Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Wikileaks, Sistemli ve Amaçlı

Cumhurbaşkanı Gül, Kazakistan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın mensuplarının Wikileaks belgeleri ile ilgili sorularını cevapladı.  

01 Aralık 2010
Wikileaks, Sistemli ve Amaçlı

Cumhurbaşkanı Gül, “Burada biraz, şimdiye kadar çıkanların etkisini nedir, diye baktığımızda biraz bir sistematiği olduğu kanaatindeyim. Birazcık bir amaç varmış gibi geliyor bana, ama tabii ki şimdiden kesin bir şey söylemek doğru değil. Neler gelecek, neler yayınlayacaklar; bunlara bakmak gerekir." dedi.

“TÜRKİYE İLE AZERBAYCAN ARASINDAKİ DOSTLUĞU HİÇ KİMSE ETKİLEYEMEZ”

Cumhurbaşkanı Gül, aynı basın mensubunun ikinci sorusuna ise şu cevabı verdi: “İkinci sorunuzda çevreyle ilgili değerlendirmeler de var. Bunları hep takip etmek gerekir. Bunlara bu merkezden bakıyorum. Sizinle ilgili söylenen bir şeyin siz doğrusunu bildiğiniz için hemen bunun doğru olmadığını söylersiniz, inanmazsınız. Ama başkasıyla ilgili söylenenlere insanlar çabuk inanırlar. Aslında onlara da böyle bakmak gerekir, çevreyle ilgili söylenen şeylere. Burada biraz, şimdiye kadar çıkanların etkisini nedir, diye baktığımızda biraz bir sistematiği olduğu kanaatindeyim. Birazcık bir amaç varmış gibi geliyor bana, ama tabii ki şimdiden kesin bir şey söylemek doğru değil. Neler gelecek, neler yayınlayacaklar; bunlara bakmak gerekir.

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dostluğu da aynı şekilde hiç kimse etkileyemez. Bizler, bir milletin farklı farklı devletleriyiz. Dışardan farklı görünebilir, farklı değerlendirmeler yapılabilir, ama işin aslı budur''

“BAZI ŞEYLER SÜZGEÇTEN GEÇİRİLEREK YAPILIYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, Wikileaks’de en çok Türkiye ile ilgili belgeler bulunduğunu, bunu birçok yorumcunun Türkiye üzerinde oynanan bir oyun olarak değerlendirdiğini savunarak görüşlerini soran bir basın mensubuna cevaben, ''Türkiye'den bakınca bizim Türk gazetelerinin Türkiye ile ilgili haberleri var. Ama ben yabancı ajanslara, televizyonlara, gazetelere bakıyorum, onlar da çok daha farklı, yansıması daha çok bölgeyle ilgili, biraz daha farklı bir yansıtma şekli var. Onun için söyledim zaten. Biraz sanki bazı şeyler süzgeçten geçirilerek yapılıyor. Sanki bir amaç var gibi geliyor bana. Ama bunlarla ilgili kesin bir şey söylemek doğru değil. Türkiye olunca tabii ki Türk gazeteleri olarak siz Türkiye ile ilgili ne yazmışlar noktasının üzerinde duruyorsunuz. Bunların bir kısmına biz ‘diplomatik dedikodular’ deriz. Aslında bazılarını tahmin edebilirsiniz. Bunların bazılarını tahmin edebiliriz. Yani insanlar hakkımızda ne düşünüyorlar diye bunları tahmin edebiliriz, ama görmemiz lazım, ne tür belgeler var'' dedi.

“BİLGİ ALINACAK BİR ŞEY YOK”    

Bir basın mensubunun, ''Belgelerle ilgili herhangi bir devlet veya hükümet başkanıyla görüşme yaptınız mı, bilgi aldınız mı?'' sorusuna da Cumhurbaşkanı Gül, ''Hayır. Bilgi alınacak bir şey yok. Ne yapacağım? Buradaki bir Amerikalı diplomat veya başka bir yerdeki, oturmuş bir kâğıt yazmış. Onunla ilgili bilgi mi alacağım? Daha dün, Dışişleri Bakanımız ile Amerikan Dışişleri Bakanı görüştü. Amerikan Hükümeti'nin de resmi açıklamaları var. 'Bunlar bizim politikalarımız değil. Politikalar Washington'da yapılır. Biz, burada yaparız, ama bize her yerden çeşitli değerlendirmeler gelir' diye. Onlar da o açıklamayı yaptılar zaten''

BELGELERİN ULUSLARARASI İLİŞKİLERE ETKİSİ  

''Siz de Dışişleri Bakanlığı yaptınız. Bu tip belgelerin ortaya çıkması -doğruluğu tartışılmakla beraber- genel anlamda bakıldığında uzun vadede uluslararası ilişkileri etkileyebilir mi?" sorusuna da Cumhurbaşkanı Gül, ''Olabilir tabii. Çünkü bunların bir kısmı da psikoloji ile ilgili şeyler. Bunlar güvensizlikler oluşturabilir. Bunlar normaldir. Olabilir tabii ki. İlişkilere, konuştuğu şeylere herkes ona göre daha çok dikkat eder. Ama şimdiye kadar benim gördüklerim, demin söylediğim gibi değişik seviyedeki Amerikalı diplomatların, kendi değerlendirmeleri, kendi gözlemleri, duydukları... Bazılarını, sizlerin yazdıklarını, kendileri buradan memleketlerine rapor ediyorlar. Gördüğüm kadarıyla Türkiye ile ilgili yazılanların büyük bir kısmı da bu şekilde. Sizler için orijinal olmaması gereken şeyler. Bunların büyük bir kısmı Türk basınında zaten eleştirel olarak yazılan çizilen şeyler'' şeklinde cevap verdi.

“BİR ÜLKENİN ARŞİVLERİNİN SIZMASI DÜŞÜNDÜRÜCÜ”

Belgelerin sızmasının ''diplomasinin 11 Eylülü'' olarak değerlendirildiğinin hatırlatılması üzerine de Cumhurbaşkanı Gül, ''Yok. Doğrusu ben öyle görmem açıkçası. Tabii bilmiyorum. Bundan sonra ne yayınlayacaklar. Onlara bakmak gerekir. Demin söylediğim şey işte. Bugün ortaya çıkanlar, en azından böyle... Bunlar, tabii ki bir ülkenin arşivlerinin dışarı sızması açısından o ülkenin düşünmesi gereken bir şey. Yani bir ülkenin belgeleri, kendilerine göre gizli kalması gereken belgeleri, arşivleri eğer dışarı sızıyorsa o ülkenin oturup kendisinin düşünmesi gerekir'' dedi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.