Özgündüz Cuma Hutbesi’nde; “Bizler bu ülkenin genel kurul üyeleriyiz. Hiç kimse o koltuğu dede mülkü olarak sahiplenmesin. Sizleri bu millet tayin edecek. Mızıkçılık yapmak yok. Git dediğimiz zaman gideceksiniz. Kim bir oy fazla alırsa o koltuğa oturup, ona verdiğimiz yetkiler çerçevesinde görevini yapacak. Fazlası da, eksiği de yok. Siyasiler olarak ülkemizi de, milletimizi de germeyin. Akıllı başlı bir seçim yapmalısınız. Eğer bu milleti birbirine düşman edip, iç savaşa doğru götürürseniz, o zaman inancınızda, ahlakınızda, kanınızda veya inancınızda bir sıkıntı vardır. Kendinizi bir gözden geçirin. Nezih bir seçim yapın, alnınızdan öpeyim.
Hakkı yenilenlerin hakkını geri verin. Seçim rüşveti olarak değil, zamanında verin. Bizim hakkımızı yiyorsunuz. Bizler hakkımızı helal etmiyoruz. Din hizmetlerine ayırdığınız bütçeden bizim hakkımıza düşen payımızı geri verin. Bizden aldıklarınız bize hizmet olarak dönmelidir. Şayet dönmüyorsa onu iade edin.” dedi.