Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Emevi ve Abbasilerin Müslümanlara yaptığı eziyetleri anlatan Özgündüz, köleleştirme siyaseti yüzünden halkların Müslüman olmasına izin verilmediğini, Müslüman olduğunu söyleyenlere de korkusundan Müslüman olduğu iddia edilerek inanılmadığını söyledi.

Emevi zihniyetinin minberlerde Hz. Ali (a.s)’a sebbettirdiğini (Ömer bin Abdulaziz dönemine kadar), Ehlibeyt hanedanına zulmettiğini ve Peygamber evlatlarını şehit etmekten çekinmediğini söyleyen Özgündüz, Abbasilerin başa geçmesinden sonra da durumun değişmediğini ve zulümlerin devam ettiğini söyledi. Yezid’in annesinin Rum olması nedeniyle Rumlara çok fazla eziyet etmeyen Emevilerin, Türk halkını cihat bahanesiyle saldırıp köleleştirdiklerini ve “Arap, Türk’ün sahibidir.” dediklerini ve şehadetlerine inanmadıklarını söyledi.

Beri taraftan Hz. Ali (a.s.)’ın adaletinin şaşmaz ve bükülmez sertlikte olduğunu, yer yer kendisinin de şikayet edildiği durumlarda hakim karşısında kendisinin de eşit tutulması gerektiği emrini verdiğini, hukuk karşısında tarağın dişleri misali herkesin eşit olduğu ve kim olursa olsun ayrıcalık tanınmaması gerektiği emrini verdiğini söyleyen Özgündüz, “Örnek alınacak bir sistem varsa o da Hz. Muhammed (sav) ve Hz. Ali (as)’ın devlet yönetim sistemleridir.” dedi.

Özgündüz “Eğer devlet tecrübesi istiyorsanız, Firavunların devlet yönetimleri daha eskidir, gidin onlardan tecrübe alın. Kim diyor ki; Firavun, Emevi ve Abbasilerden daha çok zalimdi? Devlet yönetimi hemşerilik, yandaşlık, partizanlık olmaksızın herkese eşit şekilde haklarını dağıtmayı gerektirir. Eğer illa tecrübe arıyorsanız, o zaman bir Yahudi’yle mahkeme karşısına çıkan Peygamber Efendimizi örnek alın, zalim devlet yöneticilerini değil. Mahkemeye çıkan, hakime, mimiklerine kadar, oturtuldukları yere kadar eşit davranacaksın diyen Peygamber Halifesini örnek alın. Peygamber ailesini katledip, kadınlarını esir eden, tarihin en büyük zulmünü yapan devlet ve yöneticilerini değil.” dedi.

Bazı yayın organlarında Şiilik aleyhinde propaganda yapan yazarlara da değinen Özgündüz, yaklaşık 1400 yıldır İslam ümmetinin tüm mezhepleriyle yaşadığını ve mezhepçiliğin günümüze ait olan bir şey olmadığını, mezhep inançlarının da günümüzde yeniden şekillenmediğini söyleyerek: “Bazı yazarlar, bundan otuz sene önce Tahran’da yaşadığı bazı şeyleri köşelerine taşıyarak bir takım şeyler yazmaktalar. Ne kadar doğru söyledikleri tartışılır bir konu olsa da, bugün çıkacak bir Şii-Sünni çekişmesi, kavgası kime hizmet etmektedir? Bu yazarlar kime hizmet etmektedir? Bu mezhebi inançlar bugün oluşmamıştır, sanki yeni keşfedilmiş şeyler gibi yeniden ortaya atmak, ancak emperyalizme hizmet eder.” dedi.

Suriye konusuna da değinen Özgündüz, insan haklarını bahane ederek Suriye’deki teröristlere destek verenleri eleştirdi. Özgündüz: “Emperyalizmin bütün basın yayın organlarıyla körüklediği fitneye rağmen, bu oyunlara gelmeyip, anayasasını yapmış,  birliğini bozmadan, millet meclisini çok partili sistemle yeniden oluşturmuş bu uyanık halkı, vatanını seven Suriye halkını selamlıyorum. İsrail’den destek isteyerek, silah isteyerek, bölücülüğü destekleyenleri selamlamıyorum, desteklemiyorum. Fitneyi destekleyen o fitnenin ortağıdır.

Biz Ortadoğu’da barışın ve demokrasinin tarafıyız, kardeş kavgasının değil. Biri tahttan indirilip bir başkası tahta çıkacak diye çıkarılan kardeş kavgasına karşıyız. Müslüman kanını ancak vatanı işgal edildiğinde feda eder. Yiğitsen git İsrail’e karşı savaş, Afganistan’ı işgal edenlere karşı savaş, Bosna’yı işgal edenlere karşı savaş, Yemen’i birbirine kırdıranlarla savaş, Sudan’ı bölüp birbiriyle çatıştıranlara karşı savaş. İslam diyarını küffarın işgali söz konusu olduğunda Müslüman silahına sarılır. Taht kavgası için Müslüman birbiriyle savaşmaz. Bizim görüşümüz budur.” dedi.

Demokrasinin havariliğine soyunanların iki yüzlülüğüne vurgu yapan Özgündüz: “Bahreyn’de de Suriye yasası gibi bir yasa çıkarsınlar, derdinizin demokrasi olduğuna inanalım. Suudi Arabistan’da aynı yasayı çıkarsınlar. Amerika’ya uşaklık edeceklerin tahtının davasıdır bu. Bakınız Suriye’de güçler, teröristlerin yanındadır, ancak ne hikmetse Bahreyn’de aynı güçler kralın yanındadır. Bu demokrasi isteği midir? Kimi kandırıyorsunuz? Biz uşaklarımızı başınıza musallat edeceğiz diyorsanız biz de İslam ümmeti olarak diyoruz ki “Heyhat minnezzilleh!!!” Biz ne uşak oluruz ne de sizin uşaklarınızın riyasetine gönül bağlarız.” dedi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.