Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Suriye Petrol Pazarı ve AB Ambargosu

ORSAM Enerji Danışmanı Hakan Demir, Suriye'nin petrol pazarını ve Avrupa Birliği'nin geçtiğimiz günlerde aldığı ambargo kararını değerlendirdi. 

11 Eylul 2011
Suriye Petrol Pazarı ve AB Ambargosu

Suriye’nin ispatlanmış rezervi yaklaşık 2.5 milyar varil olup, günlük üretimi yaklaşık 380-400 bin varildir. Bunun yaklaşık 150 bin varili ise ihraç edilmektedir.[1]

Başka bir deyişle yılda yaklaşık 7,6 milyon ton petrol ihracatı yapmaktadır.Buna ek olarak Suriye yine yıllık yaklaşık 700 bin ton nafta, vakum motorin içeren petrol ürünü ihracatı yapmaktadır. Buna karşın Suriye motorin, benzin, fueloil ve LPG’yi içeren yıllık yaklaşık 2,5 milyon ton petrol ürünü işalatı yapmaktadır.[2]Bugünkü  petrol ve ürün fiyatlarıyla değerlendirildiğinde Suriye petrol ve ürün ticaretinden yaklaşık 5,9 milyar dolar petrol ve ürün ihracından gelir elde ederken, yaklaşık 2 milyar dolar da ürün işalatından dolayı bir gidere katlanmaktadır. Suriye’de ham petrol ihracatı Başbakanlığa bağlı Petrol Ticaret Dairesi (SYTROL) tarafından Petrol ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı olan Suriye Devlet Petrol Şirketi (GPC) adına yapılmaktadır. Yine ürün işalatı da bu daire tarafından Petrol Bakanlığı’na bağlı Dağıtım Şirketi(MAHRUKAT) adına yapılmaktadır. Alım-satımlar Sytrol’e tescil edilmiş büyük petrol ticaret şirketleri ve rafineler ile ihale yoluyla yapılmaktadır. Ağır ham petrol ihracatı ise yıllık bazda Sytrol’ünrafineri ve şirketlere tahsisatına göre yapılmaktadır.Suriye ham petrolünün alıcıları genel itibariyle Fransa, İtalya, Almanya,Hollanda, Avusturya, İspanya, Çin, Hindistanve Türkiye’dir. AB Komisyonu Enerji Genel Müdürlüğü’nün yıllık petrol işalatı verilerine göre AB bölgesine Suriye’den işalatı yapılan ham petrol miktarı ise yaklaşık 2,7 milyon ton’dur.[3]
 
Ham petrol ihracatının yaklaşık üçte ikilik kısmı Souedie adlı ağır ham petrolden oluşmaktadır. Ağır ham petrol yıllık bazda rafineriler veya büyük petrol şirketlerine tahsis edilmek suretiyle satılmakla birlikte bazen spot kargo olarak da satılabilmektedir. Ağır ham petrol genel olarak Soudie, Jbessa, Youssefieh ve Kkurbet East sahalarından üretilmekte ve boru hattıyla Tartus limanına taşınarak ihraç edilmektedir.[4]Bu ağır ham petrol özellikle yaz döneminde asfalt üretimi için tercih edilirken aynı zamanda piyasa fiyatlarına bağlı olarak hafif ham petrolle paçallanmak amacıyla da alınabilmektedir. Suriye hafif ham petrolü ise ihale yoluyla satılmaktadır. Hafif ham petrol ise genel itibariyle Fırat Petrol Şirketi’nin işletiminde olan sahaları, As Sham ve Deir Ez-Zor sahalarından üretilmekte ve boru hattıyla Banyas terminaline taşınarak ihraç edilmektedir.[5]
 
Suriye’nin petrol ürün ihracı da yine Akdeniz bölgesindeki rafineri ve petrokimya tesislerinin kullanımına veya yeniden rafine edilmesine yöneliktir. Ürün işalatı da yine Akdeniz pazarında etkin olan rafineri ve petrol ticaret şirketlerinden karşılanmaktadır.  Bunlar arasında BP, Shell, Litasco, Gunvor, Trafigura, Vitol, Glencore, Tüpraş, Naftomar, AOT, Galaxy, IPG sıralanabilir.
 
Suriye’de Üretim Paylaşım Anlaşması olan Avrupa Şirketleri
 
Suriye’de arama,üretim saha geliştirme ve teknik hizmetler ile ilgili olarak Total, Gulfsands, Shell, ENI, INA gibi Avrupa menşei petrol şirketleri faaliyetlerde bulunmaktadır. Söz konusu faaliyetler Suriye Devlet Petrol Şirketi ile bu şirketlerin yapmış oldukları üretim paylaşımı anlaşması temelinde ve yeni bir ortak girişim kurmak suretiyle yürütülmektedir. Bu ortak girişimler saha veya sahaları içeren bloklara göre oluşmaktadır. Deir Ez Zor Petrol Şirketi, Dicle Petrol Şirketi, Fırat Petrol Şirketi ortak girişime örnek verilebilir.
 
Suriye’nin ham petrol üretiminde iki önemli saha dikkat çekmektedir. Bu sahalar 100 bin varil günlük üretimi olan Omar ve 200 bin varil günlük üretimi olan Jbessa sahalarıdır.[6]Bu sahalardan Omar,Fırat Petrol Şirketi (Al-FuratPetroleumCompany-AFPC) tarafından işletilmektedir. Omar sahasına ek olarak Tanak, AL Ward ve Thayyam sahaları da bu şirket tarafından işletilmektedir. Fırat şirketi 1985 yılında bir ortak girişim şeklinde kurulmuş olup, bu girişimin %50’si Suriye Devlet Petrol Şirketi (General PetroleumCompany-GPC) %32’si Suriye Shell Petrol Geliştirme (Syrian Shell Petroleum Development-SSPD) ve 18’i de Çin Ulusal Petrol Şirketi (ChinaNationalPetroleumCompany-CNPC) ve Hindistan Ulusal Doğalgaz ve Petrol Şirketi (Oiland Natural Gas Corporation Limited-ONGC) arasındaki ortak girişim olan HimalayaEnergySyria adlı şirkete aittir. CNPC,HimalayaEnergySyria adlı şirketteki hissesine ek olarak  2010 yılında SSPD’nin %35’lik hissesine de ortak olmuştur.[7] Bu sahalara ek olarak, CNPC ve SINOPEC (Çin Petrol ve Kimya Şirketi-China Petroluem and Chemical Corporation)’in kontratçı olduğu Qudeh, Gbeibe ve Tishrine adlı sahalarda mevcuttur.[8]Jbessa sahası ise GPC tarafından işletilmektedir.
 
Shell dışında Suriye pazarında yer alan bir diğer şirket de Gulfsands İngiliz şirketi olup, GPC ile Dicle Petrol Şirketi (DijlaPetroleumCompany-DPC) ortak girişimi çatışı altında faaliyetini sürdürmektedir. Bu ortak girişimin %50’si Gulfsands’e aittir. Bu girişim Youssefieh ve Khurbet East sahalarında geliştirme ve üretim faaliyetinde bulunmaktadır. Gulfsands’in imtiyazı ticari onaydan sonra 25 yıllık bir süreyi kapsamaktadır. Söz konusu sahalara ticareti geliştirme onayı Youssefieh sahası için 2008 ve Kkurbet East sahası için 2010 yılında Petrol Bakanlığı tarafından verilmiştir.[9]Suriye’de önemli bir diğer ortak girişim de Total Fransa ile GPC’nin 1990 yılında kurduğu Deir Ez Zor Petrol Şirketi (Deir Ez Zor  Petroleum Co) olup, Total’in bu girişimdeki hissesi %50’dir.[10] Bu ortak girişim kapsamında 2008 yılında ilave uzatma hakkı tanınarak 2011’den 2021 yılında kadar Deir Ez Zor bölgesinde faaliyet izni sağlanmıştır. Ayrıca, Total Jafra, Qahar ve Atalla sahalarında da  üretimin arttırılması ve sahaların iyileştirilmesi imkanını elde etmiştir. Bunun yanısıra yine 2009 yılındaki Tabiyeh anlaşması ile Tabiyeh sahasının üretim kapasitesinin arttırılmasında karara varmışlardır. Buna ek olarak aynı yıl Total ile GPC arasında yeni projelerinin geliştirilmesi konusunda ortak çalışmalar yapılması kabul edilmiştir.[11]
 
Total’in dışında Suriye petrol pazarında yer alan bir diğer Fransız şirketi de Maurel&Prom’dur. Bu şirket 2006 yılında Alasi sahası için arama izni elde etmiştir. Söz konusu arama izninde Amerikan şirketi olan Petroquest ile işbirliği yapmaktadır.[12]Hırvatistan’ın Petrol Sanayi Şirketi (IndustriaNafte D.D.-INA) Suriye pazarında faaliyette bulunan bir diğer şirketidir. INA, GPC ile Hayan PetroleumCo adlı ortak girişimi kurmuşlardır. Bu ortak girişimde INA’nın hissesi %50 olup,INAHayan bloğunda arama ve geliştirme faaliyetinde bulunmaktadır. Bu blok Jihar, Palmyra, Al Mahr, Jazal, Mustadira ve Mazrur sahalarını kapsamaktadır.[13]Suriye pazarında yer alan bir başka Avrupalı şirket de İtalyan Saipem’dir.Saipem, Dicle Petrol Şirketi ile Khurbet East sahasında mühendislik, tedarik ve 50 bin varil kapasiteli rafinaj tesisi kurulumu için 2010 yılında anlaşma yapmıştır. Saipem ile Suriye Petrol Bakanlığı arasındaki 2010 yılı görüşmeleri açısından dikkat çeken bir önemli bir konuda Irak-Suriye arasında petrol ve gaz boru hattı inşasıdır. Bu proje için Saipem ile  Suriyeli şirketler arasında işbirliği görüşülmüştür.[14]
 
Bu şirketlere ek olarak Avustralya’nın AED Oil ve Tapoil ve Brunei’nin Petroleum Brunei’nin ortak olduğu Polonya Şirketi olan Kulczyk, Çin’in CNPC, Sinopec, yine Rusya’nın Tatneft ve grub içerisinde Amoco, BP, Gazprom, ENİ, Sinochem, Sonatrach, Rosneft, Emarald Energy, Shell, Tatneft,Koreagaz gibi şirketlerin yer aldığı Soyutneftegaz Uluslararası Şirketler Grubu da Suriye pazarında yer almaktadır.[15]
 
Avrupa Birliğinin 2 Eylül Ambargo Kararları
 
Avrupa Birliği, Suriye’de iktidarın muhaliflere karşı sergilediği saldırgan tutuma tepki olarak  Suriye ile petrol ve petrol ürünleri alım-satımına yönelik ambargo kararı almıştır. Söz konusu ambargo, Konsey’in 3 ayrı kararında yer almıştır. Bu kararlardan ilki Suriye’ye yönelik kısıtlaycı tedbirlere ilişkin 2011/273/CFSP nolu karara değişiklik öngören 2011/522/CFSP nolu karardır. İkincisi ise Suriye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasındaki işbirlği anlaşmasının uygulanmasını kısmi askıya alan 2011/523/EU nolu kararıdır. Üçüncüsü de 09 Mayıs 2011 tarih ve 442 nolu kararında değişiklik yapan 02 Eylül 2011 tarih ve 878 sayılı karardır. Özetle; 2011/522/CFSP nolu karar Suriye’den petrol ve petrol ürünlerinin alınıp satılması, taşınması ve işalatını yasaklamıştır. Ancak karar kapsamında 02 Eylül öncesinde Suriye ile yapılan kontratlarbu yasak haricinde tutulmakla birlikte, bu kontratların da 15 Kasım 2011 tarihi itibariyle sonlandırılması şartını getirmiştir. Getirilen yasak aynı zamanda bu faaliyetlere yönelik doğrudan veya dolaylı olarak finanse etmek, finansal kaynak sağlama, sigortalama işlemlerini de içermektedir.[16] 2011/523/EU nolu karar ise petrol ve ürün ihracından rejimin faydalandığı ve baskıcı politikalarını uygulamak için kullandığı, bu nedenle de sadece kısıtlayıcı tedbirlerin rejime yönelik olup, halkı hedef almaması gerektiğine vurgu yapmaktadır. Bu nedenle de kararda söz konusu işbirliği anlaşmasının kısmı olarak ve sadece petrol ve petrol ürünlerini içerecek şekilde askıya alınmasını, Suriye yönetiminin insan hakları ihlallerine yönelik politikalarına sona vermesini müteakip anlaşmanın tekrar tümüyle uygulamaya alınması kabul edilmiştir.[17] 878 sayılı karar ise bir anlamda 2011/522/CFSP nolu kararı tekrarlar mahiyette olmakla birlikte daha belirginleştirmiştir. Kararda Suriye menşeili ve/veya menşeili olmayıp Suriye çıkışlı petrol ve petrol ürünlerinin AB ülkelerine işalatı, Suriye’den petrol ve petrol ürünlerinin alım-satımı ve üçüncü ülkelere de taşınması, bu faaliyetlerin doğrudan veya dolaylı olarak finanse edilmesi, bu faaliyetler için finansal kaynak sağlanması, finansal türev işlemlerin yapılması, sigortalama da yasaklanmıştır. Kararda 2 Eylül öncesinde imzalanan kontratlar bu yasaklar dışında tutulmuş olmasına karşın bu kontratların da 15 Kasım’a kadar sonlandırılması şartı da vurgulanmıştır.[18]
 
Bu kararlar açık bir şekilde Suriye menşeili ve/veya Suriye çıkışlı olan petrol ve ürünlerinin işalatı, alınıp-satılması, üçüncü ülkelere nakliyesi ve bu ticari işlere yönelik bankacılık faaliyetlerine yasak getirmiştir. Ancak kararlarda Suriye’ye petrol ürünleri satışı veya üretim paylaşımı anlaşması olan şirketlerin kendi hisseleri oranında Suriye’den petrol çıkışlarına yönelik açık bir yasaklayıcı hüküm yer almamaktadır. Nitekim Shell ve Total söz konusu anlaşmalardan doğan paylarını yüklediklerini belirtmektedirler. Ancak bankacılık faaliyetlerine yönelik kısıtlayıcı tedbirler nedeniyle Suriye’ye yönelik ürün satışlarını olumsuz etkileyebilecektir. Bu çerçevede kredilendirme, akreditif işlemleri, risk yönetim işlemleri yapılamayacağı gibi uzun süredir ödemelerde ABD Doları yerine EURO kullanan Suriye, bu konuda da ciddi sorunlarla karşılaşmaktadır. Zira Suriye’ye yönelik kredilendirme, akreditif, risk yönetim işlemleri konusunda bankalar uzun süredir zorluk yaşamaktaydı ancak gelinen noktada bu işlemlerin de yapılamadığı veya bazı bankaların daha da zorlanacağı görülmektedir. Bundan dolayı da Suriye’ye ürün satışları olumsuz etkilenecektir. Dolayısıyla da Suriye’nin gündelik hayatında ısınmadan, elektrik üretimine, evsel kullanıma ve ulaşıma kadar her alanda zaruri olan petrol ürünlerinin yeterince temin edilememesi, özellikle kış döneminde halkı olumsuz etkileyecektir. Bu ise doğal olarak Suriye’de Esad rejimini halk nezdinde daha zor durumda bırakacaktır. Petrol şirketlerinin veya rafinerilerin ticaret durumu ise bu süreçten bir ölçüde olumsuz etkilense de Libya pazarının tekrar açılmaya başlaması bu olumsuzluğu petrol ve ürün ticareti açısından ikame edebilecektir.
 
AB’nin Suriye’ye yönelik bu ambargo kararı öncelikle Suriye’yi ciddi şekilde olumsuz etkileyecektir. AB’nin işalat rakamlarına bakıldığında Suriye ham petrolünün işalattaki payı binde bir seviyesindedir; AB bölgesinin yapmış olduğu petrol işalatı günlük 4 milyon varil civarındadır. Suriye ham petrolünün bu miktar içerisindeki payı ise 54 bin varildir. [19] Dolayısıyla da arz çeşitliliği de dikkate alındığında Suriye ham petrolü yerine muadil olarak Batı Afrika ham petrolü, Ceyhan çıkışlı Irak ve Azeri ham petrolü, Rus ve Arabistan ham petrolü, K.Afrika ham petrolü rahatlıkla ikame edilebilecektir. Bu nedenle de Suriye gerek petrol ve ürün ihracatında gerekse de petrol ürünleri işalatında Çin, Rusya, Hindistan, İran zor olmakla birlikte Venezuela ile işbirliği yapmaya çalışabilecektir. Çin, Hindistan ham petrol işalatçısı ülkelerdir ve halihazırda Suriye ham petrolü bu ülkelere de satılmaktadır. Rusya ve Venezuelaürün ihracatı yapan önemli ülkelerdir. Ancak burada sorun ödeme şeklinin ve yönteminin belirlenmesi olacaktır. Karşılıklı ödemeler yerel para birimleri veya nakit yerine petrol karşılığı ürün takası, sahalarda imtiyaz vs. şeklinde olabilecektir. Bunun için de Suriye normal koşullardakinden daha fazla bir maliyete katlanmak zorunda kalabilecektir.
 
 
Kaynaklar

[1]OPEC Annual Statistical Bulletin  2010/2011 http://www.opec.org/opec_web/static_files_project/media/ downloads/publications/ASB2010_2011.pdf, Tablo 3.1, 3.7, 3.18
[2]Sytrol’un 2009,2010 ve 2011 yılları itibariyle aylık veya dönemsel alımları için yaptıkları ihale dökümanları baz alınarak yaklaşık miktarlar elde edilmiştir.
[3]http://ec.europa.eu/energy/observatory/oil/doc/import/coi. İşalat miktarı 2007-2010 yıllarına ait  kayıtlı işalat verilerinden elde edilmiştir. Ton/varil faktörü çevriminde Suriye yüklemelerine göre ağır ham petrol için 6.8, hafif ham petrol için 7.4 kullanılmıştır. Amerikan Enerji Veri Dairesi’nin Suriye raporuna göre ise 2010 yılında petrol ihracının %32’si Almanya, %31’i İtalya, %11’i Fransa, %9 Hollanda,%5 Türkiye ve İspanya,% 7 ise Avusturya’ya yapılmıştır.http://205.254.135.24/emeu/cabs/Syria/pdf.pdf
[4]http://www.gulfsands.com/s/syria.asp, Ağır ham petrol kalitesi 23 API ve 4 sulfur
[5]http://www.afpc-sy.com/new/history, Hafif ham petrol kalitesi 37 API ve 0,7 sulfur
[6]http://205.254.135.24/emeu/cabs/Syria/pdf.pdf
[7] http://www.afpc-sy.com.Himalaya EnergySyria  hisseyi PetroCanada adlı şirketten satın almıştır. GPC’nin ilk adı SyrianPetroleumCompany (SPC) idi.
[8]http://205.254.135.24/emeu/cabs/Syria/pdf.pdf
[9]http://www.gulfsands.com/s/syria.asp
[10] http://www.spc-sy.com/en/main/company
[11]http://www.total.com/en/about-total/our-businesses/upstream/exploration--production/middle-east
[12]http://www.ikvpaxchristi.nl/files/Documenten/MO%20Syrie/Investments.pdf, revised May 2011
[13]http://www.ina.hr/default.aspx?id=491
[14]http://www.ikvpaxchristi.nl/files/Docu
menten/MO%20Syrie/Investments.pdf, revised May 2011, Saipem’in %43’ü ENİ’ye aittir. www.saipem.com/site/home/company
[15]http://www.afpc-sy.com.
[16]http://eur-lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=OJ:L:2011:228:0016:0018:EN:PDF
[17]http://eur-lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=OJ:L:2011:228:0019:0021:EN:PDF
[18] http://eur-lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=OJ:L:2011:228:0001:0005:EN:PDF
[19]http://ec.europa.eu/energy/observatory/oil/doc/import/coi. AB Komisyonu Enerji Genel Müdürlüğü’nün 2007-2010 verileri dikkate alınmıştır.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.