Suudi rejimine bağlı güvenlik güçleri çeşitli şehirlerde barışçı protesto eylemlerini sürdüren halkı sindirmek için, öncüleri ve gençleri tutuklayıp işkence etmektedir. Perşembe ve Cuma günlerinde çok sayıda siyasi aktivist ve protestocu tutulandı. El-Âlem TV kanalının haberine göre Arabistan halkı başkent Riyad, Medine Münevvere ve doğu bölgesindeki Demmam şehrinde ve merkez bölgesindeki Beride şehrinde gösteri yürüyüşleri düzenlendi. Bu gösterilerde halk siyasi tutukluların serbest bırakılmasını istediler.

Arabistan insan hakları örgütleri ve düşünce ile ifade suçundan tutuklanan siyasi tutuklularından bir grup yaptıkları açıklamada, Suudi hanedan rejiminin hapishanelerinde en az 30 bin siyasi tutuklunun ağır şartlarda tutulduklarını bildirdiler. Fakat Suudi rejiminin iç işleri bakanı yargılanmadan hapis cezasına çarptırılan mahkûmların sayısını ilan etmekten kaçınıyor. Siyasi tutukluların avukatlarından biri olan Basim AbdulElim Perşembe günü Suudi rejiminin güvenlik güçleri yetkililerinden naklen yaptığı açıklamada, siyasi tutukluların rejim karşıtı faaliyetlerine son verme konusunda yazı taahhütname imzalamaları halinde serbest bırakılabileceğini söyledi.

Basim AbdulElim'in belirttiği gibi, son iki yılda tutuklanan siyasi mücadeleciler 5 ila 30 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş bulunuyorlar. Eğer bu tutuklular siyasi faaliyet yapmayacaklarına yazılı bir şekilde garanti verirlerse, hapishaneden kurtulabileceklerdir. Suudi rejimi en az 16 siyasi mücadeleciği 5 ila 30 yıl hapis cezasına mahkûm etmiş bulunuyorlar. Uluslar arası Af örgütü de söz konusu siyasi faal insanların tutuklanmasını ve hapis cezasına mahkûm edilmesini kınayıp, onların asıl suçunun insan hakları derneğini kurmak ve insan haklarını savunmaktan ibaret olduğunu bildirdi. İslami diriliş ekseninde Arabistan halkı ve özellikle Arabistan yarım adasının doğu bölgesindeki Şii Müslümanlar 1.5 yıldan beri Suudi rejiminin ırkçı ve ayırımcı politikalarını protesto etmektedirler. Suudi hanedan rejimi sadece Suudi ailesine sınırsız haklar tanıyor ve diğer kabilelerle mezheplerine bağlı insanların temel hak ve özgürlüklerini ve sosyal refah hakkını ayaklar altına alıyor. Bu nedenle Şiilerle birlikte diğer hak kesimleri Riyad ile diğer kentlerde Suudi rejimini protesto ediyorlar. Suudi rejiminin polis ve güvenlik güçleriyse, barışçı protestolar yapanlara karşı ateş açıp onlarca masum insanı şehit edip, binlercesini de yaralamıştır. Çok sayıda gösterici de kaybolmuştur.

Cidde Islahatçılar Kuruluşu üyelerinden tutuklu "Abdullah Ahmet Feşi Elcunduli Errufai" insan hakları derneğinin yardımıyla yayınladığı ses bandında Suudi rejiminin hapishanelerinde tutuklulara fiziki ve ruhi ağır işkence metotları uygulandığını, çok sayıda suçsuz insanın tutuklanıp alıkonulduğunu, bütün yasaların ayaklar altına alındığını söyledi.

Errufainin belirttiği gibi, Suudi hanedan rejiminin korkunç hapishaneleri ve işkence merkezlerinden kurutulan kimseler de güvenlik güçlerinin planlı bir şekilde tutuklulara ağır işkencelere uyguladıklarını dillendirdiler. Vahhabi Suudi rejimi, diğer Müslümanların ve özellikle Şii Müslümanların İslami mukaddesatlarını yeriyor ve tutuklulara cinsel taciz ve tecavüzde bulunuyor. Buna ilaveten tutuklara dayak atıyor ve vücutlarını ateşle yakıyorlar. Avrupa özürlük evi de Perşembe günü yayınladığı raporunda, Fars körfezi işbirliği konseyine üye Arap ülkelerinde insan haklarıyla siyasi ve medeni hakları ihlalleri yaşandığını bildirdi. Bu rapora göre, 2009 ila 2013 yılları arasında Bahreyn ile Suudi Arabistan'da özgürlükler daha bir ihlal edilmektedir. Bahreyn'deki Âli Halife rejimiyle Arabistan'daki Âli Suud rejimleri siyasi mücadele yürütenleri sert bir şekilde bastırıyorlar.                                                          

Buna karşılık Suudi Arabistan rejiminin insan hakları ihlallerine karşı Arabistan halkının şikâyetleri her geçen gün artarken haber kaynakları Suudi halkının uluslar arası insan hakları kuruluşuna dikta rejim Suudi Arabistan'ı şikâyet ettiklerini bildirdiler. Bu arada şikâyetler arasında en fazla Suudi cezaevlerinde hiçbir gerekçe gösterilmeden binlerce insanın siyasi tutuklu diye yatmaları ve bunlardan haber alınamamaları oldu. Öte yandan Suudi rejiminin desteğindeki Bahreyn'de de insan hakları ihlallerine itirazlar yükseliyor. İnsan hakları örgütlerine göre, Suudi rejimi Bahreyn'deki Âli Halife rejimini ayakta tutmak için bu ülke halkına karşı şiddet kullanıp, sivilleri öldürüp ve tutuklayarak işkence ediyor.

Suudi rejimi Amerika'nın desteğinde 2001 yılından bu yana terörle mücadele adına muhalifleri bastırıyor. Batılı ülkeleri ise Arabistan'ın petrollerini yağmalamak için Suudi rejiminin insan hakları ihlallerini görmezden geliyor ve hatta destekliyorlar. Çünkü Suud'lu yetkililer, Arabistan halkının İslami aşırılık yanlısı olduğunu, "sert bir tutum" uygulamak zorunda olduklarını, aksi takdirde İslamcıların ülkeyi ele geçireceğini ileri sürüp, batılı ülkelerin İslam korkusunu kullanıyor.

Buna karşılık Suudi hanedan rejimi Irak, Afganistan ile Pakistan'da ve Suriye'de aşırı ve tekfirci Vahhabi terör örgütlerine mali ve silah ile istihbarat yardımı yapıyor. Afganistan, Irak, Pakistan ve Suriye'de bombalı terör saldırıları Suudi rejiminin uzantıları tarafından gerçekleştiriliyor. El-Kaide, Ennusre, İslam devleti ordusu, Taliban, Leşkeri Cengvi, Sipahe Sahabe ve benzer tekfirci gurupları Suudi hanedan rejimiyle Katar rejimi tarafından desteklenip, Şii ve Sünni Müslümanları hedef alıyorlar. Özellikle Şii ve Alevileri katliamdan geçiriyorlar.