Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

İran Nükleer Müzakereye Hazır

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'ın nükleer programı nedeniyle müzakere masasına dönmeye hazır olduğunu belirterek Türkiye'nin bu konuda her türlü katkıyı yapabileceğini vurguladı.  

08 Ocak 2012
İran Nükleer Müzakereye Hazır

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Japonya Dışişleri Bakanı Koichiro Gemba ile Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısında konuştu.

İran'da yaptığı görüşmelerde, nükleer müzakerelere ilişkin AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Caşerine Ashton tarafından İran tarafına gönderilen mektuba resmi cevabın ne zaman verileceğine ilişkin konunun gündeme gelip gelmediğinin ve görüşmelere başlama zamanının sorulması üzerine Davutoğlu, dün İran'da da bu konuda bir açıklama yaptıklarını hatırlattı.

Türkiye'nin nükleer müzakerelerin son raunduna geçtiğimiz yıl ocak ayında ev sahipliği yaptığını ifade eden Davutoğlu, o günden bugüne bu sürecin sadece mektup yazışmalarıyla sürdüğünü belirtti.

Ashton'ın, yaptıkları son görüşmelerden birinde sürecin yeniden başlatılmasına verdikleri önemi vurguladığını dile getiren Davutoğlu, dün İran tarafıyla bunları görüştüğünü söyledi.

Davutoğlu, "İran tarafı da bu konuda kararlı olduklarını, müzakerelerin yeniden başlatılmasında mutabık olduklarını ifade ettiler. Tekrar Sayın Ashton ve İran tarafıyla görüşmeler yapacağız. Ümit ederiz en kısa zamanda karşılıklı güçlü iradeyle, iyi niyetle bu görüşmeler tekrar başlar. Türkiye bu konuda her türlü katkıyı yapmaya hazırdır" dedi.

İran sadece mezhep refleksiyle hareket etmez

Türkiye ile İran ilişkilerinin altın çağını yaşadığını belirten Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "İran gibi köklü devlet geleneği olan ülkenin tek refleksi mezhep refleksi olmaz" dedi

Bakan Davutoğlu, Habertürk Televizyonu'nun canlı yayınında, gazetecilerin sorularını cevaplarken ilginç açıklamalarda bulundu.

Programda, İran temaslarına değinen Davutoğlu, "İran gibi köklü devlet geleneği olan ülkenin tek refleksi mezhep refleksi olmaz. Coğrafyanın belirleyici bir faktörü vardır. Oradaki bütün din ve mezhep faktörlerini göz önüne alır. İran Devrimi gibi bir vaka üzerinden oluşmuş, 30 yıla aşkın bir tecrübe birikimi var. Bunları bir arada düşünmek lazım.

Türkiye - İran ilişkilerini Şii-Sünni rekabetine dayandırmak doğru değil*Bizim dış politikamızı eleştirenler öyle bir tablo çiziyor ki sanki İran'la gizli bir savaşa girdik. Aynı coğrafyada olan ülkeler işbirliği ve rekabet içinde olur bu doğaldır*Tahran içinde birçok Tahran, Washington içinde birçok Washington vardır. 10 yıl önce belki Ankara için de bu söz konusuydu. Ama şu anda dış politikada Ankara'dan çifte ses çıktığını söylemek mümkün değil*.2010 yılında 'eksen kayması' diyenler 2011 yılında İran'la gizli bir savaş halinde olduğumuzu yazdılar. Karşılıklı gücümüzü de, zaafımızı da biliriz. Ama iletişimi hiç koparmayız. Farklı düşünsek de bunu açıkça belirtiriz" diye konuştu.

İran ve Rusya ile ilişkiler altın çağında

Davutoğlu, Türkiye'nin İran ve Rusya ile ilişkilerinin son 400 yılın en iyi dönemini yaşadığını söyledi. İsrail ile gerginleşen ilişkilerle ilgili ne gibi geri dönüşlerin alındığına ilişkin

Davutoğlu, "Kaç dışişleri bakanı bana gelip 'İsrail bunları hak etmişti ama biz söyleyemedik, iyi ki söylediniz' demiştir. Bunlar Batılı ülkeler" dedi. Davutoğlu, Türkiye'nin bazı Avrupa ülkeleri gibi doğruları söylemekten kaçmayı gerektirecek bir pozisyonu olmadığını, tarih boyunca bu duruma düşecek, böyle bir söylemi kabul edecek bir duruma düşmedikleri için doğruları söylemekten kaçınmadıklarını söyledi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.