Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Zeynebiye'de 7 Muharrem!

CAFERİDER ve Zeynebiye Derneği'nin ortak düzlediği, Cem TV haber müdürü Mehti Atam’ın sunuculuğunu yaptığı “İmam Hüseyin ve Kerbela” Paneli, 15 Ağustos Pazar 7 Muharrem akşamı saat 21.00’da başladı. 

16 Ağustos 2021
Zeynebiye'de 7 Muharrem!

Pandemi kuralları çerçevesinde gerçekleşen panel de, Zeynebiye Camii Kültür Merkezi’nde buluşan Ehl-i Beyt dostları, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, İmam Rıza Vakfı Bilim Ve Kültür Bölümü Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Dr. Muhammed Zülfikari ve Diyanet İşleri Başkanlığı Beşiktaş Murakıbı Mahmut Öztürk’ün konuşmalarını dinlediler.

Panel, İmam Rıza Vakfı Bilim Ve Kültür Bölümü Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Dr. Muhammed Zülfikari tarafından İmam Rıza (a.s)’nın kubbesinde dalgalanan bayrağın, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz’ün şahsında Zeynebiye’lilere törenle taktim edildikten sonra başladı.

Panelde konuşan İmam Rıza Vakfı Bilim Ve Kültür Bölümü Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Dr. Muhammed Zülfikari konuşmasında; “Ey saygı değer Müminler, Muharrem ayı günleri bizlere unuttuğumuz çok değerli şeyleri hatırlatma zamanlarıdır. Yıl boyunca mümkündür ki birtakım meşgalelerden dolayı, onların ehemmiyetli olduğunu hatırlama günleridir. 
Hz. Hüseyin (a.s)’in bize hatırlattığı en önemli şey Allah’a kul olmaktır. Allah’a kul olmak, farklı şartlara ve nişanelere tabiidir. O alametler ve nişanelerin en önemlisi Allah’ın emirleri ve nehiylerini yerine getirmektir. İmam Hüseyin (a.s) Tasua gecesi Allah’ın emirlerini yerine getirmek için karşısında duran düşmanlarından vakit istemişti. Aşura günü, öğlen vakti İmam Hüseyin (a.s) namaz ibadetini yerine getirirken bilenmiş kılıçlar ona yönelmişti ve üzerine yağmur gibi ok yağıyordu. Namaz, bir kulun Allah’a gösterdiği en güzel ibadettir.” dedi.

Zülfikari’nin ardından panelde konuşan Diyanet İşleri Başkanlığı Beşiktaş Murakıbı Mahmut Öztürk konuşmasında; “Kerbela olayındaki o vahşeti, İslam dünyasında olmaması gereken ancak cereyan eden olayların olması çok büyük bir faciadır. Bizim öncelikli sorumluluğumuz Allah’ın da bize emrettiği gibi dosdoğru bir insan olmaktır. Müminler olarak tek bir tanrıya inanan bizler, birbirimize kan davası güdersek berbat bir hale gelmekten başka şansımız olmaz.

Hasmani tutumdan akrabalık tutumuna yaklaşırsak bu ümmet Hz. Resulullah (s.a.a)’ın örnek dediği, yıldızlara benzettiği sahabeler ve onların peşinden gelenler gibi yerini alacaktır. Muharrem ayı, kelime itibariyle zaten birtakım şeylerin yasaklandığı bir dönemdir. Bu ay, insanların sulh bulmak için uğraşması gereken aylardandır. Okuyun, ilim tahsil edin. İslam’ın dostlarını ve düşmanlarını öğrenin. Efsaneleri, yalanları geride bırakın. Hz. Hüseyin (a.s) ’in duruşu dik duruştan da öte bir duruştu. Dinin, din olmaktan çıktığı, farklı düşüncelerin içeri girdiği bir dönemde Hz. Hüseyin (a.s) bu duruma karşı duran kişiydi.  Onun sayesinde şimdi İslam’ın temiz hali hala akıllarımızdadır. 

Bu nedenle gelin o dönemden bu zamana gelen sancağı beraber taşıyalım, gençleri yetiştirelim ve hazırlayalım. Hz. Hüseyin (a.s)’in ve tüm diğer İslam şehitlerinin açtığı yolu beraber devam ettirelim.” dedi.

Panelde konuşan Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz konuşmasında; “Kırk yıldır diyorum ki, aramızda ihtilaflar olabilir. Anlaşamadığımız, birbirimize yanlış gelen şeyler olabilir. Fakat ben buna rağmen kucaklamalıyız birbirimizi ve kardeşiz biz demeliyiz. On iki imamdan hangisine uysan seni cennete götürür. Sahih kaynakların birçoğunda geçer: “Benden sonra benim yerimde oturacaklar sırayla on iki kişidir.” gelelim İmam Hüseyin (a.s)’e... biz Resulullah’ı ağlattık. Hüseyin doğdu, Resulullah ağladı. Yeni doğum yapmış bir anne, ziyarete gelmiş her iki tarafın da büyüklerini gözlemler. Hangisi çocukla daha çok ilgileniyor diye. Hz. Zehra(s.a)’nın o gün gözlemleyeceği sadece Hz. Resul-ü Ekrem vardı. Baktı ki Hüseyin kucağına verildiğinde Resulullah, Hüseyin’in çenesini kaldırdı ve boğazından öpüp ağladı Resulullah. Resulullah, Hz. Hüseyin (a.s)’i yolda görünce bağrına basar, boğazından öperdi.

On iki imamın hepsi birer yıldızdır. Hz. Hüseyin (a.s) elindeki gücü kullanarak o savaşı kazanabilirdi fakat o bizim gibi aciz insanlara rol model olmak ve bizden biri olduğunu göstermek için bu derdi göğüsledi. Onlarsız geçen her dakika bize zarar ama bizim uyanmamız için müthiş bir sarsıntıyla sarsılmamız gerekiyordu. İmamımızın öldürülmesi bizi sarstı gayet.

Peygamber efendimiz secdedeyken Hüseyin onun sırtına bindiğinde secdesini uzatırdı. Dili daha yeni yeni açılırken Hz. Resulullah (s.a.a) o doğru söyleyebilsin diye yedi kez tekbir vermiştir. Sünnet de oradan gelmiştir.

Bir kez Hasaneyn ortada yokken Resulullah (s.a.a) onları hararetli bir şekilde onları arıyordu. Cebrail, Resulullah (s.a.a)’ın yanına gelerek demiştir ki; “Korkma ya Resulullah (s.a.a). Allah senden de, Fatıma’dan da fazla seviyor onları. Onlar şu an uyuyorlar, bir melek ise bir kanadını onlara döşek bir kanadını ise yorgan yaptı.” O kadar değerliydiler işte.  Onların ailesinden daha üstünü var mıdır?  

 İşte bu değerli Hz. Hüseyin (a.s), biz sarsılarak uyanalım diye, bu despot düzenin sonuçlarını görelim ve ders alalım diye kendisini ve ailesini feda etti. Onun bu fedasının boşa olmamasını sağlamak ise bizim görevimizdir.” dedi.

Konuşmaların ardından panelde, Ehl-i Beyt âşıkları Azerbaycan’ın ünlü Ehl-i Beyt meddahlarından Seyyid Taleh Boradigahi, Seyyid Fariq Boradigahi ve İran’ın ünlü meddahlarından Şehruz Habibi’in mersiyeleriyle gözyaşlarına boğuldu.

Panel, Cem TV, Kanal 12 ve Zeynebiye TV’den canlı olarak yayınlandı.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.