Özgündüz, 6 Mayıs Cuma günü Halkalı Zeynebiye Camii’nde binlerce kişiye seslendiği Cuma hutbesinin ikinci kısmını dünyada gelişmelere ayırdı. İslam ülkelerinin ve dünyanın Bahreyn konusundaki derin sessizliğine tepki gösteren Özgündüz, “Bu sessizliğin nedeni orada hiçbir şey olmamasından kaynaklanıyorsa o halde Suudi askerleri, Suudi tankları, Kuveyt ve Katar askerleri orada ne arıyor?” dedi.

Susarak Bahreyn’i öldürüyorsunuz!

Özgündüz, sözlerini şu şekilde sürdürdü: Şu anda en çok zulme uğrayan halk; Bahreyn halkıdır. Bizim bu konuda sürekli olarak Bahreyn’i öne çıkarmamız mezhebi kaygımızdan dolayı değildir. Diğer ülkelerde olup bitene kayıtsız kalmayan, sahip çıkanlar var; ama Bahreyn sahipsiz kalmış. Herkes Bahreyn’i öldürüyor, feryatlarına kulak verecek kimse yok. İnsan hakları suskun, demokrasi havarileri suskun, medya suskun, yazar-çizerler suskun, sağır ve körler!

Bahreyn’de bir şey yoksa Suudi tankları Bahreyn’de ne arıyor? Kendini korumaktan aciz Kuveyt neden oraya tanklarını gönderiyor? Kendine sahip çıkamayan Katar, Bahreyn’e tanklarını niye gönderiyor!?

Mazlum Bahreyn halkı bunca zulmü hak edecek ne yapmıştı ki? Gözünüz kör, kulaklarınız sağır, yaşanan zulmü dile getirmekten korkuyor iseniz bari efendim o halk şu taşkınlığı yaptı, şu haksızlığı yaptı, deyin; bir şey söyleyin!

Diğer bütün Arapların ayağa kalkarak demokrasi ve özgürlük istiyoruz dedikleri gibi o mazlum ve o onurlu halk da diğer halklar gibi, meydanlara çıkarak ‘Ey insanlar! Ey meydandakiler! Bizler de sizin istediklerinizi istiyoruz’ dediler. Bunun aksine bir şey dediler mi?

Bunu dedikleri için kadınları, çocukları öldürülüyor. Önderleri, işkence altında öldürülüyor. Mescitleri, sözüm ona şeriatçı(!) Suudi tanklarıyla yıkılıyor. Mescitteki Kuran’lar o tankların paletlerine dolanıp yırtılıyor. Ve bunların feryadını duyan yok! Benim derdim mezhepçilik derdi değildir. Bu mazlumların derdine kimse ilgi göstermiyor. Demek ki sizin kardeşliğinizde de bir sorun var!”

Şii olmak ölümü hak etmek mi?

Ehlibeyt dostlarının Filistin davası için yaptığı fedakarlığın ortada olduğunu vurgulayan Özgündüz, “Allah biliyor ki biz otuz sene Filistin için, Gazze için Kudüs için az mı ağlayıp feryat ettik.  Acaba Şii olduğu için ölümü mü hak ediyor? Acaba daha ne zamana kadar Ali evlatlarının, Fatıma soyunun kanını dökmeye doyacaklar? Peygamber hanedanını sevmenin bedeli onların katline ferman mı olacak?!” dedi.

Özgündüz sözlerini şöyle tamamladı; “Zehra Ana Derneği’nin 15 Mayıs Pazar günü saat 14:00’da Bağcılar Olimpik Spor Salonu’nda tertiplediği Dünya Müslüman Kadınlar Günü töreninde Bahreynli misafirlerimiz de olacak. Son zamanlarda Bahreyn, Yemen ve Suriye’de olan olayların uzatılması ve bir Şii-Sünni kavgası çıkarılmak istenmesi endişe yaratıyor. Müslümanların İsrail’in bu oyununa karşı nasıl bir tavır takınmalı? Türkiye Şia’sı olarak biz ne yapabiliriz? Bunları da geniş konular olduğu için önümüzdeki günlerde inşallah konuşacağız”