Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Hükümet Lübnanlıların İradesiyle Kuruldu

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Lübnan?da ve bölgede yaşanan son gelişmelerle ilgili bir konuşma yaptı.  

25 Haziran 2011
Hükümet Lübnanlıların İradesiyle Kuruldu

Konuşmasına Lübnan’da yeni kurulan hükümete değinerek başlayan Hizbullah Genel Sekreteri Necib Mikati’nin başbakanlığında kurulan hükümetin hiçbir yabancı müdahale olmadan tamamen Lübnanlıların iradesiyle kurulmuş bir hükümet olduğunu söyledi.

Mikati hükümetinin kurulmasında İran ve Suriye’nin müdahalesinin olduğu yönündeki iddiaları temelsiz olarak niteleyen Seyyid Hasan Nasrullah, bu tür suçlamaların Lübnan’ın düşmanlarının kin ve husumetinin büyüklüğünü gösterdiğini belirtti ve İran ve Suriye’nin Lübnan’da halka dayalı bir hükümetin kurulmasını istediğini söyledi.

Batılılar ve Suudiler tarafından desteklenen 14 Mart ittifakının yeni kurulan hükümetin bir Hizbullah hükümeti olduğuna ilişkin iddialarını da reddeden Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Mikati kabinesinde Hizbullah’ın yalnızca iki bakanının bulunduğunu hatırlatarak bu hükümetin bir ulusal birlik hükümeti olduğunu vurguladı.

14 Martçıların yeni hükümeti bir Hizbullah hükümeti olarak isimlendirmesinin bir iç fitne ve ihtilaf çıkarmaya yönelik olduğunu belirten Seyyid Nasrullah, “onlar Hizbullah’ın Şii bir parti olarak hükümeti ele geçirdiğini söyleyerek diğer grup ve kesimleri kışkırtmaya çalışmaktadır” dedi.

İsrail istihbaratı Hizbullah’a sızamaz

Bazı medya organlarında Hizbullah içerisindeki bazı İsrail ajanlarının tutuklandığına ilişkin haberlerin abartılarak ve büyütülerek verildiğini belirten Seyyid Nasrullah, “Yıllar önce Hizbullah’ın güvenli olduğu, Hizbullah içerisinde İsrail ajanlarının bulunmadığı söylendi. Biz, güçlü bir karşı istihbarata sahibiz. Bizim üç Sünni kardeşimiz de İsrail için casusluk yapmakla suçlandı. Biz araştırdık ve onların suçsuz olduğu sonucuna vardık” dedi.      

Hizbullah içinde Batılılar için casusluk yapan üç kişi tutuklandı

İsraillilerin Hizbullah’a nüfuz etmekten umudunu kesince CIA’ya başvurduğunu belirten Nasrullah, “Yakalanan casuslar, İsrail casusları değil. Yakalanan üç casustan ikisi Amerikan istihbaratına bağlı, üçüncüsü ile ilgili olarak da Mossad’a mı, CIA’ya mı yoksa Avrupalılara mı çalıştığının belirlenmesi konusundaki soruşturma sürüyor” diye konuştu.

Hizbullah’ın istihbarat servisinin iki ayrı noktada ABD Büyükelçilindeki istihbarat subaylarıyla temas kurulduğunu tespit ettiğini belirten Seyyid Hasan Nasrullah, ailelerinin saygınlığının korunması için bu kişilerin isimlerini açıklamayacağını söyledi ve “Yalnızca isimlerinin baş harflerini vermekle yetineceğim, CIA ile irtibatlı olan iki casustan “E. B.” Beş ay önce CIA hesabına çalışmaya başlamış, ikinci casus olan “M. H.” ise ABD için casusluğa birinciden önce başlamış” dedi.

Üçüncü casusun isminin “M. A.” Olduğunu belirten Seyyid Hasan Nasrullah, bu şahsın yabancılarla irtibatının ispat edildiğini ancak hangi servisle bağlantılı olduğu konusundaki araştırmanın sürdüğünü söyledi.

Bazı Arap medyasında Hizbullah içindeki casusların sayısının 100 kili olduğuna ilişkin abartılı haberlerin yer aldığını hatırlatan ve bu haberlerin doğru olmadığını belirten Seyyid Nasrullah, casusların sadece üç tane olduğunu vurguladı ve sayının fazla olması durumunda da bunu açık yüreklilikle açıklamaktan çekinmeyeceğini ifade etti.

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, “Casuslar arasında hiçbir din alimi bulunmamaktadır. Onlardan hiçbiri ne güvenliksel bakımdan ne de pratik bakımdan benim yakın çevremde yer almamıştır. Onlardan hiçbirinin hassas güvenlik merkezleriyle herhangi bir ilişkisi yoktur. Hiçbiri Direniş’in güvenlik ve askeri altyapısına ilişkin bilgiye sahip değildir. Yine onlardan hiçbirinin İmad Muğniye veya Refik hariri terörüyle herhangi bir ilişkisi söz konusu değildir” dedi.

İsrail’in Hizbullah’a istihbarat alanında nüfuz edebilmekten aciz olduğunu yineleyen Seyyid Hasan Nasrullah, Amerika’nın bu konudaki başarısının da ABD istihbarat subaylarının Lübnan’da diplomatik dokunulmazlığa sahip olmasından kaynaklandığını söyledi.

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Hizbullah istihbarat servisinin CIA’nın kendilerine yönelik tüm adımlarını beş ay geçmeden tamamen ortaya çıkardığını belirterek bunun Direniş’e güven ve caydırıcılık bakımından önemli bir kazanım sağladığına işaret ederek tüm Lübnanlılardan sanıkların ailelerine karşı hoşgörülü olmalarını istedi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.