’da Anıldı

İmam Hüseyin (a.s) Bursa’da Anıldı

Risalete Emek Verenler Programı İkitelli'de Düzenlendi

Risalete Emek Verenler Programı İkitelli'de Düzenlendi