Hükümet her fırsatta “Suriye’ye silah sağlamıyoruz” diyor.
Ancak Türkiye’den Suriye’ye hazirandan beri giden 47 ton silahın belgesi var. Bahsi geçen belgenin kaynağıysa Birleşmiş Milletler ve TÜİK
Durumu önce Birleşmiş Milletler verilerinde fark ettim. Ülke gümrüklerinden gelen bildirimlere dayanarak yeni bir uygulama başlattı BM. Dünyada gerçekleşen tüm işalat-ihracat faaliyetlerini istatistik departmanına bağlı Comtrade (mal ticareti) veritabanına yüklüyor… Ve geçen aydan beri de bilgileri Comtrade’in web sitesi üzerinden kamuoyuna açıklıyorlar.
İşte Comtrade’e girdiğinizde… Türkiye ve Suriye arasındaki mal ticaretini araştırdığınızda… Ve bu ticaretin, uluslararası kodu ‘93’ olan ‘silah ve mühimmat’ boyutuna baktığınızda… Veritabanı size inanılmaz bir tablo çıkartıyor. Çünkü Türk hükümetinin her fırsatta “Türkiye Suriye’deki direnişçilere silah sağlamıyor” iddiasının aksine… 2013’ün haziranından beri Türkiye’den Suriye’ye 47 ton silah ve mühimmat gönderildiğini söylüyor.
*
Verileri aldım. Bir Excel tablosuna dönüştürdüm. Hemen Dışişleri Bakanlığı’nı aradım. Sözcü Levent Gümrükçü’ye bir mesaj atıp, BM kayıtlarında Türkiye’nin Suriye’ye silah sağlıyor gözüktüğünü, buna nasıl bir açıklama getireceklerini sordum.
Öyle ya… Türkiye kâğıt üzerinde Suriye’ye silah ambargosu uyguluyor. Aslında rejime de direnişçilere de tek bir mermi bile gidemez. Gümrükçü, bilgilerin dayandığı kaynağa bakmadan refleks olarak hemen “Bilgiler hiçbir şekilde gerçek değil” dedi. Ama sonra bahsettiğim raporu bulamadığını kabul etti.
*
Gümrükçü reddetse de BM kayıtları son derece sarih… Buna göre haziran ayında Türkiye’den Suriye’ye 9303 kodlu silah cinsinden 3.6 ton yollanmış. Temmuzda silah sevkıyatının ağırlığı 4.4 tona çıkıyor. Guta’da yaklaşık 1000 kişinin öldüğü tahmin edilen 21 Ağustos kimyasal silah saldırısının olduğu ay, silah sevkıyatı 10 ton. Herkesin savaş beklediği eylül ayındaysa Suriye’ye giden silah miktarı 29 tona fırlıyor.
*
Bir yandan Gümrükçü’ye raporun Excel halini yollayıp ilave sorular yönlendirdim bir yandan da BM verilerinin kaynağını araştırmaya başladım. Ve bir süre sonra BM’nin çıkardığı bilgilerin aynısına, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) web sitesindeki raporlamalardan ulaştım. Türkiye’nin işalat-ihracat verilerine girip Türkiye ve Suriye arasında ‘93’ kodlu silah ticaretini arattırdığımda ekim ayını da kapsayacak şekilde BM verilerinin daha günceline TÜİK’te ulaştım. Silah ve mühimmat başlığı altında…
Sonra Gümrükçü’ye telefon ettim. Ve BM’de çıkan raporun kaynağının TÜİK olduğunu Gümrükçü’den de teyit ettim.
*
Aşağıdaki tabloda hazirandan ekime kadar TÜİK’in verilerine göre Türkiye’den Suriye’ye giden silah ve mühimmatın dökümünü göreceksiniz. Ay ay. Kasasında mermilerle yakalanan TIR şoförlerinin ifadeleri ya da yabancı gazetelerin direnişçi mülakatlarına gerek yok. Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi kuruluşlarının raporlarıyla.
Malın cinsine gelince… BM kayıtlarında 9303 koduyla gözüken bahsettiğim silahlar, Türkiye İstatistik Kurumu’nun, Uluslararası Standart Ticaret Sınıflaması’na göre de ‘Askeri Silahlar ve Mühimmatlar’ başlığı altındaki ‘Askeri Amaçlı Olmayan Silahlar’ kategorisinde geçiyor. Örneğin av tüfekleri ya da namludan doldurulan silahlar gibi. Kalaşnikof’u bu kategoride ihraç edemiyorsunuz ama Suriye’ye av tüfeği yollamak istediğinizde gümrükte kimse sizi durdurup “Napıyorsun, ambargo var” demiyor.
*
Dışişleri ne cevap verdi diye merak ediyorsanız. 10 gün oldu. Halen resmi bir cevap alamadım.
Ancak en son, 26 Kasım’da Hürriyet’in internet sitesinde yazdığım bir blog yazısında Reyhanlı’daki El Kaide’ye ait ‘güvenli evler’ hakkında bilgiler vermiştim. İstanbul Milletvekili Şafak Pavey’in 6 Aralık’ta yazımdaki bilgileri bir soru önergesiyle Dışişleri Bakanlığı’na sorduğunu öğrendim. 7 Aralık’ta da BBC, Reyhanlı’nın El Kaide kontrolündeki güvenli evlerini tanıklarla konuşarak tüm dünyaya duyurdu.
O yüzden… Belki yine bir milletvekili alıp soru önergesi verir ve cevaplamak zorunda kalırlar diye yazmak istiyorum. Türkiye’den Suriye’ye giden silahlarla ilgili acaba birileri aşağıdaki sorularda kamuoyunu aydınlatabilir mi? Türkiye’nin Suriye’ye gizlice geçirilen silahları bir de gümrüğüne eklemesini beklemiyorum ama... Allah aşkına nedir bu skandal!
*
Hazirandan beri Suriye’ye her ay yapıldığı gözüken silah sevkiyatlarından hükümetin haberi var mı?
Silah sevkiyatları neden Haziran ayından itibaren başlıyor? Sebep bir politika değişikliği mi?
Söz konusu silah sevkiyatlarına hükümet olarak bir dahliniz oldu mu?
Bu sevkiyatların Suriye’de kimlere ulaştırıldığını biliyor musunuz?
Ekim’de de devam ettiği gözüken silah sevkiyatlarını önlemeyi düşünüyor musunuz?
Bu silah sevkiyatlarında sorumluluğu olanlar hakkında silah ambargosunu ihlalden suç duyurusunda bulunacak mısınız?
Tolga Tanış-Hürriyet