Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Türk-Arap İşbirliği Forumu İsrail'i Kınadı

Türk-Arap İşbirliği Forumu (TAF) 3. Dışişleri Bakanları Toplantısı sonunda yayımlanan bildiride, yardım gemisine saldırısı nedeniyle İsrail güçlü bir şekilde kınanarak, bu olayın soruşturulması için bir "uluslararası bağımsız komisyonun kurulması" ve "Gazze Şeridi'ne uygulanan ambargonun kaldırılması" çağrısında bulunuldu. 

11 Haziran 2010
Türk-Arap İşbirliği Forumu İsrail'i Kınadı

Sonuç bildirisinde, dışişleri bakanlarının işbirliği ve şeffaflık içinde yaptıkları toplantıda, ortak sorun ve konuları ele aldıkları belirtildi.

Bildirinin 3. maddesinde İsrail'in saldırısına değinilerek, "katılımcı bakanların bu olaydan derin bir endişe duydukları ve saldırıyı kınadıkları" kaydedildi.

Saldırının uluslararası hukukun ihlali anlamına geldiği belirtilen bildiride, bu olayın soruşturulması ve tekrarının önlenmesi amacıyla BM'nin de çağrısı doğrultusunda bir "uluslararası bağımsız komisyonun kurulması" gereğine işaret edildi.

Cenevre'deki BM İnsan Hakları Konseyi kararına da destek verilen bildiride, katılımcılar, "Gazze Şeridi'ne uygulanan ambargonun bölge barış ve istikrarını olumsuz etkilediği için kaldırılması" çağrısında bulundular.

Arap ülkeleri bakanları, gemide yakınlarını kaybedenlere baş sağlığı dileyerek, İsrail ambargoyu kaldırıncaya kadar birlikte çalışacaklarını bildirdiler.

Bildiride, İsrail'in kınanmasının yanı sıra İran'ın nükleer programı, Irak ve Kıbrıs sorunu gibi konulara da yer verildi.

İsrail'in gemi saldırısına geniş yer verilen bildiride, 4. maddede Katar'ın, İsrail'in suçluluğunun uluslararası kamuoyunun gündemine getirilmesi için medya ve yasal alanda yapılacak masrafları karşılama taahhüdü memnuniyetle karşılandı.

Filistin devletine atıf

Türkiye ile Arap Birliği ülkeleri arasında Gazze Şeridi'ne uygulanan ambargonun kaldırılmasına yönelik işbirliğine gidileceğinin belirtildiği bildiride, Orta Doğu sorununun çözüm sürecine de değinildi. Bildirinin 8. maddesinde, katılımcıların Türkiye ve Arap ülkelerinin Orta Doğu'da güven ve istikrarın temini, sürdürülmesi konusunda ortak görüşte oldukları belirtilerek, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletine atıfta bulunuldu.

Bildirinin 12. maddesinde de Filistin'de uzlaşmanın önemine değinilerek, bu çerçevede Filistindeki grupların olumlu katkı yapması ve Mısır'ın uzlaşı çabalarına destek olunması çağrısında bulunuldu.

Irak'taki duruma da yer verilen bildiride, Irak'ın toprak bütünlüğü, bağımsızlığı ve siyasi birliğinin önemi vurgulanarak, Irak halkını hedef alan terör eylemleri kınandı. Irak ve ABD arasında imzalanan ve ABD birliklerinin çekilmesini öngören anlaşmanın memnuniyetle karşılandığı bildiride, Irak'taki siyasi sürece de destek verildi.

Sonuç bildirisinin 16. ve 17. maddelerinde de İran'ın nükleer enerji programı konusuna yer verilerek, bütün ülkelerin barışçıl amaçlarla nükleer enerji sahibi olabileceği, İran ile P5 ülkeleri arasındaki görüşmelerin sürmesi gerektiği bildirildi. Türkiye, İran ve Brezilya'nın ortak uranyum takası bildirisinden duyulan memnuniyet de dile getirilerek, uluslararası topluma bu bildiriyi desteklemeleri çağrısında bulunuldu.

Bildiride ayrıca Darfur sorunu, Yemen ve Somali'deki duruma değinildi, 23. maddede de Kıbrıs sorunu hakkında BM Genel Sekreteri'nin iyi niyet misyonu çerçevesinde adil ve kalıcı bir çözümden yana olunduğu belirtildi. Sonuç bildirisinde, bir sonraki toplantının 2011 yılında Fas'ta yapılmasının kararlaştırıldığı da kaydedildi.

Davutoğlu: "İsrail'in soruşturmasını kabul etmeyiz"

Bu arada Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Türk-Arap Forumu'nda konuştu,  "Biz İsrail'in yapacağı ulusal soruşturmayı kabul etmeyiz" dedi.

Davutoğlu, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren insani yardım konvoyuna yaptığı saldırıyla ilgili değerlendirmede bulundu.

Davutoğlu, İsrail'in saldırısıyla ilgili Arap Liginin vermiş olduğu desteğe atıf yaparak, "Bundan sonraki girişimlerimizde de Arap liginin tam desteğine güveniyoruz. Gazze'ye yardım filosuna yönelik İsrail saldırısının bölgemizde yeni bir milat teşkil ettiğini belirtmiştim. Gerçekten bu olay, bölgesel barış ve güvenliği tehdit eden gelişmelerin vahim boyutlarına karşın aynı zamanda halen dönüşüm sürecinde bulunan bölgesel düzenin şekillenmesinde belirleyici etkileri olacak bir imkan teşkil etmektedir. Bundan böyle kamu vicdanına sığmayan uluslararası hukukun en temel ilkelerini ihlal eden ve insanoğlunu ayaklar altına alan eylemler karşısında sessiz kalmamız mümkün olmayacaktır" dedi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Filistin'deki bölünmüşlüğün kronik hale gelmesinin asla kabul edilemeyeceğini, İsrail'in saldırısına karşı verilebilecek en iyi yanıtın, Filistin'de birlik ve beraberliğin derhal sağlanması olduğunu söyledi.

"Filistin'deki bölünmüşlüğün kronikleşmesi de asla kabul edilemez" diyen Davutoğlu, İsrail'in saldırısına karşı verilebilecek en iyi yanıtın aslında Filistin'de birlik ve beraberliğin derhal sağlanması olduğunu, böylelikle ablukanın da fiili olarak ortadan kalkacağını kaydetti.

Davutoğlu, "Bu çerçevede yöntemlere ilişkin her türlü alınganlığı ve hassasiyeti bir kenara bırakarak, sonuç odaklı çabalarla Filistin'de ulusal uzlaşma sağlamaya mecburuz. Türkiye bu sonucun süratle alınması için elinden gelen katkıyı ortaya koyacaktır" diye konuştu.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.