Deyrezzorlu vatandaşlar dün, gençlik, sivil ve sendikal faaliyetlerin katıldığı büyük bir miting düzenlerken İl Merkezindeki Seba Bahrat Meydanını görüntü ve sesle il evlatlarının reform programına desteğini ve dış müdahaleyi reddetmesini açıklayan ulusal bir platforma dönüştürdüler.
Mitinge katılan Deyrezzorlu vatandaşlar, tüm güçleriyle komployla mücadele etme kararlılıklarını belirtirken uluslararası platformlarda Suriye'ye destek veren Çin ve Rusya'ya teşekkür etti.
Sabahın erken saatlerinden itibaren meydana akın etmeye başlayan vatandaşlar, sloganları ve vatan bayraklarıyla vatanına ve topraklarına bağlı Suriye halkının uygar portresini çizerken bilinci ve özverisiyle tüm baskıların üstesinden geleceğini vurguladı.
Katılımcılar, vatanın kalkanı ve koruyucu kalesi olduğunu kanıtlayan orduya şükran ve destek mesajları iletirken ordunun akıttığı saf kanların Suriye'yi koruduğunu ve şehitler kervanının vatan sahasında çizdiği ulusal birliği pekiştirdiğini ifade etti.
Mitinge katılanlar, Suriye'nin bu küresel savaşa karşı mücadelesini yazacak olan tarihin aynı zamanda Rusya ve Çin'in Suriye halkı ve yönetimini desteklemek için aldığı tutumları ve halklarını kendi kaderlerini dış müdahaleden uzak şekilde çizme hakkına saygısını da yazacağını söyledi.
Bu arada katılımcılar, Deyrezzor semalarını vatan bayrağı rengindeki balonlarla süslerken onları bir araya getirenin bayrağı altında durdukları vatan olduğunu, bu bayrağı kanlarıyla korumak için ellerinde taşıdıklarını ifade etti.
Katılımcıların evlatlarının fedakârlıklarını yücelten egemenliği ve özgürlüğüne bağlılığını vurgulayan vatan şarkıları ulusal bir düğünü oluştururken özgür vatanın evlatlara özgürlük vereceğini ve onurlarını koruyacağını belirtiyordu.
Diğer yandan Şam, Halep, Lazkiye ve Süveyda illeri milyonlarca vatandaşın katıldığı büyük mitinglere tanık olmuş, katılımcılar reformlara ve bağımsız ulusal karara desteklediklerini ifade etmişti.
Suriye'nin güneyinden kuzeyine doğusundan batısına her köşesinden yankılanan, reformlara destek ve dış müdahaleyi reddetme sloganları bugün de Rakka’dan yükseldi.
Rakka’da Hafız el-Esad meydanında ulusal kararın ve geleceğin bağımsızlığıyla birlikte Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad yönetiminde sürdürülen reformlara destek ve dış müdahalenin her türlüsünü reddetmek amacıyla düzenlenen gösteride yüz binlerce kişi vatan severliğin coşkusunu yansıttı.
Sabahın erken saatlerinden itibaren mitinge katılmak amacıyla sokaklara dökülen kitleler ellerindeki bayraklar ve vatan liderinin resimleriyle vatan, halk ve liderinin bir bütün olduğunu ifade ettiler.
Ayrıca ellerde taşınan pankart ve flamalarla başta Rusya ve Çin olmak üzere bu kriz süresince Suriye’nin yanında duran bütün ülkelere teşekkür edildi.
Aynı saatlerde Hama’nın Selemiye ilçesinden yükselen sloganların da Rakka’daki sloganlara eklenmesiyle oluşan ulusal birik senfonisi bütün dünyaya Suriye halkının iç ve dış düşmanlarına karşı tek yumruk tek yürek olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Selemiye meydanında toplanan kitleler de reformlara desteklerini ve dış müdahaleyi reddettiklerini haykırmakla birlikte yurtta güvenlik ve istikrarı sağlama uğruna sundukları fedakarlıklar nedeniyle ordu ve güvenlik güçlerine saygı ve sevgilerini dile getirdiler.
Rusya, Suriye'de Libya Senaryosuna Geçit Vermeyecek
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Libya senaryosunun Suriye'de tekrarlanmasına müsaade etmeyeceklerini söyledi.
BAE’den meslektaşı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan’la Ebu Dabi’de gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Lavrov, “Biz, rejimlerden değil uluslar arası hukuktan yanayız. 1973 sayılı karara bağlılık hususunda sorularımız var. Biz, Libya senaryosunun bir benzerine Suriye’de müsaade etmeyeceğiz. Yine biz Suriye’nin tecrit edilmesine müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Suriye krizinin aşılması için rejim ile muhalefet arasında diyalogu öncelediklerini belirten Lavron, “Biz, Arap Birliği’nin muhalefet ile hükümet arasındaki diyalog önerisini destekliyor, hükümetten bu öneriye olumlu karşılık vermesini istiyoruz. Suriyeli tüm taraflar, bu ulusal diyaloga katılmalıdır” diye konuştu. Lavrov son olarak Suriye’de olumsuz bir gelişme yaşandığında bunun tüm yansımalarının bölgedeki tüm ülkelerde görüleceğini vurguladı.
Diğer yandan Rusya Today Televizyonu’na konuşan Rus uzmanlardan Alexander Vavelov, NATO’nun Libya’da olduğu gibi Suriye’ye müdahale imkanının zayıfladığını söyledi. Vavelov, “Suriye’de yaşanan krizin tek çözüm yolu, diyalogtur. Suriye, bölgenin kalbidir. Suriye’de yaşanacak bir deprem, her tarafı özellikle de İsrail’i etkiler” dedi.
Suriye’nin Arap Birliği’nin girişimini makul gördüğünü hatırlatan Rus uzman Vavelov, girişimin hayata geçirilebilmesi için muhalefetin de girişimi kabul etmesi gerektiğini kaydetti.
Vavelov "İlerleyen günlerde rejim ve muhalefet arasında ortayolun bulunacağı bir diyalog sürecinin başlayacağını umuyorum" dedi.
Başbakan: Suriye Halkı Şanlı Direnişinin Neticesini Alacak
Tüm bu gelişmelere rağmen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'de Beşar Esed yönetiminin zulüm yaptığını söyledi.
Suriye’de yaşamını yitirenlerin şehit olduğunu söyleyen Erdoğan, “Suriye halkı da şu andaki o şanlı direnişinin neticesini alacaktır. Demokrasi gerçek manada Suriye’de kendisini gösterecek. Hak ve özgürlükler Suriye halkının kendisi tarafından elde edilecektir.” dedi.
Yaşananların en üzücüsünün Suriye’de olduğunu aktaran Erdoğan, Suriye’deki gelişmelerin hiç iyi olmadığını, zulme dayalı bir sürecin yaşandığını kaydetti.
Zulme dayalı sürece az da olsa destek verenlerin olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bir kişinin öldürülmesi tüm insanlığın öldürülmesidir. Ama ne yazık ki yüzlerce insanı katleden, öldüren, şehit eden bir iktidar var. Bu iktidar güce dayalı bir iktidardır. Bu iktidar halkın idaresine dayalı iktidar değildir. Silah gücüyle halkını susturmanın gayreti içindeki iktidardır. 9 yıl önce başlayan dostluğumuz vardı. Ama ne yazık ki Suriye yönetimi tarafından bilinmedi. Çevrede çıkar ilişkilerine dayalı yaklaşımlara sırtına dayayarak babadan devşirilen yapıyı halkına zulmetmek suretiyle Hama, Humus ve Deyri Zor’da çok açık gösteriyor."
Bu sürece sessiz kalmamız mümkün değil. Gerekli olan yaklaşımları ortaya koymak durumundayız." diyen Erdoğan, "Reformu yaptım, yapıyoruz' diyorlar. Reformlar 40 yılda olmaz. Adama sormazlar mı? 'Ne zaman değişeceksin?' diye. 10’larca yıl devam eden zulümler sorulmaz mı? 'Nedir bunlar?' diye. Bunları ben bizzat yaşadım sorduk. Kendileri bize hiçbir cevap vermediler veremediler. Suriye halkı da şu anda o şanlı direnişinin neticesini alacaktır. Demokrasi gerçek manada Suriye’de kendisini gösterecek. Hak ve özgürlükler Suriye halkının kendisi tarafından elde edilecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Filistin’in UNESCO üyeliğini kutlayan Erdoğan, Tunus’taki seçimlere değinerek, “Yeni süreçte koalisyon hükümetine başarılar diliyorum. Demokrasi hak ve özgürlükler noktasında sıçramayı beraberinde getirecektir. Yasemin'in güzel kokusuyla oluşmak suretiyle Tunus halkı buna ulaşacaktır.” diye konuştu.
İsrail: Suriye Yönetiminin Yıkılmasını İyi Olacak
Siyonist İsrail’in ABD büyükelçisi Michael Oren, "Arap coğrafyasındaki demokratik ayaklanmaların, İsrail’le olan ilişkileri ne yönde etkileyeceğinin görülmesi, zaman alacaktır. Fakat Esad’ın kovulması, bizim için bir fırsat yaratabilir. Esad’ın kovulmasını, bizim için potansiyel bir fırsat olarak görüyoruz" diyerek ESad yönetiminin devrilmesini bekledikleriklerini belirtti.
“Arap Baharı henüz tamamlanmamıştır. Ve bence, farklı milletlerin İsrail ile olan ilişkileri konusunda nasıl etki yaratacağını görmek de zaman alacak,” dedi.
Ayrıca Oren, Arap Dünyasının kendi, iç sorunlarına odaklandığını söyleyerek, “eninde sonunda İsrail ile olan ilişkilerine de odaklanacaklar ve umarım, bu konuyu olumlu bir şekilde değerlendirecekler,” dedi.
Esad’ın düşüşünün, İsrail açısından nasıl yararlı olabileceği konusunda iki örnek veren Oren “Esad’ın düşüşü, büyük ihtimalle İran ile Suriye arasındaki ittifakı zayıflatacaktır. Suriye’nin Lübnan’la olan bağını da gevşetecektir. Bu durum, Baas rejimi hariç bölgedeki herkes için hayırlı olacaktır” dedi.