ABD'deki en büyük İslami yardımlaşma kuruluşlarından The Holy Land Foundation for Relief and Development (Kutsal Topraklar Kurtuluş ve Kalkınma Fonu) yöneticilerinden 5 kişi, Filistin'deki Hamas örgütüne milyonlarca dolar gönderdiği gerekçesiyle 15 ile 65 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırıldı.
Yaklaşık 6 ay süren mahkeme sonrası, ABD'nin terör örgütü olarak kabul ettiği Hamas'a yardımcı oldukları gerekçesiyle Şükrü Ebu Bekir ve Hasan Elaşi'ye 65'er yıl, hesaplarda sahtecilik yaptıkları gerekçesiyle de Müfid Abdulkadir'e 20 yıl, Muhammed El Mezain ve Abdulrahman Odeh'e de 15'er yıl hapis cezası verildi.
Mahkeme, yardım kuruluşunu ve 5 sanığı ''terör organizasyonuna yardım etme, para aklama ve vergi kaçakçılığı'' yapmanın da aralarında olduğu 108 ayrı suçtan mahkum ederken, bu suçlar arasında Gazze'deki okullar ve sosyal yardım programlarına mali destek sağlanmasının da bulunduğu kaydedildi.
Adalet Bakanlığı Ulusal Güvenlik Başsavcı yardımcısı David Kris, ''bu cezaların, insani yardım görüntüsü altında teröristlere mali kaynak sağlayanlara güçlü bir uyarı olacağını'' iddia etti.
Masum olduklarını ve insani yardım dışında bir amaçları olmadığını belirten yardım kuruluşu yetkilileri ise, açlık ve yoksulluk içindeki insanlara yardımcı olmalarından dolayı hapse mahkum edileceklerini hiç düşünmediklerini dile getirdi.
Gazetecilere açıklamada bulunan sanık yakınları da, söz konusu kişilerin ihtiyacı olanlara yardımcı olmanın dışında bir amaçları bulunmadığını, ancak 11 Eylül saldırılarından sonra bazı insanların seçilerek suçlandığını ve bunun adeta bir histeri haline geldiğini ifade etti.
Avukatları ise, temel olarak Hamas'a 12,4 milyon dolar sağlamak suçundan hüküm giyen sanıklarla ilgili karar için temyize başvuracaklarını bildirdi.
Texas'ta kurulan ve Dallas merkezli olarak faaliyette bulunan The Holy Land Foundation for Relief and Development yardım kuruluşu, ABD'deki en büyük İslami yardım kuruluşu olarak biliniyordu. 11 Eylül saldırılarından kısa bir süre sonra ''Hamas'a yardımcı olduğu'' gerekçesiyle kuruluşun tüm mal varlığına el konuldu ve açılan davayla ilgili mahkeme süreci 2007'de durduruldu. Geçen yıl yeni baştan tekrar başlayan yargı süreci ABD makamlarınca uluslararası terörle mücadelede bir kilometre taşı gibi gösterilirken, ülkedeki İslami çevrelerde ''İslamofobinin bir sonucu'' olarak kabul ediliyor.
Dünyabülteni