Ermeni Tasarısı Bugün Görüşülecek
Gündem, 04 Mart 2010 17:42ABD Kongresi'nin alt kanadı Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını içeren 252 nolu tasarıyı bugün görüşerek oylayacak.
Görüşme, TSİ 17.00'da başlayacak. Demokrat Parti California Milletvekili Howard Berman'ın başkanlığını yaptığı komitede, 46 milletvekili bulunuyor.
Komitede, bugünkü görüşmeye hangi milletvekillerinin katılacağının önem taşıdığı belirtiliyor. Tasarıya destek veren ile karşı çıkan milletvekillerinin sayısının birbirine yakın olduğu, bu nedenle sonuçtaki oy farkının çok az olabileceği ifade ediliyor.
Komitenin toplantısını, tasarıya karşı lobi faaliyetinde bulunmak için hafta başından bu yana Washington'da temaslarda bulunan ve özellikle dün, kararsızlar ile tasarıya ''evet'' demeyi düşünen milletvekilleriyle görüşen TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan ile TBMM Türkiye-ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu'nun başkanlığında heyetler de izleyecek.
ABD Başkanı Barack Obama'ya ve Amerikan devletine, ''1915 olaylarını soykırım olarak tanıması'' çağrısında bulunan tasarı, geçen yılın Mart ayında, Temsilciler Meclisi'ndeki Ermeni lobisinin en önemli isimlerinden Demokrat milletvekilleri Adam Schiff ve Frank Pallone ile Cumhuriyetçi milletvekilleri George Radanovich ve Mark Kirk tarafından sunulmuştu.
Tasarı, komiteden geçse bile bağlayıcılığı bulunmuyor, tavsiye niteliği taşıyor. Ancak, tasarının komiteden geçmesi halinde Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'na sunulması gündeme geliyor. Yine de tasarının Genel Kurul'a çıkması kesin değil. Nitekim, 252 sayılı tasarının aynısı 2007 yılında da Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu'nda 21'e karşı 27 oyla kabul edilmişti, ancak o zamanki Başkan George W. Bush yönetiminin çabaları sonucu, Temsilciler Meclisi genel kurulu tasarıyı gündemine almamıştı.
Öte yandan, tasarının Temsilciler Meclisi Genel Kurulu gündemine gelip, kabul edilmesi durumunda dahi bağlayıcılığı olmayıp, tavsiye niteliğini taşıyor. ABD Başkanı Barack Obama ve ABD yönetiminin tavsiyeye uyması gerekmiyor, ancak tasarının kabulü, Kongre üyelerinin bu konuya ''hassasiyet'' gösterdiğini ifade ediyor.
-TASARI ÖNCESİ AÇIKLAMALAR...-
Tasarıya yönelik ABD yönetiminde henüz belirgin bir yaklaşım görülmedi. Ancak, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, ''iki ülkeyi, geçmişe bakmaya değil, ileri doğru hareket etmeleri yolunda desteklediklerini'' söylerken, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Türk ve Ermeni halklarının, geçmişleriyle ilgili gerçeklerini, ilerlemeye dönük çabalarının bir parçası olarak kendilerinin ele alması gerektiğini belirterek, ''Bu ruhla Türkiye ve Ermenistan'a çabalarında yardım etmek için çok sıkı çalışıyoruz, bu çabalara olan desteğimizi sürdürmeyi ve hiçbir şekilde başka yönlere çekilmemesini arzu ediyoruz''demişti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, iki ülke arasındaki ilişkilere ve protokollere dikkati çekerek, ''İsviçre'den başlayan bir süreç vardır. Bu süreçten sonrası bizim iyi niyetimiz de devam etmektedir. Yani bu iyi niyet karşılıklı olarak devam ederse, netice alacağımıza ben inanıyorum. Ama bu iyi niyeti, eğer 4 Martta orada böyle yanlış bir adım atılacak olursa 24 Nisanda bir yanlış adım atılacak olursa bu süreci, bu baltalar. Bu yanlış bir adım olur. Öyle zannediyorum ki bu hassasiyeti de herhalde kongre üyeleri gözetecektir'' ifadesini kullanmıştı.
Bunun yanında, dün Kongre'de temaslarda bulunan TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mercan, tasarının geçmesinden ABD, Ermenistan ve Türkiye'nin zarar göreceğini, tek kazanan tarafın ABD'deki Ermeni lobisinin ''duygu ve egosu'' olduğuna dikkati çekerken, TBMM Türk-Amerikan Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu da oylamaya kimlerin katılacağının önemli olduğunu ve aradaki farkın 2-3 oya inebileceğini belirtmişti.
Ayrıca, ABD'de savunma, havacılık ve uzay endüstrisi alanındaki önde gelen şirketler ile düşünce kuruluşu Ulusal Güvenlik İşleri Musevi Enstitüsü (JINSA) tasarıya karşı dururken, ABD'deki Türk kuruluşlarının milletvekillerini tasarıya olumsuz oy kullanmaya çağıran tam sayfa ilanları da önemli gazetelerde yayınlanmıştı.
Öte yandan, tasarının görüşülmesine 3 gün kala CBS televizyonunda 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını yansıtan bir program gösterilmişti.
Komitede, bugünkü görüşmeye hangi milletvekillerinin katılacağının önem taşıdığı belirtiliyor. Tasarıya destek veren ile karşı çıkan milletvekillerinin sayısının birbirine yakın olduğu, bu nedenle sonuçtaki oy farkının çok az olabileceği ifade ediliyor.
Komitenin toplantısını, tasarıya karşı lobi faaliyetinde bulunmak için hafta başından bu yana Washington'da temaslarda bulunan ve özellikle dün, kararsızlar ile tasarıya ''evet'' demeyi düşünen milletvekilleriyle görüşen TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan ile TBMM Türkiye-ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu'nun başkanlığında heyetler de izleyecek.
ABD Başkanı Barack Obama'ya ve Amerikan devletine, ''1915 olaylarını soykırım olarak tanıması'' çağrısında bulunan tasarı, geçen yılın Mart ayında, Temsilciler Meclisi'ndeki Ermeni lobisinin en önemli isimlerinden Demokrat milletvekilleri Adam Schiff ve Frank Pallone ile Cumhuriyetçi milletvekilleri George Radanovich ve Mark Kirk tarafından sunulmuştu.
Tasarı, komiteden geçse bile bağlayıcılığı bulunmuyor, tavsiye niteliği taşıyor. Ancak, tasarının komiteden geçmesi halinde Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'na sunulması gündeme geliyor. Yine de tasarının Genel Kurul'a çıkması kesin değil. Nitekim, 252 sayılı tasarının aynısı 2007 yılında da Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu'nda 21'e karşı 27 oyla kabul edilmişti, ancak o zamanki Başkan George W. Bush yönetiminin çabaları sonucu, Temsilciler Meclisi genel kurulu tasarıyı gündemine almamıştı.
Öte yandan, tasarının Temsilciler Meclisi Genel Kurulu gündemine gelip, kabul edilmesi durumunda dahi bağlayıcılığı olmayıp, tavsiye niteliğini taşıyor. ABD Başkanı Barack Obama ve ABD yönetiminin tavsiyeye uyması gerekmiyor, ancak tasarının kabulü, Kongre üyelerinin bu konuya ''hassasiyet'' gösterdiğini ifade ediyor.
-TASARI ÖNCESİ AÇIKLAMALAR...-
Tasarıya yönelik ABD yönetiminde henüz belirgin bir yaklaşım görülmedi. Ancak, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, ''iki ülkeyi, geçmişe bakmaya değil, ileri doğru hareket etmeleri yolunda desteklediklerini'' söylerken, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Türk ve Ermeni halklarının, geçmişleriyle ilgili gerçeklerini, ilerlemeye dönük çabalarının bir parçası olarak kendilerinin ele alması gerektiğini belirterek, ''Bu ruhla Türkiye ve Ermenistan'a çabalarında yardım etmek için çok sıkı çalışıyoruz, bu çabalara olan desteğimizi sürdürmeyi ve hiçbir şekilde başka yönlere çekilmemesini arzu ediyoruz''demişti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, iki ülke arasındaki ilişkilere ve protokollere dikkati çekerek, ''İsviçre'den başlayan bir süreç vardır. Bu süreçten sonrası bizim iyi niyetimiz de devam etmektedir. Yani bu iyi niyet karşılıklı olarak devam ederse, netice alacağımıza ben inanıyorum. Ama bu iyi niyeti, eğer 4 Martta orada böyle yanlış bir adım atılacak olursa 24 Nisanda bir yanlış adım atılacak olursa bu süreci, bu baltalar. Bu yanlış bir adım olur. Öyle zannediyorum ki bu hassasiyeti de herhalde kongre üyeleri gözetecektir'' ifadesini kullanmıştı.
Bunun yanında, dün Kongre'de temaslarda bulunan TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mercan, tasarının geçmesinden ABD, Ermenistan ve Türkiye'nin zarar göreceğini, tek kazanan tarafın ABD'deki Ermeni lobisinin ''duygu ve egosu'' olduğuna dikkati çekerken, TBMM Türk-Amerikan Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu da oylamaya kimlerin katılacağının önemli olduğunu ve aradaki farkın 2-3 oya inebileceğini belirtmişti.
Ayrıca, ABD'de savunma, havacılık ve uzay endüstrisi alanındaki önde gelen şirketler ile düşünce kuruluşu Ulusal Güvenlik İşleri Musevi Enstitüsü (JINSA) tasarıya karşı dururken, ABD'deki Türk kuruluşlarının milletvekillerini tasarıya olumsuz oy kullanmaya çağıran tam sayfa ilanları da önemli gazetelerde yayınlanmıştı.
Öte yandan, tasarının görüşülmesine 3 gün kala CBS televizyonunda 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını yansıtan bir program gösterilmişti.
Gündem, 04 Mart 2010 17:42
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!