Dua çağırmaktır, dua istemektir , dua duygularının her zerresini aşikar etmektir Rabbe..
‘’ De ki duanız olmasaydı Rabbim size ne değer verirdi ‘’ ( FURKAN 77 )
Dua yakarıştır , dua yüreğindekileri Hak’ka ulaştıran yoldur…
İnsan bedenen nasıl ki yemeğe , içmeğe , uyumaya ihtiyaç duyuyorsa , ruhen de duaya ihtiyaç duyar , fiziksel rahatsızlıklarını nasıl ilaçla tedavi ediyorsa , ruhsal rahatsızlıklarını da dua ve ibadetle tedavi edebilir ..
İnsan bedenini soğuktan kalın elbiselerle , sıcaktan ise şapka , şemsiye , v.s.. ile muhafaza ettii gibi , gelebilecek kötülüklere , şerlere karşı da duayla muhafaza etmelidir..
Savaşlar da nasıl ki gelecek darbelere karşı kalkan kullanılıyorsa , nefs ile savaşta da şeytanın hilelerine karşı , insan duayı kalkan etmelidir kendisine..
Dua kibirden , riyadan gururdan arınmaktır..
Dua teslim olmaktır Yaradana , Rahmet kapılarının anahtarıdır dua..
‘’ Kullarım beni senden sorarlarsa , gerçekten ben onlara çok yakınım , bana dua etsinler ki dualarına icabet edeyim ‘’ ( BAKARA 186 )
Dua bağışlanma vesilesidir , günah çukurlarında boğulmak üzereyken , insanı çukurlardan çekip çıkaran rahmani bir el gibidir dua…Zifiri karanlıklarda parlayan bir ışık gibi , zemheri yalnızlıklarda ısıtan bir güneş misalidir dua…
‘’ Rabbinize yalvararak ve gizlice dua edin , şüphesiz O haddi aşanları sevmez ‘’ ( ARAF 55 )
Dua insanda aklın , manevi ve ahlaki duyguların artmasına , inanç ve ümidin canlanmasına , sıkıntı ve korkunun yatışmasına vesiledir ..
Dua en yakınındakilere bile na mahrem kıldığın duygularını, en mahrem haliyle Rabbine arz etmendir..
Manen tatmin edilmeyen insan , yaşadığı iç sıkıntısıyla perişan ve zavallı bir haldeyken , bu tatminsizlik dua ve ibadetle bertaraf edildiği taktirde , insanın ümitvar , kendisiyle barşık ve yaradılışındaki o tertemiz hakikatine doğru yön bulması kaçınılmazdır..
‘’ Rabbini sabah akşam , yüksek olmayan bir sesle , kendi kendine , ürpertiyle , yalvara yalvara ve için için zikret ‘’ ( ARAF 205 )
Dua kalbe serinlik ve ruha şifadır , ümitsizliğin uçsuz bucaksız gecelerinde felah sabahıdır ..
Dua gönül bahçesine katre katre ekilen nur tomurcuklarıdır..
Dua dertlerini yalnız O en yüceye anlatarak , O en Yüceyle sırdaş olmaktır..
Dua O en Güzelin TEVVAB ismine sığınarak bağışlanma dilemektir..
‘’ İsimlerin en güzeli Allah’ındır , öyleyse O’na bunlarla dua edin’’ ( ARAF 180 )
Dua insanın hacetinin kabul olması için , ruhunu kirlerden arındırmasıdır ..
Gizli ve kırık bir kalple yapılan duadan daha güzel bir şey olabilir mi..
‘’ Rabbimiz şüphesiz sen , bizim saklı tuttuklarımızı da açığa vurduklarımızı da bilirsin , yerde ve gökte hiçbir şey Allah’a gizli kalmaz ‘’( İBRAHİM 38 )
Dua sürekli olmalıdır , insan dara düştüğünde yahut sıkıntıya uğradığında ya da başına bir bela geldiğinde nasıl dua ya sarılıyorsa , genişlik zamanında da duadan vazgeçmemelidir , rahatlık anında da duada devamlılığı korumalıdır..
‘’ İnsana bir zarar dokunduğunda , yan yatarken , otururken yada ayaktayken bize dua eder , zararı üstünden kaldırdığımız zaman ise , sanki kendisine dokunan zarara bizi hiç çağırmamış gibi döner gider , işte ölçüyü taşıranlara yapmakta oldukları böyle süslenmiştir ‘’ ( YUNUS 12 )
Dua ibadettir , dua kulluğun sırrıdır , dua Rabbe yönelişin adıdır..
Dua arzdan arşa yükselen en samimi sedadır , zira Hakkın kapısına dua ile varılır , O kapıda dua dili ile konuşulur..
Mevlam ey Mevlam , Sen Mevla’sın ben ise kulum , kula Mevladan başka kim merhamet eder..
Mevlam ey Mevlam , Sen Aziz’sin ben ise zelil , zelile Azizden başka kim merhamet eder..
Mevlam ey Mevlam , Sen Baki’sin ben ise fani , faniye Baki’den başka kim merhamet eder..
Mevlam ey Mevlam , Sen Büyüksün , ben ise küçük , küçüğe Büyükten başka kim merhamet eder..
Mevlam ey Mevlam , Sen Klavuzsun , ben ise yolumu şaşırmış , yolunu şaşırmışa klavuzdan başka kim merhamet eder..
Mevlam ey Mevlam , Sen Bağışlayansın , ben ise günahkar , günahkara Bağışlayandan başka kim merhamet eder…