El Alem televizyonunun haberine göre Necef kenti İl Meclisi İnsan Hakları Komitesi Başkanı Muhsin Temimi, Necef kentinin IŞİD tehdidi sebebiyle Musul’u terk etmek zorunda kalan Hıristiyanlara evlerini açmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.

Temimi, IŞİD tarafından cizye vermek, Müslüman olmak ya da öldürülmek seçenekleri ile baş başa bırakılan Hıristiyanların evlerindeki eşyaları beraberlerinde götürmesine izin verilmediğini ve mallarının da yağmalandığını söyledi.

Necef İl meclisi başkanının Musul’dan kaçan Hıristiyanlara Necef’te yaşayabilecekleri uygun meskenler temin edilmesi için talimat verdiğini belirten Temimi, “Hıristiyan mülteci ailelerin güvenliğini ve tüm ihtiyaçlarını karşılayacağımıza söz veriyoruz” dedi.

Musul’dan IŞİD tehdidiyle çıkarılan çok sayıda Hıristiyan ailenin de kalıcı bir yer temin edilinceye kadar Kerbela’daki camilere yerleştirildikleri bildirildi.

IŞİD, Şiilere, Sünnilere ve Hristiyanlara da Saldırıyor

Geçtiğimiz ay Musul’u ele geçiren Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı örgütün kentte yaşayan Hıristiyanlara bir hafta süre vererek Müslüman olmak, kenti terk etmek veya öldürülmek seçenekleri dayatmasının ardından Musul’da artık hiçbir Hıristiyan’ın kalmadığı bildirildi.

Neyneva İl Meclisi Üyesi Beşşar Kiki, Alman haber ajansına verdiği demecinde Neyneva ilinin merkezi olan Musul’da yaklaşık 5 bin civarında Hıristiyan bulunduğunu; ancak IŞİD tehditleri sebebiyle son grubun da kentten ayrılmasıyla Musul’da hiç Hıristiyan kalmadığını söyledi.

Beşşar Kiki, Amerika’nın 2003 yılındaki Irak işgalinden sonra Musul’daki yaklaşık 30 bin Hıristiyan’ın kenti terk ettiğini belirterek, geri kalanların da IŞİD’in son tehditleri üzerine Musul’dan ayrıldıklarını söyledi.

Musul’un IŞİD’in eline geçmesinden sonra Neyneva İl Meclisi’nin de Musul’un 45 kilometre kuzeyindeki Kuşa Veli kentine nakledildiği bildirildi.

Neyneva İl Meclisi Üyesi Beşşar Kiki Musul’un tarihte ilk kez Hıristiyansız bir kent haline geldiğini söyledi.

IŞİD geçen hafta Musul’daki Hıristiyanların evlerini işaretleyerek onlara müslüman olmaları, cizye (vergi) vermeleri ya da kenti terk etmeleri seçenekleri ile karşı karşıya bırakmış ve idamla tehdit etmişti.