Caferider'in organize ettiği Aşura İstişare yemeğine Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz'ün yanısıra, çok sayıda Ehlibeyt alimi, dernek temsilcileri ve işadamları katıldı.

Yemeğin ardından Ş. Muhammet Kıtay'ın okuduğu dua ile başlayan programda Kıtay, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz'e ve programı düzenleyen Caferider'e teşekkür etti.

Ş. Yusuf Tazegün'ün meşiye ve şiirlerle manevi atmosfere katkıda bulunduğu toplantıda Caferider adına hoşgeldiniz konuşmasını Caferider Başkanı Av. Sinan Kılıç yaptı.
 
Av. Sinan Kılıç konuşmasında şunları söyledi: "Şükürler olsun ki bir "Aşura İstişare Toplantısı'nda" yine birlikteyiz. Başta Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz'e olmak üzere yolumuzu aydınlatan alimlerimize ve işadamlarımıza hoşgeldiniz diyorum. Allah katkılarınızı kabul etsin. Bizler sizlerin katkılarınızla dünyanın en muhteşem Aşura merasimini düzenlemekteyiz. Çünkü amacımız Hz.Peygamber'den İmam Ali'ye, İmam Ali'den İmam Hüseyin'e ulaşan meşaleyi taşıma amacındayız."

Kılıç'ın konuşmasının ardından Türkiye Caferileri Lideri Özgündüz bir konuşma yaptı. Özgündüz konuşmasında "Caferider yönetimine, bizi İmam Huseyn uğruna, imkanlarımız ölçüsünde O'nun meşalesini yüceltecek programa katkı yapmak üzere biraraya getirdiği için teşekkür ediyorum. Sizler de Huseyn dostları olarak İstanbul'dan yükselen, dünyaya aydınlık saçan o programa katkı yapmaya geldiniz. Allah sizden razı olsun. Bu, bizim için bir nimet mi, külfet mi, yoksa bir fırsat mı? Kesinlikle fırsat ve nimettir.

İstanbul'daki Aşura'nın hem şebih (tiyatro) hem program cdleri, dvdleri, Tiflist'te, Kiev'de, Moskova'da, Bakü'de, Nahçıvan'da elden ele dolaşmakta, bu görüntüler cep telefonlarına kaydedilmekte.
Bu Aşura dünyanın her yerine örnek Aşura'dır. Çünkü, bugüne kadar doğru ve haklı duruş sergilemiştir; Huseyn'in mesajının orijininin bozulmamsına dikkat edilmiş, Müslümanların hatta mustazafların duygularına tercüman olmuş, ayrım yapmadan, fitne unsuru olmamış, Dolayısıyla bunları göz önünde bulundurarak haklı olduğu için güçlüdür. Çünkü dava haklıdır.

Üç beş sene bundan önce Aşura'nın haber yapılmasını istemeyenler, şimdi Aşura programları yapmaya başladılar. Bizim amacımız da zaten buydu, ülkemizde Aşura kültürünü yaygınlaştırmak.
Bazılarımız endişelendi, Aşura'yı elimizden mi alıyorlar, diye. Biz, bunun burda kalmasını değil, yaygınlaşmasını istiyoruz. Bundan ancak mutluluk duyuyoruz. Artık bize düşen görev bunun Nevruz gibi
etmelerini engellemek, yani orijinine dokunulmamasını sağlamak. Bundan sonraki mücadelemiz Aşura'yı yaşatmakla birlikte, Aşura'nın orijinini korumaktır. Birinci aşamayı yüz akıyla geçtik. İkinci aşama ise Aşura'yı sulandırmamak, bozdurmamak. Bunu da bütün Huseynilerin maddi ve manevi katkılarıyla başaracağız inşallah.

Huseyn için bir kişinin ağlamasına vesile olana Allah Resül'ü cennet vaad eymiştir. Allah'ın hüccetleri bunun önemini vurgulamıştır. Huseyn'e ağlamak çok şeyin ifadesidir. Sizin "Ya Huseyn" sedalarınız dünyayı ayağa kaldı. Moskova'dan Orta Asya'ya kadar yankılandı. Bunda, benim de pay var, demenin haklı gururunu yaşamak hakkınızdır. Yarın mahşerde bugün yaptıklarınızın ne kadar önemli olduğunu yakından göreceksiniz. Hz. Zehra'ya diyeceğimz bir şey var, bizim de payımız var, alacağımız var. Onlar bunun altında kalmaz.

Bu organizasyonu yapanlardan Allah razı olsun, bize bu payı almak için fırsat sundular. Allah cömertlik hasletimizi yüceltsin; daha güzel Aşura'lar yapmayı nasip etsin. Kültür merkezimiz yapıldığında daha güzel olacak Aşura'lar. Allah o günleri nasip etsin. Kendi televizyonlarımızda, basın yayın araçlarımızda Aşura'yı duyuracağımız günleri yakın etsin. Allah katkılarınız kabul etsin, Huseyn defterine yazsın."

Özgündüz'ün konuşmasının ardıdan katılımcılar Ş. Ali Salman'ın sunumuyla katkılarını bildirdiler.