Uluslararası Kudüs Merkezi, İşgal rejiminin, Isaviye, Tur ve Anata’da yaşayan Filistinlilere ait olan 1232 dönümden fazla araziye el koyduğunu ve bu bölgeye, bir bahçe, bir çöplük ve geniş çaplı bir altyapı ağı yapmaya karar verdiklerini söyledi.
Siyonistlerin söz konusu bahçeye "Talmud" adını vereceği öğrenilirken, "Talmud" isminin Siyonistlerce kutsal sayılan bir Tefsir kitabı olduğu belirtildi.
UKM, Siyonist rejimin geniş yerleşim planları kapsamında -Batı Şeria’daki en büyük yerleşim yeri olan- Maale Adumim’i şehrin tarihi bölgesi etrafındaki birkaç küçük yerleşim birimiyle bağlamayı amaçladıklarını belirterek bu durumun Mescid-i Aksa bölgesi civarındaki Yahudilerin sayısını arttırmaya sebebiyet vereceği konusunda uyardı.
UKM tarafından yapılan açıklamada ayrıca Siyonistlerin, bu yerleşim planıyla birlikte Kudüs’teki Isaviye, Tur ve Anata’da yaşayan Filistinlileri birbirinden ayırmayı ve ardından geriye kalan Doğu Kudüs’ü kuşatmayı hedefledikleri belirtildi.
UKM , Filistin hükümetinin özellikle Birleşmiş milletlere üye olmayan gözlemci devlet statüsünü elde ettikten sonra , Siyonist İsrail’in işgal planlarını durdurmak ve Kudüs’ün işgal edilmiş bir toprak olduğuna dikkat çekmek için herhangi bir eylemsellik içerisinde olunmadığını belirtip bu durumu kınayadı ve bir an önce harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
İlaveten, İsrail’in Kudüs ve sakinlerine karşı giriştiği işgali duyurmak için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuru yapılması gerektiği belirtildi.
Yine Mescid-i Aksa’nın altında devam eden kazı çalışmaları, hem Mescid açısından hem de Filistinlilerin yaşadığı çok geniş bir bölge açısından kaygı verici seviyelere ulaştı.
Siyonist İsrail’in Kudüs’ü işgal ettiği 1967’den bu yana devam eden kazı çalışmaları, Müslüman aleminde şiddetli itirazlara ve gösterilere sebebiyet verdi.
Mescid-i Aksa’nın altında yapılan çalışmalar, ciddi manada tehlike arz etmeye başladı. Kısa bir süre içerisinde betonarme önlemler alınmadığı takdirde Mescid’in çökecek olmasından endişe ediliyor.
Siyonistler, 40 yılı aşkın bir süredir devam ettikleri bu kazılara -bilimsel arkeolojik kazılar- bahanesiyle başlamışlardı. Siyonistler, bu tanımlamanın asıl amacının, gerçekleri gizlemek üzere geliştirilmiş siyasi bir söylem olduğunu Ocak 2011 tarihinde yaptıkları açıklama ile resmen kabul etmişlerdi.
Fakat buna rağmen İslam Dünyası’ndan Mescid-i Aksa’yı müdafaa etmek maksadıyla nitelikli bir sesin yükseldiğini söylemek oldukça güç.
“OccupiedPalestine” adlı sitede yer alan bir makalede Siyonistlerin asıl ve ana amaçlarının, Ezekiel kitabında yazan yaklaşık 50,000 metre karelik bir alanda etnik temizlik yapmak ve Yahudi kehanetinde var olan tapınağı tam olarak Mescidi-i Aksa’nın bulunduğu alana inşa etmek olduğu belirtiliyor.
Bunun için Mescid-i Aksa’ya zarar vermek niyetinde olan Siyonistler, burayı tam anlamıyla ortadan kaldırmak istiyorlar.