Haaretz'in ismini vermediği İsrailli kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Rusya, ABD, İsrail ve Ürdün'den yetkililer, Ürdün'ün başkenti Amman'da ve bir Avrupa ülkesinin başkentinde görüşmeler gerçekleştirdi.
Haaretz'in haberinde, söz konusu gizli görüşmelere Kremlin'in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Michael Ratney, ABD'nin IŞİD ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ve İsrail istihbarat servisi Mossad temsilcileri ile ordu yetkilileri katıldı.
Kaynaklardan birinin anlattığına göre, Amman'da aynı günde iki görüşme gerçekleştirildi. Bu görüşmelerden ilkine İsrail, Rusya ve ABD'nin temsilcileri katıldı. İkinci görüşmedeyse İsrail, ABD ve Ürdün yetkilileri yer aldı.
Amman'daki toplantılardan birkaç gün sonra da İsrail, ABD ve Rusya temsilcilerinin Avrupa ülkelerinden birinin başkentinde bir görüşme gerçekleştirdiği söyleyen kaynaklara göre, buradaki görüşmeye Ürdün'dekilere kıyasla daha üst düzey yetkililer katıldı.
Diğer taraftan kaynaklardan biri, İsrail'in Rusya ve ABD arasında varılan anlaşmadan memnun kalmadığını söyleyip bunun nedeninse anlaşma metninde İranlı güçlerin Suriye'den ayrılmasına ilişkin herhangi bir almaması olduğunu kaydetti.
Ancak İsrail'in, ABD ile Rusya arasında imzalanan ateşkes anlaşması karşısında "şok olduğu", mutabakatın İsrail'in neredeyse tüm pozisyonu ile çeliştiği söyleniyor.
Üst düzey bir İsrailli yetkili, Tel Aviv'in hayal kırıklığının nedenleri arasında mutabakatta bir kez bile "İran" ya da "Hizbullah" sözcüklerinin geçmemesi olduğunu da söyledi.
Haaretz'e göre gizli görüşmeler, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump'ın 7 Temmuz'da Almanya'nın Hamburg kentinde gerçekleştirdiği görüşmeden birkaç gün önce yapıldı.
Söz konusu görüşmede Putin ve Trump, ABD, Suriye'nin Ürdün sınırında yani güneybatısında (Dera ve Kuneytra) ateşkes sağlanması ve güvenli bölge oluşturulması üzerinde uzlaşmıştı.
Ürdün'ün de desteklediği bu ateşkesin denetiminin ABD ve Ürdün ile koordinasyon içerisinde Rus askeri polisi tarafından yapılmasına karar verilmişti.
Daha önceyse Rusya, Türkiye ve İran, biri İdlib, biri Humus, biri Doğu Gura, biri de ülkenin güneyinde olmak üzere Suriye'de dört güvenli bölge oluşturulmasına ilişkin bir memorandum imzalamıştı.