22 Ağustos Pazar günü, üçüncü imamımızın adıyla müzeyyen Esenyurt İmam Hasan Camii'nde düzenlenen törene büyük ilgi vardı. Başta Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz olmak üzere, Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu, İstanbul'daki Ehlibeyt mescitlerinin alimleri, Zeynebiye Derneği ve CAFERİDER yöneticileri ile basın mensuplarının katıldığı programa İstanbul'da yaşayan Ehlibeyt dostları da büyük ilgi gösterdi.

Caminin bahçesinde hazırlanan masalarda iftarlarını hep birlikte yapan katılımcılar, yemeğin ardından inşaatı devam eden camide akşam ve yatsı namazlarını eda ettiler. Namazın ardından İmam Hasan Camii Umut Mehdi Gençliği'nin hazırladığı programa geçildi. İzzet Caf'ın sunduğu program, Ehlibeyt alimlerinden Ş. Mikail Gürel'in okuduğu Kur'an-ı Kerim'le başladı.

Programın hoşgeldiniz konuşmasını evsahibi olan, İmam Hasan Camii İmamı Ş. Turgut Beyhan yaparken, caminin gayretli dernek başkanı İbrahim Buyruk da konuşmasında camiye emeği geçenlere ve katkılarından dolayı Necmi Kadıoğlu'na teşekkürlerini bildirdi.

Daha sonra kürsüye Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu geldi. Kadıoğlu, konuşmasında değerli liderimize, ilçemize hoşgeldiniz diyerek, böylesine güzel bir törende, böylesine güzel insanların arasında bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade etti. Ehlibeyt'in ortak değerimiz olduğunun altını çizen Kadıoğlu, konuşmasının sonunda Türkiye Caferileri Lideri Özgündüz'den plaket aldı.

Kadıoğlu'nun ardından konuşan Özgündüz, İmam Hasan (as)'ın ve Ehlibeyt'in faziletini anlatarak şu kıssaya dikkat çekti: "Bir gün Hz. Peygamber ashabıyla beraber oturuyordu. Hz. Fatıma ağlayarak oraya çıkageldi. Peygamberimiz ona; “Niçin ağlıyorsun kurban olduğum?” diye sordu. Hz. Fatıma; “Hasan ile Hüseyin kaybolmuşlar” dedi. Hz. Peygamber; “Ağlama! Allah, onlara bizden daha şefkatlidir.” dedi Sonra; “Allah’ım, onları koru!” diye dua etti. Bunun üzerine Cebrail inerek; “Ya Muhammed, üzülme! Onlar Neccaroğulları’nın ağılında uyuyorlar. Allah, onları koruması için bir melek görevlendirmiştir” dedi. Peygamberimiz ashabıyla birlikte oraya gitti. Melek, bir kanadını döşek, diğerini gölgelik etmişti. Hasan ve Hüseyin birbirlerine sarılmış, uyuyorlardı. Peygamberimiz onların üzerine eğilip, uyanana kadar onları öpmeye başladı. Uyandıklarında Hasan’ı sağ, Hüseyin’i de sol omzuna alıp dönerken Ebu Bekir’le karşılaştı. Ebu Bekir; “Çocukların birini verseniz de ben taşısam Ya Resulallah!” dedi. Peygamberimiz; “hayır!” dedi. “Onlar Peygamber omzuna daha layıktırlar. Babaları da onlardan üstündür” diyerek mescide geldi. Hasan’la Hüseyn’i omzundan indirmeden ayakta durarak şöyle söyledi: “Ey Müslümanlar! Bilin ki, dedesi, ninesi, amcası, halası, dayısı ve teyzesi en hayırlı olan Hasan’la Hüseyn’dir. Allah’ım sen biliyorsun ki, Hasan’la Hüseyn, onların amcaları, halaları ve sevenleri cennete gireceklerdir. Onları sevmeyenler ise ateşte yanacaklardır.

Değerli liderimizin ardından, İmam Hasan Camii Umut Mehdi Gençliği'nden Kenan Bayezıt'ın okuduğu güzel şiirle devam eden program, son zamanlarda kaliteli skeçleriyle adından söz ettiren Grup Aktif'in oyunlarıyla son erdi.