Bosna'daki savaş sırasında Temmuz 1995'te 8 bin 14 yaş üstü erkeğin katledildiği Srebrenitsa soykırımında eşlerini ve çocuklarını kaybeden anneler, Ramazan'ı buruk bir şekilde geçiriyor.
Sevgi ve rahmet ayı olarak bilinen, büyük buluşmaların gerçekleştiği, iftarlarla ve sahurlarla anlam kazanan Ramazan'da, Srebrenitsa'da yine hüzün ve gözyaşı hakim... 11 Temmuz 1995 tarihinde Ratko Mladiç öncülüğünde Çetnik birliklerince işgal edilen Srebrenitsa'da, BM bünyesinde görev yapan Hollandalı birliklere sığınan Boşnaklardan katliama uğrayanların anneleri ve eşleri, bu kentte yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. Soykırımın üzerinden yıllar geçmesine rağmen acılar taze olan anneler, Ramazan ayıyla birlikte yalnızlıklarını daha bir başka hissediyor.
Daha önce evlatlarıyla ve eşleriyle birlikte iftarlarını açan, sahura kalkan anneler, şimdi yalnız yaşadıkları evlerinde geçmişteki Ramazan'ları özlemle yad ediyor. Gündüz vakitleri, Potoçari'deki ''beyaz zambaklar diyarı'' olarak adlandırılan mezarlığa gelen anneler, burada kaybettikleri yakınlarının mezarları başında dua ediyor, açık alandaki mescitte ise namaz kılıp, Kur'an-ı Kerim okuyarak vakit geçiriyor.
İftar vakti evinin yolunu tutan annelerin bir kısmı birlikte iftar açarak yalnızlıklarını paylaşırken, diğer kısmı ise evlerinde tek başına iftar sofrasına oturmak zorunda kalıyor.
Ramazanın ikinci günü annelerin bu yalnızlığını ise İstanbul Bayrampaşa Belediyesi'nin ''Bereket Konvoyu'' paylaştı. Bereket Konvoyu'nun iftarında buluşan anneler, birlikte iftar açmanın hazzını yaşadı.
Sırplar'da 'Bayrampaşa' krizi
Bir süredir gerginlik yaşanan Kosova'da, Bayrampaşa Müftülüğü'nün cami projesi 'Osmanlı geri geliyor' söylemiyle yeni bir korku dalgası yaratılmak için kullanılıyor
Yirmi yıl süren mücadelenin ardından 2008 yılının Şubat ayında bağımsızlık rüyası gerçek olan Avrupa'nın en yeni ülkesi Kosova, bağımsızlık ilanından bu yana en gerilimli günlerini yaşıyor. Ülkenin kuzeyinde yaşayan Sırplar ile Arnavutlar arasında huzurun bozulmaması için görev yapan Uluslararası Barış Gücü (KFOR) ilk kez olağanüstü hal ilan etmek zorunda kaldı. Sebebi ise, Kosova yönetimi lideri Haşim Taçi'nin aldığı kararla özel eğitimli özel tim güçlerini Kosova'nın Sırbistan sınırında güvenliği sağlamak için konuşlandırmak istemesi.
Bu duruma büyük tepki gösteren Kosovalı Sırplar zaten tanımadıkları Kosova yönetiminin kararını protesto için sınır kapısını ateşe vermelerinin ardından bölgeye barikatlar kurarak Arnavut güçlerin bazı kentlere girişine izin vermiyor. İki toplum arasında çatışmaların büyümesini engellemek için KFOR takviye asker istedi. Rudare kendinde yaşayan Sırplar Kosova yönetimini tanımadıklarını göstermek için şehre 7 metrelik bir haç dikti.
"Türkler ezeli düşman"
Sırplar ile Arnavutlar'ın beraber yaşadığı ülkenin en hassas şehri Mitroviça'da ise bu gerilime ek olarak bir de cami krizi yaşanıyor. Mitroviça'yı kardeş kent ilan eden Bayrampaşa Müftülüğü, Kosova'nın en büyük camiini buraya inşa etmek için bağış toplamaya başladı. Caminin çizilen projesi de Arnavut yönetimden büyük övgü aldı. Ancak savaş sırasında harap olan İsa Bey Camii'nin yerine yapılması planlanan Bayrampaşa Camii projesi zaten gerilimli olan bölgede tansiyonu daha da artırdı. Sırp basınına konuşan Sasa Nadjelkoviç, "Osmanlılar buraya yüzyıllar önce geldi ve camiler inşa ettiler. Şimdi buraya en büyük camiyi inşa ederek Sırplar'ı Mitroviça'dan kovmaya çalışıyorlar" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin bölgede Arnavutlar'ın koruyucusu gibi göründüğünü kaydeden kuzey Mitroviçalı Sırp gazeteci Dragan Krstic, "Türkiye, Sırplar'ın ezeli düşmanıdır. Yüzyıllardır bu böyle olmuştur. Önce Sırbistan'ın bölünmesini ve Kosova'nın bağımsızlığını desteklediler. Şimdi de Kosova'nın Arnavut yönetimine destek vererek Sırplar'ı güçsüzleştirmek istiyorlar" dedi.
Bugün KFOR'a bağlı tankların şehir merkezinde olası çatışmaları önlemek için nöbet beklediği Mitroviça geçtiğimiz yıl da Sırplarla Arnavutlar arasında çatışmalara sahne olan bir kent. Türk Milli Basketbol Takımı'nın Sırbistan takımına karşı kazandığı zaferin ardından şehirde Arnavutlar'ın Türk bayraklarıyla kutlamalar yapması üzerine Sırplarla aralarında çatışmalar yaşanmış ve onlarca kişi yaşanmıştı.
'Sıplar artık tehdit değil'
Savaş süresince Sırp güçleri tarafından zarar gören eski cami yıkılarak yapılacak olan yeni cami 2500 metre karelik bir alanda yer alacak. 48 metre yükseklikte 2 minaresi olacak. Cami inşaatının ise 2 yıl içerisinde tamamlanması öngörülüyor. Caminin inşaatının gerçekleşeceğini, ilk kez Mitroviça Belediyesi İslam Birliğinin konuğu olarak Mitroviça ziyaretinde bulunan İstanbul-Bayrampaşa Müftüsü İzzet Şener açıkladı. Mitroviça Belediye Başkanı Avni Kastrati de Türkiye'nin Kosova ve Mitroviça'ya devamlı sağladıkları yardım ve destekten dolayı teşekkürlerini ifade etti.
"Proje başladığında Kosova Müftülüğüne cami yapacak olmamızın Sırplar için bir sıkıntı yaratıp yaratmayacağını sorduk. Onlar herhangi bir sorun olmayacağını söylediler. Bundan dolayı Sırpları tehdit olarak görmüyoruz. Çünkü Kosova'da Sırplar azınlıkta, BM kararıyla da Sırbistan bölgesine gönderildiler. Mitroviça'da da çok az sayıda Sırp var.Zaten Kosova'da bağımsızlığını ilan etti. Tahrikler olacaktır ama eskisi gibi anarşi ortamı doğmaz. Osmanlı tarihe gömüldü, Kosova'da artık demokrasiye geçiş var. Sırplarla bu konuda bir çatışma yaşanmayacak, o dönem kapandı. Tahriklere karşı hazırlıklıyız."
05 Ağustos 2011