Deniz Baykal, parti merkezinde Türkiye'de çeşitli temaslarda bulunan Azerbaycan Milli Meclisi Uluslararası ve Parlamentolararası İlişkiler Komisyonu heyetini kabul etti.
Yaklaşık 45 dakikalık görüşmenin ardından Baykal ile Azerbaycan Dostluk Grubu Başkanı ve heyette yer alan Nizami Caferov basın karşısına geçti.
Deniz Baykal, Ermenistan'la Türkiye arasında protokol imzalanmasının TBMM'de onaylanmadan yürürlüğe girmeyeceğini ifade etti.

Protokolün Azerbaycan'ın Kafkasya'daki beklentilerine uygun olmadığını vurgulayan Baykal, "Kafkasya'da daha öncelikle ele alınması gereken, acil çözülmesi gereken daha önemli konular vardır. Bunların başında da Azerbaycan topraklarının 5'te birinin Ermenistan tarafından işgal edilmeye devam ediliyor olmasıdır. Bu işgale son verilmesi öncelikli sorundur, ama bu konuda hiçbir yeni, umut verici, ciddi somut adımın atılamamış olması, buna karşılık Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınırın açılacağına yönelik bir protokolün imzalanması çok doğal olarak Azerbaycan halkının bu konularda hayal kırıklığı içine girmesine neden olmuştur. Bunu görmek ve bunu anlamak lazımdır." diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın Bakü ziyaretinde işgal ortadan kalmadan sınırların açılmayacağını söylediğini hatırlatan Baykal, Türkiye'nin bu sözlere sahip çıkarak, baskılara ve zorlamalara kararlılıkla karşı koyması gerektiğini dile getirdi.

Baykal, işgalin ortadan kalktığı netlik kazanmadan sınırların açılması kararının Meclis tarafından alınamayacağına işaret ederek, "İşgalle ilgili süreç başlıyor, başladı, başlayacak, ilk adımlar atılıyor, siz de sınırları açıverin' aldatmacalarına düşmemek için yine gerekli duyarlılığı hep beraber sergileyeceğiz." dedi.

Baykal, protokolün TBMM'den geçmemesi için ellerinden gelen çabayı göstereceklerini kaydetti.
Azerbaycan'ın yalnız Türkiye için değil, bölge için de çok önemli bir ülke olduğunu aktaran Baykal, Avrupa'nın gelecekteki gaz ve petrol ihtiyacının önemli bir bölümünün buradan karşılanacağına dikkat çekti.

Baykal, "Azerbaycan, Kafkasya'daki hiçbir ülkeyle pazarlık yapılacak bir ülke değildir. Azerbaycan'la bir can kardeşliğimiz vardır. Bu platonik değil, gerçekçi bir duygudur. En küçük bir tereddüdün buraya gelmemesini sağlamak mutlak zorunluluktur." ifadesini kullandı.
Ermenistan protokolünün günün siyasi şartları nedeniyle imzalandığını ileri süren Baykal, Türkiye'nin Azerbaycan'ın küskünlüğüne yol açacak bir harekette bulunamayacağını belirtti.
Hiç kimsenin Azerbaycan halkında hayal kırıklığına sebep olacak bir anlaşmayı imzalayamayacağını kaydeden Baykal, iktidara seslenerek şunları söyledi: "İşgale de sahip çıkın, işgali de ortadan kaldırın, sınırların açılması için de gerekli ilişkiyi, işbirliğini de hep beraber sergileyelim. Yani işin özü, temeli bilinmelidir ki Kafkasya'daki istikrarı bozan ana olay Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin işgal altında tutuluyor olmasıdır. Bir milyonun üzerinde göçmenin yerlerinden uzaklaştırılmış olmasıdır. Derhal düzeltilmesi, öncelikle düzeltilmesi gereken budur. 'Canım onu sonra düşünürüz, siz şimdi sınırı açıverin' diye yaklaşmak o sorunun çözümüne katkı yapmaz. O sorunun çözümü ve sınırın açılı eşgüdüm içinde düşünülmelidir.''

CAFEROV: AZERBAYCAN HİÇBİR SINIRIN AÇILMASININ ALEYHİNDE DEĞİL
Azerbaycan Dostluk Grubu Başkanı Caferov ise Azerbaycan'ın hiçbir sınırın açılmasının aleyhinde olmadığını belirtti.
Dünyada hiçbir kimsenin sınırların açılmasının karşısında olamayacağını aktaran Caferov, Azerbaycan'ın son yıllarda sanayi başta olmak üzere birçok alanda ekonomisinin katlanarak büyüdüğünü söyledi.

CİHAN