Azerbaycan Iğdır Konsolosu Rafik Rüstemov ve Iğdır Haydar Aliy Fen Lisesi Müdürü Tuna Ok ile birlikte anıt ziyaretinde bir açıklama yapan Başkonsolosu Ayhan Süleymov, Azerbaycan ve Anadolu topraklarının bağımsızlığı ve kutsiyeti uğuruna canlarından geçmiş aziz şehitlerin yüce ruhlarına Allah'tan rahmet dileklerinde bulunarak, bu şehitlerin ruhlarını şad etmek için burada bulundukları belirtti.
Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymov, 19. yüzyılın başlarından itibaren Çarlık Rusya'nın doğrudan teşvik ve desteği ile İran ve Osmanlı Devleti topraklarında, bugün Ermenistan adlanan yerler de dahil olmak üzere tarihsel, Azerbaycan topraklarına yerleştirilen Ermenilerin, kısa süre sonra misafir olarak geldikleri coğrafyanın gerçek sahipleri olan Azerbaycanlılara, Türk-Müslüman ahaliye yönelik şiddet uygulamalarına başlaştıklarını söyledi.
Geriye dönüp bakıldığında, son iki yüz yılda farklı dönemlere tekabül eden tarihsel-siyasal konjonktürler sonucunda ortaya çıkan boşluklardan hep "başarıyla faydalanan" Ermeni şovenistlerin "Büyük Ermenistan" hülyası adına Azerbaycanlılara yönelik bilinçli etnik temizleme ve soykırım politikası uygulamış olduğunu belirten Süleymov, "Halkımız büyük mahrumiyet ve meşakkatlere maruz bırakılmıştır. Bu bakımdan gerek Çarlık Rusya, gerek Bolşevik Devrimi'nin kuruluşu sırasında ve bunu takiben Sovyetler Birliği döneminde yaşanılanlar bu tabloyu objektif bir biçimde doğrulamaktadır. Başka bir ifadeyle, "Büyük Ermenistan" hülyasının taşıyıcısı olan Ermeni aşırıcıların Azerbaycan halkına yönelik kin ve nefretleri bir tarihsel süreklilik şeklinde cereyan etmiştir ve hala etmektedir" dedi.
Başkonsolos Süleymov, 1. Dünya Harbi nedeniyle uluslararası camiada vuku bulan kaos ve 1917 yılında Çarlık Rusya'sında gerçekleşen Şubat ve Ekim devrimlerinin, Ermeniler tarafından Azerbaycanlılara karşı sürdürülen politikalar açısından önemli bir fırsat ortamı olarak değerlendirildiğini anlatarak "Rus devrimlerinden büyük maharetle faydalanan Ermeni güçleri tarihsel amaçlarını bu kez Bolşevizm bayrağı altında gerçekleştirmeyi denemişlerdir. Öyle ki, 1918 yılının Mart ayından itibaren Bolşevik devrimini tesis etme adına Azerbaycan topraklarında toplu katliam yapmışlardır. Yapılan şiddet uygulamaları özellikle 1918 yılının Mart ayının son üç gününde zirve noktasına ulaşmış, sadece Bakü'de 30 bin masum insan amansızca katledilmiştir. Bu katliamlar Bakü'yle beraber Azerbaycan'ın Şamahı, Guba, Karabağ, Nahçivan vilayetleri ile bugün Ermenistan adlanan tarihsel Azerbaycan topraklarının Zengezur kazası ve İrevan vilayetlerinde de gerçekleştirilmiş, yaklaşık 120 bin insanın hayatına son verilmiştir. Günümüzde Guba vilayetinde bulunarak açık hava müzesi olarak sergilenen toplu mezarlar o dönemdeki şiddetin önemli kanıtlarından biri sayılabilir" şeklinde konuştu.
İnsani kayıpların yanı sıra Azerbaycan'ın maddi mirasının da ciddi hasar görmüş olduğuna dikkat çeken Süleymov, "Camiler yakılmış, halkın varlıkları talan edilmiştir. Bununla beraber, tüm acımasızlıklara ve yoksunluklara rağmen Azerbaycan halkı kendini savunmak için hiçbir fedakarlıktan kaçınmamış, haklı mücadelesi için kahramanca savaşmıştır. Ermeniler bu topraklarda 500 bin Türk'ü katletmiştir. Ermeniler, tarihi yanıltmaya çalışıyorlar asıl soykırımı Türkler onlar yapmıştır" dedi.
"ERMENİ ÇETELERİ TARAFINDAN SİSTEMATİK TOPLU KATLİAMLAR YAPILMIŞTIR"
Aynı dönemde Anadolu topraklarında da Türk-Müslüman ahaliye karşı Ermeni çeteleri tarafından sistematik toplu katliamların yapıldığına vurgu yapan Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymov, "Nedeni açıktır ki, Azerbaycan ve Anadolu topraklarını kapsayacak "Büyük Ermenistan" projesi için en büyük "engel" Aras nehrinin kıyılarında yaşayan Azerbaycan ve Anadolu Türkleri idi. Etnik temizlemenin hedefi belliydi. Anadolu veya Azerbaycan Türkü olmak fark etmiyordu. Bu nedenle olacak ki, bugün Ermenistan kontrolünde olan Batı Azerbaycan'ın kahraman evlatlarından Kerbalayi İsmail Çimen, Ermeni çetelerine karşı uzun süre Azerbaycan topraklarında savaştıktan sonra Türklük ve Türk vatanı uğruna mücadelesini takip eden yıllarda Anadolu topraklarında sürdürmüştür. Bu bakımdan 31 Mart 1918 tarihi geçmişten günümüze Ermeni mezalimi ile ilgili Azerbaycan ve Anadolu Türk-Müslüman halkının ortak hafızası açısından önemli bir dönüm noktasıdır" dedi
Bugün Azerbaycan halkı tarihin her aşamasında olduğu gibi Mart 1918 yılında vatanı uğruna şehit düşmüş evlatlarının aziz hatırasını daim yaşatmak için büyük özen göstermekte olduğunu ifade eden Süleymov, "Bu bağlamda Azerbaycan halkının Milli Lideri Haydar Aliyev, Mart 1918 olaylarına uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmek ve tarihte Ermeni aşırıcıları tarafından Azerbaycanlılara karşı yapılmış bütün katliamları tek gün üzerinden sembolize etmek amacıyla 27 Mart 1998 yılında bir karar imzalamıştır. Bu kararla 31 Mart Azerbaycanlıların Soykırım Günü olarak ilan edilmiş, soykırım kurbanlarının hatırası Azerbaycan toplumunun hafızasında bir kez daha önemini korumuştur" diye konuştu.
Buradaki programından sonra Iğdır Haydar Aliyev Fen Lisesi'ne ziyaret eden Azerbaycan Cumhuriyeti Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymov'a Okul Müdürü Tuna Ok tarafından verdikleri maddi ve manevi desteklerden dolayı plaket verildi.
30 Mart 2011