20 Nisan 2017
Yemen siyasi konular uzmanı Salih El-Kureyşi İran basınına verdiği röportajda şu açıklamalarda bulundu: ‘Washington, Al-i Suud Rejimini destekleme konusunda fiyatını yükseltti. Bu yüzden Suudi rejimi geçtiğimiz günlerde Washington’un Yemen savaşında Riyad’a olan yardımı adı altında 200 milyar doları Amerika’ya verdi.
Bu meblağ Arabistan’ın farklı yollardan Amerika hazinesine aktardığı büyük paralardır.
Geçen yıl Suudi Arabistan’ın İstihbarat eski Bakanı Türki Faysal, ülkesinin Amerika’nın hazine tahvillerini düşük faizler karşılığında aldığını ve bunun Amerika ekonomisine büyük yardımları olduğunu açıkladı.
Arabistan aynı zamanda, anlaşma, medya, banka ve diğer birçok alan olmak üzere Amerika pazarlarına da milyar dolarlar değerinde yatırım yapmıştır. Tabi daha önce bu miktar trilyonlara da ulaşıyordu ama Amerika’da birkaç yıl önce yaşanan mali krizde Arabistan’ın yüzlerce milyar dolar zarara uğradığı günden beri, Arabistan’ın Amerika’daki yatırımları 750 milyar dolara bile ulaşmıyor.’
Yemenli bu analist Arabistan’ın Amerika’dan silah alma konusundaki ağır bütçesine değinerek şunları söyledi: ‘Arabistan ithal ettiği askeri silahların yüzde seksenini Amerika’dan satın alıyor ve Arabistan geçtiğimiz yıllarda Amerika silah yapım şirketlerine silah satın almak için yüzlerce milyar dolar verdi.’
Salih El-Kureyşi Amerika ve batılıların Arabistan’a silah satmak için Suudilerden aldığı ağır sözlere değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Arabistan bu silahları İsrail’e karşı kullanmayacağının sözünü verdi. Aynı zamanda Amerikalı ve Avrupalı askerler ve komutanlar bu silahların nasıl kullanıldığını gözlemlemek için Arabistan topraklarında bu silahların yanında bulunuyor ve bu silahları satan ülkelerin izni ve gözetimi olmadan Arabistan’ın bu silahları kullanmasına izin verilmiyor.
Arabistan aynı şekilde Amerika, Siyonist Rejim ve NATO üyesi ülkelerin stratejik koalisyonu ve iş birliği doğrultusunda Amerika’nın çok önemli menfaatlerinin bulunduğu dünyada gerginliklerin yaşandığı sahnelerde ve bölgelerde Amerika’nın siyasi planlarını desteklemek için de milyar dolarlar harcıyor.
Arabistan’ın Sovyetler Birliğinin nüfuzunun yayılmasıyla mücadele etmek için Afganistan krizinde Amerika’ya olan mali desteğinin Amerika’nın menfaat sağlamasından başka bir sonucu olmadı ve Arabistan, Irak’ta Amerika Irak’a saldırdığında ve daha öncesinde Kuveyt savaşında Irak ordusu Kuveyt’e saldırdığında ve Suriye’de, Libya’da ve Lübnan’da Hizbullah’a karşı her zaman Amerika’yı destekleme doğrultusunda adım attı ve Arabistan halkına ağır maliyetler yükledi.
Arabistan geçtiğimiz yıllar boyunca Lübnan’da bazı iç taraflara ve İsrail olmak üzere bazı dış taraflara mali destek sağlayarak direnişle mücadeleye girdi ve Lübnan’daki 2006 savaşında da İsrail’in masraflarını karşıladı.
Arabistan’ın mali yardımları aynı zamanda Amerika’nın istihbarat projelerini de kapsamaktadır ve bu projelerin amacı bölgedeki ve dünyadaki nüfuzu arttırmak ve Amerika, İsrail ve genel olarak batının sömürgeciliği karşısındaki tüm kuvvetlerle mücadele etmektir.
Bu nedenle Amerika Al-i Suud Rejimini vazgeçilemeyecek stratejik bir müttefik olarak saymaktadır ve Amerika Suudilerin petrolden sağladığı gelirlerin yaklaşık yüzde yetmişini cebine indirmektedir.
Amerikalılar Al-i Suud Rejimini savunmayı Siyonist Rejimin bölgedeki varlığını ve güvenliğini savunmak olarak görüyorlar. Bu yüzden Amerika, altmış yıldan şimdiye kadar İsrail karşıtı politika izleyen bütün İslam ve Arap ülkelerine karşı düşmanca bir politika sergilemektedir.
Al-i Suud Rejiminin devrilmesinden Amerika’nın yaşayacağı kayıplar
Amerika, Al-i Suud Rejiminin devrilmesini ve onların yerine Amerika ve Siyonist Rejime düşman olan bir rejimin doğmasını bu rejimin bölgedeki varlığının sona ermesi olarak görüyor.
Al-i Suud Rejiminin varlığı ekonomik olarak ta Amerika için çok önemlidir. Amerika Arabistan’ın petrolünü dolarla satın almaktadır ve bu durum Amerikan dolarını diğer para birimleri karşısında güçlü kılmaktadır ama eğer Arabistan’da rejim değişirse ve bu ülkenin petrolünün dolar dışında bir para birimi ile satılması kararı alınırsa bu durum Amerika ekonomisine pahalıya patlayacaktır.
Bugün bütün Arap halkı ve dünya genelinde Müslümanlar, Müslümanların zenginliklerinin asıl düşmanları olan Amerika’ya, Siyonist Rejime ve batılılara destek için çarçur edilmesi karşısında bilinçli ve uyanık olmalıdır.
Arabistan petrolü bu ülkenin dışına ihraç edilmeye başladığı günden şimdiye kadar bunun beş trilyon doları Amerika, batı ve İsrail menfaatleri doğrultusunda çarçur edilmiştir.’
Salih El-Kureyşi bu yüksek meblağların ve zenginliklerin başta Filistin meselesi olmak üzere birçok konuda yapılan İslami çabalara destek doğrultusunda ve Müslümanların, Arap ve İslam ülkelerinin menfaatine yatırım yapılması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: ‘Eğer böyle olursa, ekonomik ve siyasi alanlar olmak üzere bütün alanlarda Müslümanların durumunda büyük değişiklikler olacak ve Müslümanlar daha güçlü hale gelecek ve daha fazla birlik ve beraberlik içinde olacaktır.
Al-i Suud Rejimi hakkında söylediğimiz şeylerin hepsi Körfez ülkelerinde yönetimi elinde bulunduran rejimler için de geçerlidir ve bu rejimlerin tamamı Amerika, İsrail ve batının kölesidir.’
Yemenli bu analist Al-i Suud ve diğer emirliklere hâkim olan rejimlerin devrilmesinin gerekliliğinin tüm Arap ve İslam ülkeleri vatandaşları için temel ve görmezden gelinemeyecek bir konu olduğunu belirterek, ‘Bu rejimlerin devrilmesi Arap ve İslam dünyasının güvenliği için çok önemli bir konudur’ dedi.
Tesnim