Bu, İslama Karşı Bir Haçlı Savaşıdır!
Analiz, 07 Ağustos 2009 06:03İslam ülkelerini işgale başlayan ABD ve Batılı aveneleri, bizzat Bush'un ağzından bunun bir "Haçlı savaşı" olduğunu ve İslamı yok etmeyi amaçladığını söylerken, kimi Müslümanlar hala onları dost tutmada?
Onlar kendilerini 'Müslümanları ve İslam dinini yeryüzünden silmekle görevli Haçlılar' olarak tanımlıyorlar.Irak'ta katliamlara imza atan Blackwater'la ilgili davada eski çalışanlar yöneticilerin 'Müslümanları ve İslam dinini yeryüzünden silmekle görevli Haçlılar' olduğunu iddia etti. Çalışanlar Iraklı öldürmeye teşvik edilmiş
Stratejikboyut'ta yer alan bir habere göre ABD’nin Irak işgalinin kaydadeğer kısmını özel güvenlikçilere devretmesinin sonucunda bir dizi sivil katliama imza atan Blacwater şirketine açılan davada iki eski çalışan tüyler ürpertici ifadeler verdi. Irak hükümetinin 2007’de ülkeden çıkması talimatı verdiği ve 2009’de lisansını uzatmayı reddettiği, buna rağmen ABD Dışişleri Bakanlığı ile bazı sözleşmeleri süren ve faaliyetlerini artık Xe adı altında devam ettiren şirkete açılan davada, Blackwater’ın kurucusu ve eski yöneticisi Erik Prince’in Haçlı zihhiyetiyle hareket ettiği dile getirildi.
‘Tapınak şövalyeleri’
Yakınları öldürülen 60 Iraklı adına Amerika’da açılan davada, haftabaşında biri deniz piyadeliği yapmış iki eski çalışan kimlikleri açığa çıkarsa hayatları tehlikeye girebileceği için takma isimle çarpıcı ifadeler verdi. Tanıklardan biri, Prince’in kendini ‘Müslümanları ve İslam dinini yeryüzünden silmekle görevli bir Haçlı olarak gördüğünü’ söyledi. Prince’in Irak’a kasten kendisi gibi Hristiyanlığın üstünlüğüne inanan elemanları gönderdiğini aktaran tanık, “Bu adamların Iraklıları öldürmek için herfırsatı kullanmasını istiyordu. Bunların çoğu Haçlı Seferlerinde Müslümanlara karşı savaşmış Tapınak Şövalyeleri’nin işaretlerini kullanıyordu. Çalışanlar sürekli ırkçı ve aşağılayacı ifadeler kullanırdı” dedi.
Prince’in şirketlerinin Iraklıların canlarının alınmasını teşvik etmekle kalmayıp ödüllendirdiğini de söyleyen tanık, meslektaşlarından edindiği bilgilere dayanarak, Prince’in Blackwater hakkındaki soruşturmayı yürüten federal yetkililerle işbirliği yapan ya da yapmaya hazırlanan çalışanları öldürttüğünü de iddia etti. Blackwater korumalarının öldürdükleri Iraklılarla böbürlendiklerini, zihinsel dengeyi değiştiren ilaçlar ve steroidler kullandıklarını, çocuk fahişelerle birlikte olduklarını da anlatan tanıklar, aşırı güç kullanılan olayların videoya kaydedildiğini, akşam izlendikten sonra silindiği, Prince ile diğer yöneticilerin suç isnad eden video, e-posta ve belgelerin tümünü yok ettiklerini, suç içeren eylemlerini ABD Dışişleri’nden sakladıklarını belirtti. Prince özel uçaklarını kullanarak Irak’a kaçak silah sokmakla, adamlarına Iraklılara en büyük zararı verecek yasadışı patlayıcı mermiler kullandırmakla, haraç kesmik ve vergi kaçırmakla da suçlanıyor.
Şirket ise suçlamaları reddedip 17 Ağustos’taki duruşmada gerekli yanıtı vereceğini duyurdu. Daha önce Avrupa Parlamentosu Blackwater’ın Tapınak Şovalyeleri ile aynı dönemde faaliyet gösteren Papa’ya bağlı Malta (st. John) Şövalyeleri ile bağlantılarına dair rapor hazırlamış, Jeremy Scahill’in 2007’de yayımlanan kitabında da Blackwater’ın yöneticilerinin kendilerini zamanımızın Haçlıları sanan Hristiyan fanatikler olduğu aktarılmıştı.
Batı dünyası İslama ve Müslümanlara karşı yeni bir Haçlı savaşı açtığını artık gizlemeye bile gerek duymazken, bazı Müslümanların bu ülkeleri hala dost tutması veya onlarla diyaloga girmenin yararlı olacağını sanması hayli düşündürücü ve bir o kadar da alçaltıcı…
Stratejikboyut'ta yer alan bir habere göre ABD’nin Irak işgalinin kaydadeğer kısmını özel güvenlikçilere devretmesinin sonucunda bir dizi sivil katliama imza atan Blacwater şirketine açılan davada iki eski çalışan tüyler ürpertici ifadeler verdi. Irak hükümetinin 2007’de ülkeden çıkması talimatı verdiği ve 2009’de lisansını uzatmayı reddettiği, buna rağmen ABD Dışişleri Bakanlığı ile bazı sözleşmeleri süren ve faaliyetlerini artık Xe adı altında devam ettiren şirkete açılan davada, Blackwater’ın kurucusu ve eski yöneticisi Erik Prince’in Haçlı zihhiyetiyle hareket ettiği dile getirildi.
‘Tapınak şövalyeleri’
Yakınları öldürülen 60 Iraklı adına Amerika’da açılan davada, haftabaşında biri deniz piyadeliği yapmış iki eski çalışan kimlikleri açığa çıkarsa hayatları tehlikeye girebileceği için takma isimle çarpıcı ifadeler verdi. Tanıklardan biri, Prince’in kendini ‘Müslümanları ve İslam dinini yeryüzünden silmekle görevli bir Haçlı olarak gördüğünü’ söyledi. Prince’in Irak’a kasten kendisi gibi Hristiyanlığın üstünlüğüne inanan elemanları gönderdiğini aktaran tanık, “Bu adamların Iraklıları öldürmek için herfırsatı kullanmasını istiyordu. Bunların çoğu Haçlı Seferlerinde Müslümanlara karşı savaşmış Tapınak Şövalyeleri’nin işaretlerini kullanıyordu. Çalışanlar sürekli ırkçı ve aşağılayacı ifadeler kullanırdı” dedi.
Prince’in şirketlerinin Iraklıların canlarının alınmasını teşvik etmekle kalmayıp ödüllendirdiğini de söyleyen tanık, meslektaşlarından edindiği bilgilere dayanarak, Prince’in Blackwater hakkındaki soruşturmayı yürüten federal yetkililerle işbirliği yapan ya da yapmaya hazırlanan çalışanları öldürttüğünü de iddia etti. Blackwater korumalarının öldürdükleri Iraklılarla böbürlendiklerini, zihinsel dengeyi değiştiren ilaçlar ve steroidler kullandıklarını, çocuk fahişelerle birlikte olduklarını da anlatan tanıklar, aşırı güç kullanılan olayların videoya kaydedildiğini, akşam izlendikten sonra silindiği, Prince ile diğer yöneticilerin suç isnad eden video, e-posta ve belgelerin tümünü yok ettiklerini, suç içeren eylemlerini ABD Dışişleri’nden sakladıklarını belirtti. Prince özel uçaklarını kullanarak Irak’a kaçak silah sokmakla, adamlarına Iraklılara en büyük zararı verecek yasadışı patlayıcı mermiler kullandırmakla, haraç kesmik ve vergi kaçırmakla da suçlanıyor.
Şirket ise suçlamaları reddedip 17 Ağustos’taki duruşmada gerekli yanıtı vereceğini duyurdu. Daha önce Avrupa Parlamentosu Blackwater’ın Tapınak Şovalyeleri ile aynı dönemde faaliyet gösteren Papa’ya bağlı Malta (st. John) Şövalyeleri ile bağlantılarına dair rapor hazırlamış, Jeremy Scahill’in 2007’de yayımlanan kitabında da Blackwater’ın yöneticilerinin kendilerini zamanımızın Haçlıları sanan Hristiyan fanatikler olduğu aktarılmıştı.
Batı dünyası İslama ve Müslümanlara karşı yeni bir Haçlı savaşı açtığını artık gizlemeye bile gerek duymazken, bazı Müslümanların bu ülkeleri hala dost tutması veya onlarla diyaloga girmenin yararlı olacağını sanması hayli düşündürücü ve bir o kadar da alçaltıcı…
Analiz, 07 Ağustos 2009 06:03
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!