Hamburg Başbakanı Olaf Scholz, “Anlaşma içinde karşılıklı saygının yer aldığı bir anlaşmadır.” dedi. Hamburg Bremen'den sonra Müslümanlarla anlaşma yapan ikinci eyalet olurken, Alevilerle de ayrı bir anlaşma imzalandı.
Almanya'da ilk kez 2007 yılında Hıristiyan Demokratların (CDU) tek başına iktidar olduğu dönemde zamanın eyalet Başbakanı Ole von Beust'un isteği üzerine başlayan Müslümanlarla ‘Devlet Anlaşması' görüşmeleri 6 yıl aradan sonra sonuçlandı. Müslümanların din ve inançlarının anayasal olarak koruma altına alınmasını sağlayacak anlaşma geçtiğimiz yıl 13 Kasım'da Sosyal Demokrat Parti hükümeti ile Müslüman kuruluşlar arasında imzalandıktan sonra eyalet meclisine gönderilmişti.
Resmi, sivil kurum ve kuruluşlar, uzmanlar, siyasi partiler ve komisyonlarla görüşüldükten sonra oylanmak üzere meclise gelen anlaşma oy çoğunluğu ile kabul edilerek resmen yürürlüğe girdi. Hamburg, Bremen'den sonra Müslümanlarla yapılan ‘Devlet Anlaşma'sının yürürlüğe girdiği ikinci eyalet olurken, Hamburg'da farklı olarak Aleviler ile ayrı bir anlaşma imzalandı.
Sel felaketinden dolayı Berlin'de Başbakan Angela Merkel'in toplantısına katıldığı için oylamada hazır bulunamayan Hamburg Eyalet Başbakanı Olaf Scholz, anlaşmanın kabul edilmesinden dolayı memnuniyet duyduğunu kaydetti. Scholz, “Bu çok önemli bir kilometre taşı.” dedi.
Anlaşmanın aynı zamanda toplumsal birlik ve beraberliği güçlendireceğini kaydeden Scholz, “Anlaşma uzun yıllardır birlikte dikkatle incelenerek hazırlanan, içinde karşılıklı saygının yer aldığı bir anlaşmadır.” diye konuştu.
CDU Meclis Grubu Başkanı Dietrich Wersich kendi iktidarları zamanında başlayan görüşmelerin sonuçlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Şimdi bu anlaşmayı uygulamaya, hayata geçirme zamanı.” dedi. Yeşiller Meclis Grubu Başkanı Jens Kerstan ise anlaşmanın kültürel çeşitliliğin kabulü için önemli olduğunu belirtti.
Alevi kuruluşu HAAK-Bir Başkanı Ali Ay ise anlaşmanın Türkiye için de bir mesaj olduğunu ifade ederek, “Biz Türkiye'de de buradaki gibi inancımızın kabul edilmesini cemevlerimizin tanınmasını istiyoruz.” açıklamasını yaptı.
15 Haziran 2013