Ahmed el Kubeysi, programa telefonla katılan birisinin sahabeler hakkındaki sorusuna şöyle yanıt verdi: “Tüm sahabelerin hepsi aynı derecede değildir. Bazıları, bazılarından daha üstün bir konuma sahiptirler.” Ahmed el Kubeysi, daha sonra Muaviye’nin İslam’dan çıkmış bir mürtet olduğunu söyleyerek onun Müslümanların birkaç gruba bölünmesine neden olduğunu ve bir makam uğruna İslam ümmetini bir birinden ayırdığını söyledi.
Ahmed El Kubeysi, bu düşünceye sahip Vahabi Selefilere seslenerek şunları söyledi: “Sizler nasibisiniz (Efendimiz Hz. Muhammed Musatafa’nın (s.a.a) ailesine düşmanlık güdenlere nasibi denir) Nasibiler, Muaviye’nin takipçileridir. Muaviye, Hz. Ali’ye (aleyhi selam) lanet ve küfür edilme emri vermiştir. Ve bugün biz her ne sıkıntı çekiyorsak Muaviye’nin yüzündendir.”
Ahmed El Kubeysi, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsan bir anda hem Hz. Ali’yi (aleyhi selam) hem de onun katillerini sevemez veya hem Hz. Hüseyin’i (a.s) sevecek hem de onun katillerini, bu imkansızdır. Bu Muaviye’nin yüzünden duçar olduğumuz bir musibettir. Ayrıca ona “seyyidina” yani ey efendimiz!! demektedirler.
Zincirlerini kırıp gerçekleri haykırabilen bu aydın Ehli sünnet aliminin açıklamalarının ardından Vahabi Selefiler tarafından facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde kendisine ağır eleştiriler yönetildi. Suudi Arabistan Vahabi rejiminin baş müftüsü olan Abdulaziz bin Abdullah Al-i Şeyh başta olmak üzere bir çok Vahabi, Selefi, müftü Ahmed El Kubeysi’yi tekfir etti, kafir ve zındıklıkla suçladılar. Bazıları da hızını alamayarak Kubeysi’nin Şia’ya yaklaştığını, onlardan olduğunu iddia etti, ancak Ahmed El Kubeysi, iddiaları reddederek kendisinin Sünni olduğunu söyledi.
Hatırlanacağı üzere Şeyh Ahmed el Kubeysi geçtiğimiz aylarda da bir televizyon programında izleyicilerinden birisinin “Muaviye’nin mi yoksa Ali bin Ebu Talib’in (a.s) mi takipçisi olmalıyız” sorusuna: “Hz. Ali’nin takipçisi olun ki O'nunla haşr olasınız.” diye cevap vererek Vahabi Selefilerin tepkisini üzerine çekmişti.
16 Ocak 2013