Zeynebiye.com Kerbela'da II (Foto)
Ehl-i Beyt, 24 Mayıs 2011 05:54Zeynebiye.com ekibi yeniden yapılanma çalışmalarıyla dikkat çeken Kutsal Kerbela kenti ziyaretleri kapsamında Kerbela Cuma İmamı Hüccetülislam Mehdi Kerbelai ile görüştü.
Bu kutsal kentin çekim merkezi olan sevgili torunu Hz. İmam Hüseyn'in pak hareminin cuma imamı ve aynı zamanda Ayetullah Sistani'nin temsilcisi olan Hüccetü'lislam Mehdi Kerbelai Türkiye'den geldiğimizi öğrenince bize büyük ilgi göstererek Türkiye hakkında çok olumlu şeyler söyledi. Türkiye'nin bölgede önemli bir ülke olduğunu dile getiren cuma imamı, Türk halkını Kerbela'da görmekten büyük bir mutluluk duyacağını söyledi.
CAFERİDER'in Evrensel Aşura Matem Merasimi'nin tüm dünyada dikkatle izlendiğini ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Erdoğan'ın bu törene katılarak verdiği mesajların İslam dünyasında çok olumlu sonuçlar doğuracağının altını çizen Kerbelai, matem töreninin cd'sini hediye ettiğimizde çok mutlu olduğunu ifade ederek görüşmeyi uzattı ve Aşura törenini yeniden birlikte izledik.
Hüccetülislam Kerbelai, töreni düzenleyenlere ve özellikle Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz'e teşekkür ve selamlarını iletmemizi isteyerek Zeynebiye Camii ve Kültür Merkezi inşaatının bitmesiyle birlikte çok daha güzel şeylerin yapılacağına olan inancının tam olduğunu vurguladı.
Sıcaklığın zaman zaman 50 dereceye çıktığı kentte farklı ülkelerden gelen ziyaretcilerin yine farklı dillerde okudukları mersiyelerin yankıları insanı yeniden 1471 yıl öncesine götürüyor. Kutsal türbenin avlusunun üst kısımları, ibadet eden müminleri kavurucu güneşten korumak için kapatılmış. Tavanı ve kutsal türbenin etrafını çevreleyen duvarlara yapılan nakışlar göz kamaştırıyor. Bu kutsal mekana gelen ziyaretçilerin rahat ve sorunsuz bir şekilde ibadet etmeleri ve ziyaretlerini yapmaları için bütün gayretlerini seferber ettiklerini ifade eden yetkililer, bu kentin hak ettiği değere kavuşacağını ifade ediyorlar.
Kerbela kentinin önemli ziyaret yerlerinden birisi olan Kerbela kahramanı Hz. Zeyneb'in binlerce kılıçların arasında yapayalnız kalan kardeşi Hz. İmam Hüseyin'i çaresizlik ve gözyaşları içerisinde seyrettiği Telli Zeynebiye'dir. Burası küçük bir tepecikti. Buraya çıktığımızda Hz. Zeyneb'in içinde bulunduğu durumu bir nebze de olsa hayal ediyoruz. İnsanı bir bütün olarak sarıp sarmalayan, gözyaşlarını sel eden bu mekan her ziyaretçiyi gözyaşlarına boğuyor.
Ardından İmam Hüseyin ve 71 yareninin Kerbela'da durdurularak muhasara edildiği nokyaya geliyoruz. İmam Hüseyin Kerbela çölüne geldiğinde atların hareket etmediği haberini alınca bu çölün adı nedir, diye sorar. Gaziriye cevabını alır; başka bir adı yok mu bu çölün, diye tekrar sorar. Bu kez Neyneva cevabını alır. Üçüncü kez başka bir adı daha yok mu, diye sorduğunda ise Kerbela cevabını alır. İmam Hüseyin derin bir ah çekerek "Kerbela... Ceddim Peygamber'in bana haber verdiği, kanımızın akıtılacağı yer, işte burasıdır" diye buyurur.
Ashabına çadırları buraya kurmalarını emreder. Katliamın yaşandığı meydana yüz elli metre mesafede bulunan ve adına Haymegah (Çadırlar bölgesi) denilen yerde de durup seyrediyoruz. İçeri girdiğimizde ortaya çıkan tablo insanların yüreğini yeniden kanatarak gözyaşlarını yeniden akıtıyor. Alemdar Abbas'ın çadırının önünde sağlı sollu vefalı yarenlerinin çadırları bulunuyor. İmam Hüseyn'in çadırı ortada. 21. yüzyılın tanıkları olarak bu mekanlarda 1371. yıl önce yaşananları hayal etmek başka bir şey olsa gerek.
Sözün bittiği, yürek dilinin konuştuğu bir hal sarıp sarmalıyor insanı. İçimizden buraları görmek için yanıp tutuşanların da bu gözyaşı ve hüzün vadisine gelmeleri için dua ederek ayrılıyoruz.
Sokak aralarında gezerken yolumuz yeniden bir başka acının yaşandığı bir mekanla buluşuyor. Kerbala sancaktarı Alemdar Abbas'ın Fırat'a su getirmek için gittiğinde Şam ordusunun Alemdar Abbas'ın karşısına çıkmaktan korktuğu için hurmalıklar arasında pusu kurarak arkadan vurup uzun kollarının kesdikleri mekanla karşılaşıyoruz. Kerbela ziyaretçileri bu mekanda buluşarak Alemdar Abbas yası tutuyor, mersiye okuyarak ağıtlar yakıyorlar. Kollarının kesilmiş olmasına rağmen su tulumunu oklardan korumak için gövdesini siper ederek düştüğü noktaya işaret olsun diye su tulumunun maketinin yapıldığı fiskiyenin önünde durup yeniden insanı kahreden acı ve gözyaşlarına kendimizi teslim ediyoruz.
Kerbela her yönüyle görülmesi gereken bir vefa ve teslimiyet kenti. Buraya gelmek isteyenlerin bütçelerine uygun konaklama yerleri olduğunu ifade edelim. Türk şirketlerine verilen önemin ifadesi olsa gerek inşaatların çoğu Türk firmaları tarafından yapılmakta. İnanc turizminin yanında ticaret için gelme arzusunda olanlar için de büyük fırsatları olduğunu da belirtmekte fayda var.
Ehl-i Beyt, 24 Mayıs 2011 05:54
Yorumlar (0)