…Ammar bin Yasir Sıffin Savaşı’nda olağan üstü bir cesaretle Muaviye’nin ordusunun saflarının arasına daldı. Tıpkı Resullullah (saa) ile beraber sadık ve ihlaslı biri olarak savaştığı gibi. Bir anda mızraklarla üzerine saldırdılar. Ebu’l-Adiye ve İbn Con mızraklarını ona sapladılar. Rivayete göre, bu ikisi Ammar’ın başını kesip Muaviye’ye götürmek için birbiriyle yarıştılar. O sırada Abdullah b. Amr b. As orada oturuyordu. Onlara şöyle dedi: Biriniz onu arkadaşına gönül rahatlığıyla bağışlasın Çünkü ben Resullullah’ın (saa) ona şöyle dediğini duydum: “Ey Ammar! Seni zalim ve haddi aşan bir topluluk öldürecek..”
İmam Ali’ye (as) Ammar’ın şehit düştüğünün haberi geldi. Derhal düştüğü yere koştu.Büyük bir üzüntü duyuyordu,derin bir keder yaşıyordu. Gözlerinden yaşlar dökülüyordu. Öğüt veren bir yardımcısını, güvenilir bir kardeşini kaybetmişti. Ammar’ın şehit düştüğü haberi iki ordu arasında yayıldı. Muaviye ordusunun saflarında büyük bir kargaşa yaşanıyordu. Muaviye,Ammar’ı öldürenlerin,onu buraya getirenler olduğunu yaydı. Şam’ın basit insanları bu ucuz saptırmaya kanmakta güçlük çekmediler. Rivayete göre, Muaviye’nin bu sözü İmam’a (a.s) ulaştırıldığında şöyle demiştir: “ Evet, Hamza’yı da biz öldürdük; çünkü onu Uhud’a biz götürmüştük!”
13 Ocak 2011