Irak basını, Irak için Türkiye’nin girişimiyle Lübnan’da iç savaşa son veren Taif Anlaşmasına benzer bir formülün söz konusu edildiğini belirtiyor.
Irak’tan yayın yapan en-Nehreyn haber sitesinin bildirdiğine göre 7 Mart seçimlerini kazanan gruplar, mevcut hükümet krizini aşabilmek için Suriye’nin başkenti Şam’da kapsamlı görüşmelerde bulunacak.
Irak’taki hükümet sürecini yakından izleyen Şam’daki Iraklı kaynaklar, Nehreyn’e yaptıkları açıklamada Iraklı siyasi grupların katılımıyla Şam’da yapılacak kapsamlı toplantıda Irak için Lübnan’da iç savaşa son veren Taif Anlaşmasına benzer bir sonucun elde edilmesinin söz konusu olduğunu ifade ettiler.
Toplantı düşüncesinin Türkiye’nin girişimiyle ortaya çıktığını belirten kaynaklar, bunun özellikle İyad Allavi’nin başbakanlığını isteyen Suudi Arabistan gibi Arap ülkeleri tarafından son derece olumlu karşılandığını bildiriyor.
Suudi Arabistan’ın Nuri el-Maliki’nin yeniden başbakanlığa seçilmesi durumunda Riyad’la Bağdat arasında hiçbir ilişki kurulmayacağını vurguladığını belirten kaynaklar, bu sebeple bazı Iraklı liderlerin de hükümet bunalımının çözümü için Arap ülkelerinin müdahalesini istediğini söylediler.
Şam’da yapılacak kapsamlı toplantının ramazan ayının sonunda veya bayram öncesinde düzenlenebileceğini ifade eden kaynaklar, kendi başbakanlığında ısrar etmesi yüzünden Irak Ulusal İttifakı ve el-Irakiye ile görüşmeleri çıkmaza giren Nuri el-Maliki’nin bu toplantıya katılmasının beklenmediğini belirttiler.
Söz konusu kaynaklar, toplantıda Irak’ta yeni hükümetin kurulabilmesi için şu dört senaryonun gündeme getirileceğini bildiriyorlar.
1- 58 sandalyeyle Kürdistan İttifakı, 91 sandalyeyle el-Irakiye ve 71 sandalyeyle Irak Ulusal İttifakı’nın kuracağı ve Maliki ile lideri bulunduğu Hukuk Devletini dışarıda bırakacak bir koalisyon.
2- Seçimleri kazanan siyasi partilerin katılımı şartıyla el-Irakiye Lideri İyad Allavi başkanlığında kurulacak siyasi nitelik itibariyle bir geçici hükümetin kurulması.
3- Seçimlerin galibi olan grubun başkanlığında askeri nitelikli bir ulusal kurtuluş hükümetinin kurulması.
4- Hükümet kurma sürecine BM’nin müdahale etmesi ve tüm siyasi grupların ABD ve Birleşmiş Milletlerin şartlarını kabule zorlanması.
Son senaryonun Irak için yeni olmadığını ve 2005 yılında İbrahim Caferi’nin başbakanlığı konusunda uygulandığını belirten kaynaklar, o dönemde BM Irak Temsilcisi olan Ahdar el-İbrahimi’nin Arap ve bölge ülkelerini razı etmek için kahire’deki Arap Birliği merkezinde Iraklı siyasi grupların da katılımıyla bahsi geçen üç senaryoyu söz konusu ettiğini söylediler.
En-Nehreyn’e açıklamada bulunan kaynaklar, Iraklı politikacıların Irak’ta hükümetin yalnızca ABD’nin planlarının önlenmesi için Arapların müdahalesi ve Türkiye’nin koordinasyonuyla kurulabileceği düşüncesinde olduklarını ifade ettiler.
Söz konusu kaynakların iddiasına göre Irak’tan askerlerini çekmekte olan Amerika, yasal ve siyasi boşluğun doğmasını önlemek için Nuri el-Maliki’nin yeniden başbakan olmasını destekliyor.
Irak’tan yayın yapan en-Nehreyn haber sitesinin bildirdiğine göre 7 Mart seçimlerini kazanan gruplar, mevcut hükümet krizini aşabilmek için Suriye’nin başkenti Şam’da kapsamlı görüşmelerde bulunacak.
Irak’taki hükümet sürecini yakından izleyen Şam’daki Iraklı kaynaklar, Nehreyn’e yaptıkları açıklamada Iraklı siyasi grupların katılımıyla Şam’da yapılacak kapsamlı toplantıda Irak için Lübnan’da iç savaşa son veren Taif Anlaşmasına benzer bir sonucun elde edilmesinin söz konusu olduğunu ifade ettiler.
Toplantı düşüncesinin Türkiye’nin girişimiyle ortaya çıktığını belirten kaynaklar, bunun özellikle İyad Allavi’nin başbakanlığını isteyen Suudi Arabistan gibi Arap ülkeleri tarafından son derece olumlu karşılandığını bildiriyor.
Suudi Arabistan’ın Nuri el-Maliki’nin yeniden başbakanlığa seçilmesi durumunda Riyad’la Bağdat arasında hiçbir ilişki kurulmayacağını vurguladığını belirten kaynaklar, bu sebeple bazı Iraklı liderlerin de hükümet bunalımının çözümü için Arap ülkelerinin müdahalesini istediğini söylediler.
Şam’da yapılacak kapsamlı toplantının ramazan ayının sonunda veya bayram öncesinde düzenlenebileceğini ifade eden kaynaklar, kendi başbakanlığında ısrar etmesi yüzünden Irak Ulusal İttifakı ve el-Irakiye ile görüşmeleri çıkmaza giren Nuri el-Maliki’nin bu toplantıya katılmasının beklenmediğini belirttiler.
Söz konusu kaynaklar, toplantıda Irak’ta yeni hükümetin kurulabilmesi için şu dört senaryonun gündeme getirileceğini bildiriyorlar.
1- 58 sandalyeyle Kürdistan İttifakı, 91 sandalyeyle el-Irakiye ve 71 sandalyeyle Irak Ulusal İttifakı’nın kuracağı ve Maliki ile lideri bulunduğu Hukuk Devletini dışarıda bırakacak bir koalisyon.
2- Seçimleri kazanan siyasi partilerin katılımı şartıyla el-Irakiye Lideri İyad Allavi başkanlığında kurulacak siyasi nitelik itibariyle bir geçici hükümetin kurulması.
3- Seçimlerin galibi olan grubun başkanlığında askeri nitelikli bir ulusal kurtuluş hükümetinin kurulması.
4- Hükümet kurma sürecine BM’nin müdahale etmesi ve tüm siyasi grupların ABD ve Birleşmiş Milletlerin şartlarını kabule zorlanması.
Son senaryonun Irak için yeni olmadığını ve 2005 yılında İbrahim Caferi’nin başbakanlığı konusunda uygulandığını belirten kaynaklar, o dönemde BM Irak Temsilcisi olan Ahdar el-İbrahimi’nin Arap ve bölge ülkelerini razı etmek için kahire’deki Arap Birliği merkezinde Iraklı siyasi grupların da katılımıyla bahsi geçen üç senaryoyu söz konusu ettiğini söylediler.
En-Nehreyn’e açıklamada bulunan kaynaklar, Iraklı politikacıların Irak’ta hükümetin yalnızca ABD’nin planlarının önlenmesi için Arapların müdahalesi ve Türkiye’nin koordinasyonuyla kurulabileceği düşüncesinde olduklarını ifade ettiler.
Söz konusu kaynakların iddiasına göre Irak’tan askerlerini çekmekte olan Amerika, yasal ve siyasi boşluğun doğmasını önlemek için Nuri el-Maliki’nin yeniden başbakan olmasını destekliyor.