Gordon Duff

 

 

Veterans Today

 

 

Kongre kaynağına göre Trump ve McMaster, bu makaleyi okumanızı engellemek için ABD Ordusu'na bağlı siber komutanlığa, “Veterans Today'in bağlantı sağlayıcılarını kesme” emri verdi.  

 

Gordon Duff'ın girişi

 

Başkan Trump şu anda Amerika'yı Suriye, İran ve hatta Rusya'ya karşı savaşa sokma tehdidinde bulunuyor ve bu savaşın gerekçesinin Suriye'deki Beyaz Miğferler'den aldığı “kanıtlar” olduğunu söylüyor. Biz bu kuruluşun bir “Derin Devlet” örgütü olduğunu, CIA, El Kaide ve Britanya istihbarat servislerinin bir karışımı olduğunu herhangi bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlayacağız. Şimdi elimizde, Trump ve ana akım medyanın her zaman olduğu gibi yan yana yürüyüp hepimize oyun oynadığını gösteren “iş bitirici” kanıtlar var.

 

Aktör George Clooney, bu son haddi aşmaya giden yolu açmış olması gayet muhtemel olan Oscar'lı propaganda videosunu hazırladığı zaman, İsveç İnsan Hakları Doktorları (SWEDHR) örgütünün “Beyaz Miğferler”den (“White Helmets”) çocuk katilleri olarak bahsettiğini biliyordu. SWEDHR gerçek bir kuruluş, yürüttükleri çalışmalar güvenilir türden ve Beyaz Miğferler'i propaganda videoları üretmek için çocukları öldürmekle suçlamaları, Clooney ve Netflix tarafından biliniyor olmalı. Buna rağmen kendi yollarında yürüdüler. Peki neden?  

 

Bu grupla ve ötekilerle savaş halinde olan Google da onların arama motorlarında çıkmalarını engelliyor. Buradaki bilgiler, Amerikalılar açısından yeni olacaktır.

 

Lütfen, Beyaz Saray'ın veya herhangi bir Batılı medya kuruluşunun hiçbir zaman Beyaz Miğferler'le ilgili tartışmaları görmediğine de dikkat ediniz – ki biz bunun El Kaide'nin propaganda operasyonlarının parçası olduğunu varsayıyoruz. ÖSO, IŞİD ve El Nusra tarafından düzenlenen ve birdenbire, adeta sihir yapılmış gibi “unutulan” onlarca kanıtlanmış gaz saldırısından da hiçbir şekilde bahsedilmemektedir.

 

Bağımsız bir STK olduğu varsayılan Beyaz Miğferler, CIA ve İngiliz Dışişleri Bakanlığı'nın “karanlık proje” fonlarından 100 milyon dolara varan meblağlar alıyor. Kanıtlayacağımız üzere, çocukları öldürmek onların işi. Gaziantep şehrinde Türk istihbaratının merkezlerini kullanan bu kuruluş, sivil savunmadan çok daha fazla, “ölüm mangası” sıfatını hak ediyor. Lütfen (yazının orijinal linkindeki) videolara göz atın.

 

____________

 

Propaganda videoları için öldürülen çocuklar

 

İsveç İnsan Hakları Doktorları (swedhr.org), Suriye hükümet güçleri tarafından düzenlendiği iddia edilen saldırı sonrasına ait kurtarma videolarını analiz etti. Doktorlar, videoların sahte olduğu, Arapça sahne yönetimi seslerinin bile duyulduğu, varsayılan “kurtarma”nın da gerçekte cinayet olduğu sonucuna vardı. İlk analizde, doktorlar zaten öldüğü düşünülen çocuklar üzerine çalışıyor gibi göründü.  

 

Ancak daha geniş bir inceleme sonucunda ekibimiz, çocuğun aşırı dozda uyuşturucu ilaç nedeniyle bilincini kaybettiğini tespit etti. Video, çocuğun göğsüne, belki kalp bölgesine enjeksiyonlar aldığını ve açık bir şekilde sahte adrenalin enjeksiyonu vurulurken çocuğun en sonunda öldüğünü gösteriyor.

 

Bu bir cinayettir.

 

Doktorlar, analizde şunları belirledi:

 

• Videoda, klorin gazıyla (ki şimdi Sarin olduğu iddia ediliyor ve bu mümkün değil) yapılan bir kimyasal saldırı sonrası, bir çocuğun kalbine uzun bir iğnesi olan bir şırıngayla adrenalin enjekte edilmesi de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı önlemler görülmelidir. Orada yapılan müdahaleler, hiçbir bakımdan, potansiyel bir kimyasal unsur için doğru müdahaleler değildir.

 

• Çocuğa yapılan işlem ve tedavi, özensiz, tehlikeli ve ciddi zarar vermesi muhtemel bir tarzda gerçekleşiyordu.

 

• En çok şey anlatan olgu, kalbe yapıldığı varsayılan, birbirini tekrar eden sahte vuruşlar. Tıbbi personel – ki sanırım bu noktada onları rahatça aktörler diye adlandırabiliriz – iğne üzerindeki pistonu itemedi. Bu yüzden videoda açıkça görüldüğü gibi şırınga içeriği hiçbir zaman enjekte edilemedi.

 

• Videoda gözlemlenen şeyler temelinde gerçek tıp uzmanlarının yaptığı gözle görülür teşhis, çocuğun uyuşturucu enjeksiyonuna maruz kaldığını ve muhtemelen aşırı doz nedeniyle ölüyor olduğunu gösteriyor. Kimyasal ya da başka türlü, herhangi bir başka maddeye dair bir kanıt yok.

 

• Videolardaki çocukların hiçbiri, bir kimyasal saldırı kurbanı olduklarının herhangi bir emaresini göstermiyordu.

 

• Uzun iğneyle, dikişler üzerinden yapılan sahte enjeksiyonun videodaki çocuğu öldürdüğü açıktı. Bu, tıbbi müdahale görüntüsü vermek için sahnelenmiş kasıtlı bir cinayetti.

 

• Videolar için yapılan sahte tercümenin gerisinde, yapılan gerçek Arapça konuşmalarda, tıbbi müdahale için değil, çocuğun video görüntüsüne alınması için yapılan sahne direktifleri de vardı.

 

• Videolar Beyaz Miğferler'in “İdlib vilayeti Suriye sivil savunması” kanalına yüklendi. Bu videolar Beyaz Miğferler tarafından, logoları bir siyah cihadçı bayrağı (El Kaide) olan “Sarmin koordinasyonu” örgütüyle birlikte üretildi. Videoda Beyaz Miğferler de görülüyor.

 

Dernek başkanı Prof. Marcello ferrada de Noli, Mart 2017 başlarında bir vaka analiziyle birlikte bir ilk makale yayınladı. Makale, “İsveç İnsan Hakları Doktorları: Beyaz Miğferler videosu, Suriye'ye uçuşa yasak bölge getirilmesine gerekçe yaratmak için ölü çocukları üzerinden yapılan korkunç bir manipülasyon ve sahnelenmiş bir kimyasal silah saldırısı kurgusu” başlığı taşıyordu.

 

Bunu, başlangıçta “Beyaz Miğferler Filmi: İsveçli doktorlardan gelen güncellenmiş kanıtlar, sahte hayat kurtarma pratiklerinin çocukları yaraladığını doğruluyor” başlıklı makalede görünmeyen daha da korkunç keşifler izledi.

İsveçli doktorların (swedhr) Suriye El Kaidesi'nin (El Nusra) propagandası ve sahtecilikleri hakkındaki kolektif bulguları, önde gelen Alman ve uluslararası Suriye savaşı bilimcilerinin bulgularıyla paralel.

 

Ferrada de Noli, sağlıkla ilgili alanlarda faaliyet yürüten, amacı savaşın korkunçluklarının sivil nüfus üzerindeki etkilerini, tutuklulara yapılan işkenceleri ve insan hakları ihlallerini araştırmak ve bildirmek olan, bir grup öğretim üyesi ve doktordan müteşekkil, hükümetten bağımsız bir araştırma kuruluşu olan İsveç İnsan Hakları Doktorları'nın (SWEDHR) kurucusu ve başkanı.

 

Organizasyonun faaliyet yürüttüğü alanlar şunlar: sivil nüfusun savaş suçları tarafından hedef alındığı ülkeler-senaryolar, savaş suçlarına maruz kalan bireyler üzerinde hükümetler tarafından gerçekleştirilen insan hakları ihlalleri, insan hakları ihlallerine maruz kalan doktorların tekil örnekleri, ve işkencenin tutuklular üzerindeki etkileri hakkında araştırmalar. Kuruluşun manifestosunda daha ayrıntılı bir tanımlama bulunabilir.

 

SWEDHR kuruluşunun ilk seçilen yönetim kurulu, Leif Elinder, Marcello Ferrada de Noli (Başkan), Martin Gelin, Alberto Gutierrez, Ove B. Johansson, Lena Oske, Armando Popa, Anders Romelsjö (Başkan Yardımcısı), Marita Troye-Blomberg ve Luz Varela'dan oluşuyordu. 2015 Ferrada de Noli, bir grup Avrupalı akademisyen  ve yayıncıyla birlikte The Indicter isimli çevrimiçi dergiyi kurdu ve derginin yayın yönetmenliğine seçildi.

 

İsveçli İnsan Hakları Profesörleri & Doktorları (SWEDHR),  savaş suçlarının, işkencenin ve insan hakları ihlallerinin sivil nüfuslar veya bireyler üzerindeki etkilerinin araştırılması ve bildirilmesiyle meşgul olan bağımsız, kâr gözetmeyen, hükümetten bağımsız bir kuruluştur.

 

İlave olarak, hükümetlerin, savaş suçlarını veya nüfusun sivil özgürlükleri üzerindeki ciddi ihlalleri ifşa eden bireylerin insani haklarına yönelik saldırıların da karşısındayız. İsveç'teki öteki insan hakları örgütlerinin aksine İsveç İnsan Hakları Doktorları, İsveç'in hükümet kuruluşları tarafından kısmen ya da tamamen finanse edilmemektedir.  

 

SWEDHR, çok sayıda İsveçli profesör, doktora dereceli akademisyen, tıp doktoru ve tıp bilimleri ve sağlıkla ilişkili disiplinlerden üniversite araştırmacılarından oluşan bir ekiptir. Bu katılım tamamen gönüllüdür ve kişiye özel temelde gerçekleşir.  

 

SWEDHR açıklamaları, bütün İsveçli doktorları ya da SWEDHR katılımcılarının bağlantılı olduğu diğer kurumları yahut mesleki/akademik birlikleri değil, yalnızca kuruluşun kendi üyelerini temsil eder. SWEDHR hem Birleşmiş Milletler'in İnsan Hakları doktrinini, hem de Dünya Tıp Birliği'nin Helsinki Etik Deklarasyonu'ndaki etik normları takip eder. Kuruluşumuzun amaçları ve kuruluş gerekçeleri, Swedhr Manifestosundan okunabilir.

 

İsveç'teki bu tip kuruluşlardan farklı olarak SWEDHR, a) herhangi türden bir fonu idare etmez, b) herhangi bir hükümet ya da şirket kuruluşundan, yahut özel bir kuruluştan sponsorluk almamıştır ve talep etmez; c) destekçilerinden aidat (meddlemsavgift) toplamaz; d) insan hakları davranışımızla bağlantılı olan, ekonomiyle ilgili meseleler hakkında kampanya yürütmez. Biz aynı zamanda, yukarıda bahsedilen dış katkı olasılığından kaçınmanın, mutlak bağımsızlığı ve insan hakları meseleleri hakkında tarafsız bildirimlerde bulunma güvenilirliğini korumanın tek yolu olduğuna inanıyoruz.  

 

SWEDHR, yukarıda bahsedilen araştırma konularına ilgi gösteren tüm doktorların fedakâr katılımlarına açıktır. Üyelik formları (tam üye veya kısmi üye) tüzüğümüzde tanımlanmıştır. Sorularınız, yorumlarınız, yahut çevrimiçi yayınlarımıza katkı için irtibat e-postası: [email protected]

 

 

Çeviri: Selim Sezer

 

www.medyasafak.net