Ayetullah Muhammed Ali Tashiri’nin kardeşi Hüccet'ül İslam İbrahim Tashiri; 5 Aralık Pazartesi günü yüz binler Aşura Meydanı'ndaki törene katılarak Ayetullah Tashiri'nin mesajını iletti.
İstanbul Aşura Merasimine Gönderdiği Mesajı:
Bismillahirrahmanirrahim
Resulullah (Allah’ın salat ve selamı ona ve Ehl-i Beytine olsun) şöyle buyurmuştur:
“Hüseyin’in şehadeti müminlerin yüreklerinde asla sönmeyecek bir ateş yakar.”
Hicri kameri 61. Yılında Kerbela topraklarında vuku bulan olay uyumuş vicdanları uyandıran ve İslam ümmetinin ihyasına sebep olan eşsiz bir hamaset öyküsüdür.
Aşura şehitlerinin boğazlarından Kerbela çölünün kuru topraklarına dökülen kanlar, her mezhep ve mektebe bağlı insanların marifet susamışlığını giderecek bir okyanusa dönüşmüştür. Bu okyanus doruk noktasında bütün hakikat arayıcılarının sevdiği ve önder olarak kabul ettiği yüce bir insan yani Hz. İmam Hüseyin yer almaktaydı.
Hz. Hüseyin, (Allah’ın selamı ona olsun) yüce Allah’ın yeryüzündeki üstün tecelli ve velisi olarak olarak Tövbe Suresi'nin 41. Ayetinde yer alan “Hep birlikte cihat meydanlarına doğru hareket edin; hafif olan veya donanmış, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihat edin.” emri üzere kendi ebedi ve kılıcı olan kıyamını başlatmış ve dinin yaşamasını için Allah yolunda şehit olmaya bütün varlığıyla talip olmuştur.
Aşura hareketi şii bir hareket olmadan öte İslami bir kıyamdır. Bu kıyam, yok olmak ve tahrife uğramak tehlikesiyle karşı karşıya gelen Allah’ın dinini bu tehlikelerden kurtarmak için girişilen bir harekettir.
Nitekim Hz. Hüseyin (aleyhisselam) o dönemin şartlarını şu cümlesiyle gözler önüne sermekteydi:
“İslam ümmeti yezit gibi azgın ve fasık bir yöneticiye duçar olursa artık İslam’la vedalaşmak gerekir.” Buna göre Kerbela olayı yalnız Şia’ya ait bir vakıa değil, bütün Müslümanları ilgilendiren bir olaydır. Nitekim Hz. Hüseyin ( aleyhisselam) şöyle buyurmuştur: “Eğer ceddim Muhammed’in dini, kanım dökülmeden ayakta durmayacaksa! O zaman ey kılıçlar, doğrayın beni.”
Böylece o İslam’ı gerçek anlamda ihya etmiş, dinin bekasını sağlamış ve Resulullah’ın (Allah’ın salatı ve selamı ona ve Ehl-i Beytine olsun) Yaşatmak istediği yüce hedefleri ebedileştirmiştir.
Hür insanlar iyice bilmekteler ki Kerbela olayı ve Aşura gününde yaşanan vakıa sıradan bir tarihi olay değildir. Bu yüzden zamanın geçmesiyle asla yıpranmayacak ve unutulmayacaktır. Bu olay tarihin sonuna kadar yaşanacak ve güneş gibi insanlık aleminde aydınlık saçacaktır.
İşte mazlum Kerbela şahitleri için düzenlenen merasimler bu olayın gönüllerde daha canlı yaşamasını sağlamanın yanı sıra o yüce şehitlerin uğruna her türlü fedakarlığa katlandıkları hedeflerin nesillere öğretilmesini sağlar.
Her yıl Türkiye Cumhuriyeti’nde İstanbul’da Ehl-i Beyt dostlarının, Caferider’in değerli yetkililer, özellikle Sayın şeyh Selahattin Özgündüz’ün öncülüğünde Kerbela ve Aşura vakıasını yaşatmak için görkemli bir şekilde düzenledikleri bu unutulmaz ve muhteşem yas merasimi kendi nevinde eşsiz olmanın yanı sıra Resulullah’ın (s.a.a)getirdiği ilahi öğretilerin ve İslam’ın ihyası yolunda büyük ve kalıcı bir çabadır. Materyalist dünyanın her yanı kapsayan yaygara ve propagandalarına rağmen aşura mektebi öncülerinin yani kerbela şehitlerinin sesini bu merasimler yoluyla dünya ve bölge halkına ulaştırmak sizin başarıyla yerine getirdiğiniz bir görevdir. Bu görevi şimdiye kadar üstlendiğiniz gibi bundan sonra da üstlenmeye muvaffak olacaksınız. Aşura hedeflerinin kalbinizde canlı olarak yaşadığını ve Hz. Eba Ebdillah HZ. Hüseyin’e olan derin muhabbetinizi gösteren bu çabanızı takdir ediyor ve yüce Allah’tan size inayet ve lütuf diliyorum.
06 Aralık 2011