Ağdere'deki askeri işgal birimlerini inceleyen Sarkisyan, bölgeyi boşaltması konusunda alınan sayısız BM kararlarını hiçe sayarak dünyanın gözünün içine baka baka işgali sürdürüyor.

Serj Sarkisyan, 1991-1994 Yıllarında ayrılıkçı Dağlık Karabağ Savunma Ordusu'nun başına geçti. Azerbaycan-Ermenistan savaşı sonrasında yine aynı dönemin Ermeni komutanlarından Vazgen Sarkisyan ile beraber "Ulusal Kahraman Madalyası"'na layık görüldü. 1996-1999 Yıllarında Milli Güvenlik Bakanlığı, 1999-2000 Yılında Milli Güvenlik Konseyi sekreterliği ve 2000 Yılından itibarende bu görevle beraber Savunma Bakanlığı görevini üstlendi.

2007 yılında kalp krizinden ölen Andranik Markaryan yerine Robert Koçaryan tarafından Başbakanlığa atandı. 2008 yılında yapılan genel seçimde eski Cumhurbaşkanı Levon Ter-Petrosyan ile yarıştı ve %52 oy alarak Cumhurbaşkanı seçildi. Seçimler sonrasında rakibi Levon Ter-Petrosyan taraftarlarınca seçimlerde hile yapıldığı iddiasıyla 20 Şubat - 1 Mart arasında büyük kitle gösterileri düzenlendi. 8 kişinin öldüğü gösteriler 1 Mart'taki polis müdahalesi ve ülkede olağanüstü hal ilan edilmesi ile sona erdi

Sarkisyan, Hocalı katliamına katıldı

Karabağ Savaşı sırasında Ermeni askeri güçlerinin başında bulunan isimlerden biri olan Sarkisyan'ın Hocalı Katliamı'nda önemli rol üstlendiği biliniyor. Eli kanlı terörist Sarkisyan'ın bu katliamlarda bizzat yer aldığını TBMM Başkanı Çiçek de geçtiğimiz ay ifade etmişti. Çiçek, dünyanın en  büyük katliamlarından birinin 1992’de Hocalı’da yapıldığını belirterek “O katliama bugün Ermenistan Devlet Başkanlığı görevini yürüten Sarkisyan da katılmıştır” demişti.

Çiçek, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in vefatının 8. yılı dolayısıyla düzenlediği anma gecesinde Ermenistan’ın insanlık suçu işlediğini kaydetmiş “Yakın tarihin en büyük katliamlarından biri dünyanın gözleri önünde 1992 yılında Hocalı’da yapılmıştır. O katliama bugün Ermenistan Devlet Başkanlığı görevini yürüten Sarkisyan da katılmıştır. Sarkisyan katliamı şu sözlerle itiraf etmiştir: ‘Hocalı’dan önce Azerbaycanlılar bizim şaka yaptığımızı sanıyorlardı. Ermenilerin, sivil topluma karşı el kaldıramayacaklarını sanıyorlardı, biz bunu kırmayı başardık.’ demişti.

Ermenistan İnsanlık Suçu İşliyor

Azerbaycan'ın bugün en önemli sorunu, topraklarının beşte birinin Ermeniler tarafından işgal altında tutulmasıdır. Ermenistan'ın işgal altında tuttuğu topraklardaki doğal kaynakları tahrip etmesi, camileri yakıp yıkması da bir başka insanlık suçu işlediğini gösteriyor.

Dağlık Karabağ ile işgal altında tutulan bölgelerde, 1 milyondan fazla Azerbaycan Türkü yerinden, yurdundan edildi. Bakü çevresinde güç şartlar altında yaşamlarına devam eden kardeşlerimiz evlerine dönecekleri günü bekliyor. İşgal altındaki toprakların yeniden Azerbaycan'ın bir parçası haline gelmesi ve kaçkınların yerlerine, yurtlarına dönmeleri için Batı, oyalamaktan başka bir şey yapmıyor.

AGİT Minsk Grubu 20 Yaşında! İşgal Sürüyor...

24 Mart 1992 tarihinde Ermenistan-Azerbaycan Yukarı Karabağ çatışmasının barışçıl çözümüne aracılık yapılmasını öngören AGİT Minsk Grubu kuruldu. Yıl 2012, değişen bir şey yok!

Üç eşbaşkan ülkeden oluşan AGİT Minsk Grubu - ABD, Fransa ve Rusya gibi süpergüç olarak nitelendirilen ülkeleri içermektedir. Halihazırda AGİT MG eşbaşkanlığını Robert Bradke (ABD), Bernar Fassier (Fransa) ve İgor Popov (Rusya) yerine getirmektedir.

Sorunun çözüm sürecinde AGİT Başkanı'nı Özel Temsilci Andrzej Kasprzyk temsil ediyor. ABD, Fransa ve Rusya’dan oluşan eşbaşkanlara ek olarak, AGİT Minsk Grubu’nda Beyaz Rusya, Almanya, İtalya, Portekiz, Hollanda, İsveç, Finlandiya, Türkiye ve sorunun tarafları olan Azerbaycan ve Ermenistan yer almaktadırlar.

20 yıllık faaliyetine(!) rağmen, AGİT Minsk Grubu, Karabağ sorununun çözümünde hiçbir sonuca varamadı.

Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin Ermeni işgali altında tutulduğu Yukarı Karabağ'la ilgili ilk ateşkes anlaşması 1994 yılında imzalanmıştı.