Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

'Aleviliği Kimse Siyasallaştıramaz'

İsmail Saçlı ile Özel Gündem'e AVF Genel Başkanı Doğan Bermek ve Alevi Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Av. Metin Tarhan katıldı. 

05 Mayıs 2009
'Aleviliği Kimse Siyasallaştıramaz'

Alevilerin sorunlarına dönük yaşanan son gelişmelerin ele alındığı programda, AVF Genel Başkanı Doğan Bermek ve Alevi Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Av. Metin Tarhan önemli açıklamalarda bulundu.

İŞTE BERMEK VE TARHAN'IN AÇIKLAMALARI

İsmail Saçlı (İ.S.): Cemevleri noktasında ne durumdayız? Son yaşanan siyasi gelişmelerle ilgili neler söyleyeceksiniz?

Doğan Bermek (D.B.): Cemevleri Eşit Hakları Komisyonu olarak görevlerimizi yaptık ama geçtiğimiz haftanın gündemi önemliydi, Sait Yazıcıoğlu görevden alındı, Necdet Subaşı koordinatör olarak tayin edildi. Dolayısıyla siyasi parti temsilcileriyle cemevleri sorunu için görüşecek ortam olmadı. Diyanet cemevlerinin giderlerini ödemeyeceğiz diyerek yasalara aykırı davrandı. Üniversitelerin idare hukuku kürsüleri de bizim gibi düşünüyor.

Bir eski davamız daha vardı. Onun için de tasfiye kararı var, AİHM'e taşıyacağız. Biz yapılması gerekenleri yapmaya devam edeceğiz. Hükümet de bildiği yoldan yürüyecek ama biz kararlıyız.

Bizim için yapılması gereken şeyler basit. 111 milletvekili önergeyi verecek, birkaç maddede bu sorun çözümlenecek. Bu kadar çocuk muamelesi yapılmaması gerekir Alevilere.

İ.S.: Biraz Alevi örgütlenmesi ile ilgili konuşmak istiyorum. Şimdi Alevi Dernekler Federasyonu'nu tanıyalım.


Metin Tarhan (M.T.): Her defasında diyoruz, kamuoyunda eşit hizmet alma noktasında bir çabamız var. Bugüne değin Alevi ismi konusunda da mücadele verdik. Federasyonumuzun kuruluş amacında, halkın uğrak yeri olan dergahların, türbelerin, bunların olduğu yerde kurulan derneklerin katılımıyla oluşturulan bir yapı öngörüldü. Şahkulu'nda etkili bir faaliyet sürdürüyoruz. Tüzel kişiliğimiz var, iç teşkilatlanmamız tamamlandı.

İ.S.: Alevi toplumunda, teşkilatlanmasında çok sesli bir yapı da var, değil mi?


D.B.: Çok seslilik siyasetin içinde de var, çok parçalılığı teşvik ediyorlar. Çok seslilik çok zararlı da değil ama kimin ne dediği bilinmeli. Metin Bey'in de hakkı var. Niye Gülen Cemaati'nin çok sesliliği göz önünde değil, Alevi kurumları da böyle, yeter ki iyi anlaşılsın.

İ.S.: Aleviler cemevlerine sahip çıkmıyor, cenazeleri içn geliyorlar, haftasonu bazen adak için geliyorlar. Sonra da niye bir araya gelmiyorsunuz diye eleştiriler oluyor, tek sesliliğe nasıl ulaşacağız?


D.B.: Tek sesliliğe ulaşılmaz, Aleviler düşünce üreten insanlardır. Bu anlamda böyle bir tek seslilik olamaz. Bizim kurallarımızda ve yaşamımızda bu yok. Geçtiğimiz 20 yıl Alevilerin hayatında dönüm noktası, kentlere gelindi. Öyle ki bir beldenin bir köyünden gelen kişiler bir sokakta oturuyordu, biz kente geldik ama kendimize köylü gibi davrandık. Kent yaşamının kabul edemeyeceği bir şeydi, şimdi bu değişiyor, artık bir cemevi Ardahanlıların cemevi olmuyor, bundan çıktı, artık sadece cemevi oluyor. Bu bir süreç. Entellektüel sermayesi de yok edilmiş bir toplumuz, darbelerden daha büyük darbe yemişiz. 12 Mart ve 12 Eylül hareketleri Alevi toplumunun yüzde 70'ini susturdu.

İ.S.: Cemevlerini hareketlendirmek için neler yapabiliriz?

D.B.: Cemevini kültür ve bilim merkezi olarak kullanmak için maddi kaynağa ihtiyaç var. Bu ortamların oluşması için, bir tanesi cemevleriyle genç kuşak barışacak, kendi fikir ve bilgi birikimiyle buraları daha aktif hale getirecek. Cemde hizmet ediyor olmak, hizmetten yararlanmayı da gerektirir. Sen bunları topluma mal etmen gerekir, o zaman sosyalleşir, hareketlenme olur. Mesela etkinlik yapıyoruz, ne oluyor, hareketlenme oluyor.

İ.S.: Dergahlarda durum nasıl?

M.T.: Dergahlar daha oturmuş, eskiler. Gerçekten Alevi toplumunda, Aleviliği topluma aktaracak bir kadro yok. Öncelikle bir bilgi potansiyeli oluşturulması gerekiyor. Bu konuda çalışan bilim adamlarımızın akademik bir kurul oluşturmalarını istiyorum. Bazen 1500 kişiye varan çok anlamlı bilimsel toplantılar yapılıyor. Dergahlar ekonomik açıdan kendilerini finanse ediyorlar.

İ.S.: Farklı Alevilik anlatımları oluyor, inançsal konular ve farklı noktalar var.

D.B.: Alevi örgütlerinin arasında fazla siyasallaşma var, kendisini bir örgütün başında görüyor, kendi örgütünde bütün oyların sahibi olduğunu düşünen, siyasi partilere göz kırpan arkadaşlar var. Tabii siyasetçi en çok bunu istiyor. Herkes toplansın, bir lider olsun, ona oy versin. Tabii Aleviler de bu olmuyor, itaat etmez, aklıyla yürür. Bu tip şeyler işlemez. Biz söyledik diye kimse bir şey yapmaz. Araştırmalar yok, doktora bursu bu sene 2 kişiye verdik, Aleviliği araştırmadan hakkında konuşuyoruz. O yüzden sıkıntı oluyor. Herkes herkese Hızır Paşa diyor, bu işler çok ucuza gidiyor, Alevilik bu kadar kolay değil, tarihteki birtakım hadiselerle böyle benzetme yapılmamalı. Simgeleri kullanarak yönetmek, örgütlenmek geçmişte kaldı, bunlar çocukca şeyler. Bir kavram gereğinden fazla kullanılırsa özünü yitirebilir. Bir de internet Aleviciliği var, dil Aleviciliği var, sadece konuşuyorlar. Sen Alevilik için ne yaptın diye sormayacaklar mı yani. Diyorlar Aleviliğin tüm sorunları bitti de, elektrik mi kaldı diyorlar? Olur mu, 7 milyon para ödüyoruz.

İ.S.: Çok fazla örgütlülüğümüz yok aslında. Birisine gidilince 'bizi o temsil etmiyor' deniliyor.


D.B.: Burada ne olursa olsun toplumsal olarak hükümet kendi yurttaşlarının talebini ve ihtiyaçlarını karşılamalı. Alevi toplumu gerçekten Alevi toplumunu temsil eden, onun için çaba harcayan insanları ödüllendiriyor ama birileri Alevi toplumunu temsil ediyorum noktasında siyasi anlamda birşeyler ifade ettiğinde onları reddediyor. Böylesi şeylerle Aleviliği bezemenin anlamı yok.

İ.S.: Diyanet'ten Sorumlu Bakan da Faruk Çelik olmuş, alanı da değil ama... Bu iktidar bu soruna nasıl yaklaşacak?

D.B.: Biz hukuk yoluyla bu uygulamaları düzelteceğiz. Bu hükümetin sorunun çözüp çözmek istemediğini ben bilemem. 7 sene Alevileri yok saymış bir iktidarın, 7 sene sonra Alevileri görecek bir yaklaşım sergilemesidir, önemlidir Dolmabahçe Zirvesi bu açıdan. Biz yolumuzda gidiyoruz. Alevi'den bakan yok, Türkiye kamplaştırılmış, sen Alevisin yerin burası, sen Sünnisin yerin burası denilmiş, saçma sapan bir şey. Salt Alevi olduğu için bir adama bakanlık verilmez ama bu başka bir şey. Bir danışman atanmış, ne yapacak bilmiyoruz ki? 3 tane federasyon başkanına ulaşılamaz mı? Bizim asıl yapmamız gereken şey Ahmet'e, Mehmet'e göre politikalar oluşturmamamızdır. Biz kendi yolumuzda gitmeliyiz. Beni asıl zorlayan şey, her hükümete göre politikalar oluşturmak isteyen Alevicikler.

İ.S.: Bunun sokağa taşınma durumu olmayacak mı? Sabır taşı olduk.


D.B.: Olabilir ama hükümette de önemli değişiklikler oldu, beklemek lazım. Diyanet'ten sorumlu Devlet Bakanı değişti, Milli Eğitim Bakanı değişti, bunlar uzun zamana yayılabilir. Biz çalışmalarımıza devam edeceğiz. Biz ordan, burdan bir şey istiyoruz. Avucu açık halde, yok böyle bir şey, bizim isteklerimiz kamuya yönelik. Biz bu bedellerin altını dolduracak hukuki zeminleri, bilimsel araştırmaları yapmadık. Kaç derneğin kaç tane bursu var, kaç yurt açtınız, ne yapıyorsunuz? Hep siyasetle uğraşmamışız. Sonra devlet bize bir şeyler versin diyoruz. Bu hakkı, talebi yönetecek insanlar olmalı.

M.T.: Bir açık hava toplantısı, miting yapılabilir. Bir Ankara deneyimi vardı, doğru temsille 1 milyonları bulabilir. Sayın İzzettin Doğan hocamız da bunu ister.

İ.S.: Sayın İzzettin Doğan hocamız bu mitinge gerek kalmadan, bunun çözüleceğini söyledi.

D.B.: Biz de bunun çözüleceğini düşünüyoruz, istiyoruz.

İ.S.: Aleviler hakkı kadar temsil edilmiyor. Alevi vekiller var, Madımak Oteli ile ilgili çalışanlar var. Biz nasıl bu kimliğimizi Meclis'e yansıtabiliriz. Bir de Alevi partisi dillendiriliyor. Aleviler siyasalleştirilmek isteniyor...

D.B.: Alevilerin siyasi partilerde yeteri kadar temsil edilmemesi Aleviler'in sorunu. Siyasilere o kadar prim veriyoruz ki, bizi kullanıyorlar. Eğer Aleviler kendilerini örgütlerse, siyasiler Alevilerden bir şey isteyecek. Bir inanç üzerinden siyasi hareket başlatılamaz. Bu başlanırsa bu kötü olur. Zaten denendi de, Türkiye Birlik Partisi deneyimi var. Alevilik başka bir şey, siyaset başka bir şeydir.

M.T.: Alevileri nasıl siyasileştireceksiniz? Sosyalist mi olacak, sosyal demokrat mı olacak? Nasıl olur böyle bir şey.

İ.S.: Son olarak İzleyicilerimizden gelen önemli bir soru var. Cemevlerinin mimari yapısının iyi olmadığına dair eleştiriler bunlar...


D.B: Evet, doğru. Cemevlerinin planlanması ve mimarisinde de problemler var. Ben bir yarışma düzenledim. Mimari kalitesi yüksek cemevi yapılması lazım ama bunu başaramadık. Çünkü imkanlarımız yoktu, mimara verilecek para bulunamadı. Kayseri'de çok güzel bir cemevi projemiz var. Dizinden acı çektiği için ceme katılmayan insanlar bile var. Göze güzel görünmek lazım.

Haber: Habercem/Savaş Güller

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.