Hüsnü Mahalli’nin yazısından önemli satır başları

Ah Şu Suudiler

Kral olur olmaz ölen kralın adamlarını temizlemeye başlayan Selman gerekli tüm önlemleri aldıktan sonra son bir hamle ile önceki gün veliahtı olan Migrin’i görevden alarak kardeşinin oğlu Muhammed Bin Naif’i veliaht ve kendi oğlu Muhammed’i veliahtın veliahtı olarak atadı.

Yani Selman ölünce birinci Muhammed o da ölünce ikinci Muhammed kral olacak.

Peki bu ne demek?

37 yıl süre ile İçişleri Bakanı olan ve 2012’de ölen babasının yerine İçişleri Bakanı olan Muhammed Bin Naif Kral Selman tarafından Ocak 2015’te Veliahtın veliahtı olarak atanmıştı.

ABD üniversitelerinde okuyan Bin Naif CIA ve Pentagon’da radikal İslamcı teröristlerle mücadele konusunda özel kurslar almıştı. Geçen yıl başında Washington’a giden Bin Naif Başkan Obama tarafından kabul edilmiş ve iki saat süre ile konuşmuşlardı.

Muhamned Bin Selman da Bin Naif gibi ABD’de okumuş ama henüz 30 yaşında olmasına rağmen babası tarafından Savunma Bakanı olarak atanmıştı. Suudi Arabistan’da Savunma Bakanı olan kişi aynı zamanda Başbakan Birinci Yardımcısıdır. Başbakan ise Kral’ın ta kendisidir.

Çok hırslı olduğu söylenen Muhammed henüz genç ama ABD lobileri ile yakın ilişkiler içindedir çünkü Ekonomik ve Kalkınma Konseyi Başkanıdır. Yani paradan da sorumludur.

Gelelim üçüncü önemli değişikliğe.

40 yıldır ülkenin Dışişleri Bakanı olan Suud Elfaysal görevden alındı. Çok tehlikeli bir şekilde emperyalizmin ve gericiliğin hizmetinde bulunan Elfaysal’ın yerine  9 yıldır Washington büyükelçisi olan Adil Cubeyr getirildi.

O da ABD’nin merhale-i tedrisatından geçmiştir.

Başka türlüsü de olamaz.

Gelelim yorumlara .

Veliaht olan Migrin son dönemde Suudi Arabistan’ın Suriye ve Yemen politikalarına karşı geldiği için görevden alınmış. Kral Selman, yeni veliahtı Bin Naif ve veliahtının veliahtı oğlu Muhammed’in hedefinde şimdi ölen Kral Abdullah’ın oğlu Mitiib. Üçlü ondan kurtulmak için yeni hamleye hazırlanıyor. Çünkü adamları tarafından çok sevilen Mitiib ordudan daha güçlü Ulusal Muhafız Gücü’nun komutanı. Kral ise geçen hafta emir vererek bu gücü Yemen sınırına gönderme kararı aldı. Amaç başkent Riyad’tan uzaklaştırmak.

Bu durumda İçişleri Bakanlığına bağlı güçler ile ordu birlikleri tetikte tutulacak ve olası karşı bir hamleye karşı hazır duruma getirilecek. Çünkü yaklaşık 10 bin kadar prens ve prensesten meydana gelen Suud ailesi içinde çok ciddi tartışma ve iktidar kavgasının olduğunu herkes biliyor.

Ama kavganın içerik, kapsam ve sonucu ne olursa olsun kontrol her zaman Washington’da.

Washington demek  silah ve petrol tekelleri demektir.

Biraz da Yahudi lobileri.

Suud ailesi işte bu nedenle dünyanın en tehlikeli yönetimi.

Körfez’in diğer kral, emir ve şeyhlerini unutmamak gerekir.

Obama da unutmuyor.

Nitekim de bu kral, emir ve şeyhleri 13 Mayıs’ta Washington’a  davet ederek oturup konuşacak.

Batının İran ile olası anlaşması, Suriye, Irak, Libya, Yemen ve bölgedeki radikal İslamcı tehlike konuşulacak konular arasında.

İran ile dost olmaya çalışan ve Küba’ya dostluk elini uzatan Obama belki de Ortadoğu’da yeni bir dönem başlatmayı düşünebilir.

Bu beklenti doğru ise Obama misafir edeceği kral, emir ve şeyhlere çok sevdiği beyzbol sopasını gösterecektir.

Obama’nın Sisi ile son telefon görüşmesinde bu yönde sinyaller yansıtılmıştı.

‘Atamazsın’ denilmesine rağmen atmaya kalkarsa işte o zaman Türkiye  her alanda çok ciddi sıkıntılar yaşar.

Emperyalist ülkelerin, onların para babası Suudi Arabistan gibi bölgesel müttefiklerinin ve zaman zaman İsrail’in hiç şakası yok.

Bunlara direnenlerin başına bin çorap örülür.

Suriye’de olduğu gibi.

Arap olan kardeş ülkelerin ihanetine rağmen Şam İran’ın desteği ile direndi.

AKP yönetiminde Türkiye karşı cephede.

Şimdi artık yeni denklemler var.

Araplar, Türkler, Farisiler ve Kürtler.

Ama öncesinde Suudi Arabistan’da fotoğraf netleşecek.

Peşinden Obama kral, emir ve şeyhlerin beyinlerini ( varsa ) sıfırlayıp yeniden formatlayacak.

Yapar mı bilnmez ama yaparsa sonrası kolay.