Karabulut şunları söyledi:

“Ben bu mektebin küçük bir hizmetçisi olarak Hüseynî harekete, Hüseynî duruşa, büyüğünden küçüğüne kadar, emek veren, katkıda bulunan herkese teşekkür etmekteyim. Toplumumuzun önderi, örneği olan değerli liderimize ve Aşura merasimini manalı bir şekilde ortaya koyan, organizasyonunu yapan değerli CAFERİDER yönetimine teşekkür ediyorum. Ben kendi dünyamda Zeynebiye’de ne oldu da bu Aşura töreni bu seviyeye geldi diye çok düşündüm.

Dünyadaki hadiseleri tahlili noktasında  iki düşünce vardır. Biri şudur; Hak her zaman galiptir ve üstündür. Diğeri de şudur ki; güç her zaman galip ve üstündür. Hüseynî hareket, Hüseynî duruş, Enbiya’nın duruşu bu sözü hem kendi alanında, hem de tarihte net bir şekilde kanıtlamıştır. Yani Hz. Hüseyin şu şiarla ortaya çıktı: Sonuç inananların, hakka boyun eğenlerin, hakla beraber olanlarındır ve zafer onlarla beraberdir. Hz. Hüseyin bu ayeti ortaya koydu.

Emevi anlayışı ve Emevi anlayışını benimseyenler ise bu ayetin zıttı olan diğer düşünceyi ortaya koydu: Güç-kudret sahibi, zafer sahibidir.  Bu Firavunların, Nemrutların, Yezitlerin sözüdür. O gün Yezit veya İbni Ziyad’ın da düşüncesi buydu; güç bizedir, haliyle galiplik de bizde olacak.

Ama Hz. Huseyn dedi ki hayır, öyle değil: Hak kimse zafer onunla sonuçlanacak. Buradan çıkarak, sözü bu güne getirecek olursak, değerli liderimizin vurguladığı başarılı işler sayı ve servetle orantılı değildir. Önemli olan hak yolda olmak hak işler yapmaktır. Bugün dünyanın bir noktasında bir Aşura programı yapılırsa ve beğenilerek, övülerek, insanların hidayetine vesile olacak şekilde oluyorsa bunun sebebi, o günün Zeynebiyelilerin ilk günden beri hak galiptir sözüyle ortaya çıkmalarıdır.

Ve bugün bu gerçeği ortaya koydular. Ne yaptılar? Bu ülkede birçok hurafeyi alt üst ettiler, kaldırdılar. Bundan 20 yıl önce medyanın yazıp çizdiğine bakın, bir de şimdi yazdıklarına bakın. Toplumlara, din adamlarına baktığımız zaman onların düşüncelerini bile değiştirdi. Bu neyin göstergesidir? Hak galiptir. Biz Aşura programını düzenlerken, üzerinde durmamız gereken şey İmam Hüseyin’in düşündükleri olmalıdır.”